9503,23%2,46
37,95% -0,06
42,03% 1,01
3791,19% 0,70
6194,47% 0,53
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) 2024 yılı faaliyet raporunda, Türkiye’deki mesleki ve teknik eğitimdeki en büyük zayıflıklardan birinin işletmelerin öğrencilere yeterli eğitim verememesi olduğunu vurguladı. Ancak buna rağmen bakanlık, mesleki eğitim merkezlerini yaygınlaştırma ve OSB’lerle (Organize Sanayi Bölgeleri) eşleştirme hedeflerini sürdürüyor. Bu durum, sektörel ihtiyaçlar doğrultusunda eğitim verilmesi gerektiği eleştirilerini de beraberinde getiriyor. Öte yandan, "çocuk işçilik" uygulamaları, raporda belirtilen aksaklıklara rağmen devam ediyor.
İşletmelerin Eğitime Katkısı Yetersiz
MEB’in Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan 2024 yılı faaliyet raporunda, mesleki eğitimdeki önemli bir sorunun işletmelerin öğrencilere beceri kazandırmak amacıyla yeterli eğitim vermemesi olduğu ifade edildi. Raporda, işletmelerde gerçekleşen mesleki eğitim süreçlerinde öğretim izlencesinin (müfredat) tam olarak uygulanamadığı, işletmelerin öğrencilerin eğitimine gerekli duyarlılığı göstermediği belirtildi. Bu durum, mesleki eğitimin kalitesizleşmesine yol açarken, öğrencilerin sektörle ilgili yeterli bilgi ve beceri kazanamamasına neden oluyor.
Bakanlık, Denetimlerde Zayıflık Olduğunu İtiraf Ediyor
Bakanlık, bu eksikliklerin giderilmesi için bir "teftiş modeli" geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Bu modelle, okul koordinatör öğretmenleri ve iş müfettişlerinin, mesleki eğitim veren işletmeleri daha etkin bir şekilde denetlemeleri ve yaptırım uygulamaları planlanıyor. Ancak, bu açıklama, MEB’in işletmelerin eğitim süreçlerini yeterince denetleyemediği ve denetim mekanizmalarının yetersiz olduğu gerçeğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Bakanlık, bu eksikliklerin giderilmesi için yeni mevzuat düzenlemelerinin yapılacağı bilgisini de paylaştı.
Mesleki Eğitimde “Sektörle Şekillendirme” ve Çocuk İşçilik Eleştirisi
Buna karşın, MEB’in raporunda yer alan hedefler, mesleki eğitimin daha da sektöre dayalı bir yapıya oturtulması gerektiğini gösteriyor. Raporda, sektörel talepler doğrultusunda eğitim veren mesleki eğitim merkezlerinin yaygınlaştırılmasının önemine dikkat çekiliyor. Ancak bu, "çocuk işçilik" olarak eleştirilen mesleki eğitim merkezlerinin sayısının artırılacağı anlamına geliyor. Çeşitli sivil toplum kuruluşları ve uzmanlar, öğrencilerin fabrikalarda çalıştırılması uygulamasını, genç iş gücünün sömürülmesi olarak değerlendirse de bakanlık, bu modeli geliştirmeye devam ediyor. Özellikle işletmelerle kurulan yakın ilişkiler, öğrencilerin sektöre yönelik beceriler kazanması amacıyla güçlendirilmesi hedefleniyor.
OSB’lerle Eşleştirme Çalışmaları
Mesleki eğitimdeki eksiklikleri gidermeye yönelik bir diğer hedef ise Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) ile mesleki ve teknik eğitim kurumlarının eşleştirilmesi. Bakanlık, OSB’lerin mesleki eğitimdeki rolünü artırarak, eğitim kurumları ile sanayi arasındaki iş birliğini güçlendirmeyi planlıyor. Ancak, eşleştirme çalışmaları henüz tam anlamıyla gerçekleşmiş değil ve bu sürecin hızlandırılması gerektiği vurgulandı.
Yeni Meslek Alanları ve Öğretim Programları
MEB ayrıca, mesleki eğitimde müfredat eksikliklerini gidermek adına yeni meslek alanlarına yönelik öğretim programlarının hazırlanması ve mevcut programların güncellenmesi gerektiğini belirtti. Bu doğrultuda, eğitim içeriklerinin sektörel ihtiyaçlara daha uygun hale getirilmesi planlanıyor. Ancak bu tür müfredat yeniliklerinin ne kadar etkili olacağı, işletmelerin eğitime verdiği destekle doğrudan ilişkilidir. Eğer işletmeler eğitim sürecinde aktif rol almazlarsa, yeni meslek alanları ve eğitim programlarının etkisi sınırlı kalabilir.
Çelişkili Hedefler ve Eleştiriler
Bakanlık, mesleki eğitimi geliştirmek amacıyla çeşitli stratejiler belirlerken, eleştirilen uygulamalara devam ediyor. Özellikle mesleki eğitim merkezlerinin yaygınlaştırılması ve gençlerin sektöre yönlendirilmesi, “çocuk işçilik” tartışmalarını yeniden gündeme getiriyor. Bakanlık, sektörel ihtiyaçlara uygun eğitim verileceğini belirtse de, bunun öğrencilerin haklarını ihlal etmeden ve eğitim kalitesini artırarak sağlanıp sağlanamayacağı konusunda büyük bir soru işareti bulunuyor.
Sonuç: Mesleki Eğitimde Gelecek Belirsizliği
Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2024 faaliyet raporu, mesleki eğitimdeki aksaklıkları ve eksiklikleri gözler önüne sererken, sektöre yönelik yeni hedeflerin de çelişkili bir şekilde uygulamaya konulacağı izlenimi yaratıyor. Öğrencilere yeterli eğitim verilmediği, işletmelerin denetim altında tutulmadığı ve “çocuk işçilik” eleştirilerine rağmen sektörel yönelimlerin sürdürülmesi, mesleki eğitimin geleceğiyle ilgili büyük bir belirsizlik yaratıyor. Bakanlık, mevcut sorunları çözmek ve eğitim sistemini daha etkin hale getirmek için ciddi adımlar atmak zorunda. Ancak bu adımlar, sadece müfredat güncellemeleri ve sektörel işbirlikleriyle sınırlı kalmamalı; öğrencilerin haklarını koruyan, kaliteli eğitim veren ve etkili denetim mekanizmalarına sahip bir sistem oluşturulmalıdır.