Okullarımızda hijyen yönetimi oldukça önemlidir çünkü sağlıklı bir ortam, öğrencilerin ve personelin iyi bir şekilde eğitim almasını ve çalışmasını sağlar. Temizlik imandan gelir...
düsturuna, tarihimize, Türk Kültürünün ulvi değerlerine yaraşır bir anlayışla Eğitim kurumlarında hijyen yönetimi konusunu irdeleyeceğim. Muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma ereğini önümüze koyarak Türk Milletine huzurlu bir yaşam reçetesi sunan Ulu Önderimiz Atatürk'ün koyduğu bütün hedefler, milletin egemenliğini, refahını esas alan hedeflerdi. Başöğretmenimizin çizdiği vizyona uygun olarak eğitim kurumlarında hijyen yönetimini sağlamak için bazı temel adımlardan bahsedeceğim.
1. Temizlik Programları ve Protokolleri: Eğitim kurumları, düzenli temizlik programları ve protokolleri oluşturmalıdır. Bu programlar, sınıflar, koridorlar, tuvaletler, yemekhane şayet okulun yatılı kısmı varsa yatakhaneler ve diğer ortak alanların belirli periyotlarla temizlenmesini ve dezenfekte edilmesini sağlar.
2. Ödenek ve Personel Tahsisi: Kurum binasında her sekiz birime bir yardımcı hizmetli istihdamı yapılarak personel ihtiyacı karşılanmalıdır. Eğitim kurumları; temizlik malzemeleri, sıvı el sabunu, tuvalet kağıdı, kağıt havlu gibi hijyen ürünlerini sağlamak için gerekli kaynakları ayırmalıdır. Bu malzemelerin yeterli kalitede, miktarda bulunması ve düzenli olarak yenilenmesi önemlidir.
3. Eğitim ve Farkındalık: Personel ve öğrencilere hijyen konusunda eğitim verilmelidir. El yıkama, hijyenik tuvalet kullanımı, öksürme ve hapşırma davranışları gibi temel hijyen uygulamaları hakkında bilgilendirme yapılmalıdır. Ayrıca, grip ve bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemek için uygun önlemler alınmalıdır.
4. Hijyen Standartlarının İzlenmesi: Eğitim kurumları, hijyen standartlarını izlemek ve uygulamak için bir denetleme süreci oluşturmalıdır. Bu, temizlik personelinin çalışmalarını denetlemek, eksiklikleri belirlemek ve düzeltici önlemler almak için periyodik denetimler içerebilir. AVM’lerdeki tuvaletlerde saatlik imzalı temizlik kontrol çizelgesinin eğitim kurumlarında da uygulanmasını önerebilirim.
5. Hijyen Odaklı Altyapı: Eğitim kurumları, hijyen odaklı altyapıya yatırım yapmalıdır. Örneğin, el hijyenini teşvik etmek için uygun yerlere el dezenfektanı dispenserleri yerleştirilebilir. Ayrıca, temizlik için uygun malzemelerle donatılmış hijyenik tuvaletler ve lavaboların bulunması önemlidir. Bakanlığımız, hijyen standartları için bir vizyon belirlemeli ve tüm teşkilata bu standartlara uyma konusunda tebliğde bulunmalıdır. Örneğin okulun adı ‘Proje Okulu’ ama tuvaletinde tuvalet kağıdı yok! Böyle proje okulu mu olur? Okul koridorundan, tuvaletin önünden geçerken sidik kokusundan burnumuzun direği sızlıyor. Standart bir akaryakıt istasyonunda bile temassız sabunluk ve musluklar, sensörlü kapı ve klozet aparatları bulunmaktayken geleceğimizin teminatı çocuklarımıza bu imkanları neden sunmuyoruz? Akaryakıt istasyonundaki umuma açık hijyen koşullarını fedakar öğretmenlerimize neden çok görüyoruz? Bakanlığımız, hijyen standartlarını geliştirmek için vites büyütmelidir. Her kurum türünde belki bu yüksek standartlara erişilemeyebilir ancak adı ‘proje’ olan okulda bari yüksek standartları öğrenci ve öğretmenlerimize sunmamız gerekiyor. Bu imkanlar, beş yıllık bir eylem planıyla köylerden büyükşehirlerdeki okullara kadar yaygınlaştırılabilir.
6. Hasta ve Semptom Gösterenlerle İlgili Politikalar: Eğitim kurumları, öğrenciler ve personel arasında bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemek için hasta veya semptom gösteren kişilerle ilgili politikalar belirlemelidir. Personelden belirli aralıklarla portör muayenesi istenebilir. Bu politikalar, hastalık belirtileri gösteren kişilerin evde kalmasını teşvik etmeli ve gerektiğinde sağlık personeline danışmayı önermelidir.
Bu adımlar, eğitim kurumlarında hijyen yönetimini sağlamak için temel bir çerçeve sunar. Ancak, her kurumun ihtiyaçları farklı olabilir, bu nedenle hijyen yönetimi planları, yerel gereksinimlere ve koşullara uygun olarak özelleştirilmelidir. Esen kalın...
Serdar GÜNDÜZ
Liyakat-Sen Genel Sekreteri