AstraZeneca solunum yolu hastalıkları tedavilerinde kullanılmak üzere, sıfıra yakın Küresel Isınma Potansiyeli'ne sahip yeni nesil itici gaza geçiş için klinik programını tamamlandığını duyurdu.
AstraZeneca'dan yapılan açıklamaya göre, basınçlı dozlu inhalerler aracılığıyla solunum yoluyla alınan ilaçlar, dünya genelinde inhaler kullanımının yüzde 78'ini oluşturuyor.1 ölçülü doz inhalerler (ÖDİ), küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 0,04'ünden azına neden olurken AstraZeneca yükü önemli ölçüde azaltmaya devam ediyor.
AstraZeneca, şu anda mevcut inhaler ilaçlarda kullanılan itici gazlardan yüzde 99,9 daha düşük küresel ısınma potansiyeline sahip yenilikçi, yeni nesil bir itici gaza geçiş için ilk ruhsat başvurularını destekleyecek çalışmalarını tamamladı.
Sıfır Karbon Taahhüdü doğrultusunda solunum tedavi alanında hasta sonuçlarını iyileştirmeye odaklanan şirket, aynı zamanda iklim etkisi azaltılmış inhalasyon solunum ilaçlarına geçiş yaparak çevresel yükü azaltmaya öncülük ediyor.
Sürdürülebilir sağlık hizmetlerinin sunulabilmesi için AR-GE çalışmaları ve işbirlikleri yoluyla önemli adımlar atan AstraZeneca, global "Sıfır Karbon Taahhüdü" kapsamında, 2030'a kadar tüm tedarik zincirinde karbon negatif olmayı ve 2045'e kadar bilime dayalı net sıfıra ulaşmayı hedefliyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Imperial College London Solunum Tıbbı Profesörü ve Çalışmanın Koordinatör Araştırmacısı Omar Usmani, basınçlı ölçülü doz inhalerlerle verilen solunum ilaçlarının, çocuklar ve yaşlılar gibi belirli hassas popülasyonlar da dahil olmak üzere dünya çapında solunum hastalığı ile yaşayan milyonlarca insan için gerekli olduğunu belirtti.
Usmani, "Yeni nesil itici gaza geçiş, karbon ayak izini azaltmada gezegen sağlığı için kritik önem taşırken hasta ihtiyaçlarının karşılanmasını ve sağlık çalışanlarının optimal klinik sonuçlar elde etmesini de sağlayacak." ifadelerini kullandı.
AstraZeneca Biyofarmasötikler AR-GE Başkan Yardımcısı Dr. Sharon Barr da basınçlı ölçülü doz inhalerlerle hastalara ulaştırılan ilaçların solunum hastalıklarında en çok kullanılan tedaviler olup klinik ihtiyaca göre bunlara erişimin sağlanmasının hasta sonuçlarının optimize edilmesi açısından kritik öneme sahip olduğunu aktardı.
Barr, "Hastalara ve gezegene olan bağlılığımızın bir parçası olarak solunum yolu hastalarına yönelik tedavimizde sıfıra yakın Küresel Isınma Potansiyeli'ne sahip yenilikçi itici gaz kullanmak için ilk ruhsat başvurularını destekleyen çalışmaları tamamladık. AstraZeneca olarak çevresel ayak izimizi azaltırken hastaların yaşamlarını değiştirme amacıyla yürüttüğümüz sürdürülebilir sağlık hizmeti inovasyonu çalışmalarımıza devam ediyoruz." açıklamasında bulundu.