Bugün, 17 Haziran 2025 Salı
9384,94%0,37
39,39% 0,09
45,65% 0,27
4296,42% 0,29
6932,42% -0,02
Türkiye’de mesleki eğitim sistemine devrim niteliğinde bir yenilik geliyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde kurulacak olan Sanayi ve Teknoloji Kolejleri, Almanya’daki “dual sistem” modelini esas alacak. Bu sistemle, öğrenciler haftanın 4 günü iş yerinde, 1 günü okulda eğitim alarak hem mesleki tecrübe kazanacak hem de mezun olduklarında doğrudan iş hayatına geçiş yapabilecekler.
Yeni kurulacak bu özel eğitim kurumları; fen, teknoloji ve mesleki yeterlilik alanlarında odaklı, sanayi sektörünün ihtiyaçlarına doğrudan cevap veren bir eğitim modeli sunacak. Öğrenciler, yalnızca teorik bilgiyle değil, pratik iş deneyimiyle de donatılacak. Böylece mezun olduklarında iş gücü piyasasına hazır hale gelecekler.
Anahtar kelimeler: Sanayi ve Teknoloji Kolejleri, dual eğitim sistemi, mesleki eğitim reformu, iş garantili okul, Türkiye’de yeni eğitim modeli
Almanya’da uzun yıllardır başarıyla uygulanan “dual eğitim sistemi”, teorik ve pratik eğitimi eş zamanlı sunuyor. Bu modelde öğrenciler, iş yerlerinde çalışarak gerçek üretim süreçlerini öğreniyor; haftada bir gün ise okulda teorik ders alıyorlar. Türkiye’de de bu sistemin örnek alınarak iş gücü piyasasıyla uyumlu bireyler yetiştirilmesi hedefleniyor.
Sanayi ve Teknoloji Kolejleri’nde eğitim planı şöyle olacak:
Haftada 4 gün iş yerinde uygulamalı eğitim
1 gün okulda teorik eğitim
Bu sistem sayesinde öğrenciler hem çalışarak öğrenme fırsatı bulacak hem de mezuniyet sonrası işsizlik riski yaşamayacak.
Sistemin ülke genelinde yaygınlaştırılmasından önce belirli sektörlerde pilot programlar başlatılacak. Bu pilot uygulamalarda sistemin işleyişi, avantajları ve varsa sorunları tespit edilecek. Ardından tüm Türkiye'ye yayılması planlanıyor.
Vergi indirimleri ve devlet teşvikleriyle işletmelerin bu sistemde yer alması teşvik edilecek. Böylece özel sektör, eğitim sürecinin aktif bir parçası haline gelecek.
Dual sistemin başarıyla uygulanabilmesi için, meslek lisesi öğretmenleri yeniden eğitilecek. Eğitimcilerin teorik bilgiyi sahadaki uygulamalarla birleştirme becerisi geliştirilecek. Bu sayede öğrencilerin aldığı eğitim daha nitelikli hale getirilecek.
Dual sistemin yasal altyapısını oluşturmak amacıyla yeni düzenlemeler yapılacak. Bu düzenlemelerle:
Eğitimin standartları netleşecek
İşletmelerin sorumlulukları belirlenecek
Öğrencilerin hakları güvence altına alınacak
Bu da eğitim sürecinde ortaya çıkabilecek belirsizliklerin önüne geçecek.
Sanayi ve teknoloji odaklı bu modelle birlikte, uzun süredir yaşanan nitelikli eleman açığının kapatılması hedefleniyor. Özellikle mühendislik, bilişim, otomasyon, enerji ve üretim gibi alanlarda sektörün doğrudan ihtiyaç duyduğu becerilere sahip gençlerin yetişmesi sağlanacak.
Yeni sistemin en büyük avantajlarından biri, öğrencilerin mezun olmadan iş hayatına adım atması. Eğitim aldıkları işletmeler, çoğu zaman öğrencileri mezuniyet sonrası tam zamanlı çalışan olarak istihdam ediyor. Bu da işsizlik oranlarının düşmesine doğrudan katkı sunacak.
Sanayi ve Teknoloji Kolejleri ile birlikte Türkiye, mesleki eğitimde çağ atlamayı hedefliyor. Almanya’da başarıyla uygulanan dual sistemin yerli versiyonu sayesinde hem gençler iş bulacak, hem de sanayi sektörüne kalifiye iş gücü kazandırılmış olacak.
