ANKARA (AA) - Göç İdaresi Başkanlığı ve Polis Akademisi Başkanlığı ile Koç Üniversitesi Göç Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezince "Göçmenlerin Geri Dönüşünde Zorluklar ve Yeni Başlangıçlar" temalı 3. Uluslararası Göç Konferansı, Ankara'da düzenlendi.

Göç İdaresi Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, dün Şehit Kadir Kırbaç Konferans Salonu'nda başlayan konferans bugün sona erdi.

Konferansa, İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş, Göç İdaresi Başkanı Atilla Toros, Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Çolak, Koç Üniversitesi Göç Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Ahmet İçduygu, Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Göç Örgütü Misyon Şefi Yardımcısı Claudia Natali ile Göç İdaresi Başkanlığı ve Polis Akademisi yöneticileri, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Sahil Güvenlik Akademisi, Türkiye İnsan Hakları Eşitlik Kurumu Başkanlığı temsilcileri ve akademisyenler katıldı.

Bakan Yardımcısı Aktaş, konferansın açılışında yaptığı konuşmada, farklı statülerde yabancılara ev sahipliği yapan Türkiye'nin, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile ulusal ve uluslararası standartlara uygun bir göç yönetimi uyguladığını belirtti.

Göç ile ilgili alınan politika kararlarının kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum ve uluslararası kuruluşlar ile koordineli hayata geçirildiğini söyleyen Aktaş, "Göç yönetiminden sorumlu kurum olarak Göç İdaresi Başkanlığımız faaliyetlerine başladığı 2014'ten bu yana uluslararası koruma, geçici koruma, insan ticareti mağdurlarının korunması, düzensiz göçle mücadele, geri gönderme mekanizmalarının inşası, yabancıların sosyal uyumu, destekli gönüllü geri dönüş gibi pek çok konuda önemli çalışmaları yürütmektedir." ifadelerini kullandı.

Göç İdaresi Başkanlığının, insan hakları temelinde, özgürlük ve güvenlik arasındaki hassas dengenin korunduğu etkin ve yönetilebilir bir göç sistemi anlayışıyla çalışmalarını sürdürdüğünü aktaran Aktaş, Türkiye'nin milli menfaatleri ve medeniyet değerleri doğrultusunda insan hak ve onuruna yaraşır bir şekilde gönüllü ve güvenli geri dönüşleri gerçekleştirme konusundaki kararlılığını sürdürdüğünü kaydetti.

- "Faaliyetlerimizi hukuk, insan hakları ve medeniyet değerlerimize uygun olarak yürütüyoruz"

Göç İdaresi Başkanı Atilla Toros ise Türkiye'nin göç yönetiminde önemli bir aşamaya geldiğini, bu konuda insani değerlere uygun bir duruş sergilerken, kamu düzeni ve güvenliğinden asla taviz vermeyen uygulamaları hayata geçirdiğini anlattı.

Göç İdaresi Başkanlığının tüm faaliyetlerini milli menfaatler temelinde, hukuk, insan hakları ve medeniyet değerlerine uygun olarak yürüttüğünü belirten Toros, "Biz yabancıların kanunlarımıza uygun olarak ülkemize gelmesini istiyoruz. Özellikle uluslararası öğrenciler, yatırımcılar, alanında uzman meslek sahipleri, bilim insanları ülkemize gelsin, çalışsın, üretsin, eğitim alsın, yatırım yapsın, hem ülkemizin milli gelirine katkıda bulunsun hem de çalışmalarını tamamladığında bizim kültür elçilerimiz olarak ülkelerine dönsün istiyoruz. Bu nedenle bu kişilerin işlemlerini kolaylaştırmak için adımlar atıyoruz, YÖK ve Noterler Birliği ile imzaladığımız protokoller de bunun örnekleridir." değerlendirmesinde bulundu.

İnsanı önceleyen ancak kamu düzeni ve güvenliğinden asla taviz vermeyen bir göç yönetimi anlayışını, 7/24 kesintisiz, kararlılıkla, cesaretle uyguladıklarını vurgulayan Toros, "Kolluk güçlerimizle koordineli olarak düzensiz göç ve göçmen kaçakçılarına karşı kesintisiz ve kararlı bir mücadele veriyoruz. Ülkemiz sınır dışı işlemleri açısından da insan haklarına saygı temelinde etkin bir şekilde yürüttüğü çalışmalarla dikkat çekmektedir." ifadelerini kullandı.

- "727 bin 963 Suriyelinin gönüllü, güvenli ve onurlu dönüşünü sağladık"

Türkiye'nin, göçü kaynağında önleyen bir göç yönetimi anlayışını hayata geçirdiğini anlatan Toros, "Suriye'nin kuzeyinde güvenli bölgeler oluşturulmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 77. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda dile getirildiği üzere gönüllü, güvenli ve onurlu geri dönüşlere ilişkin çalışmalarımız devam etmektedir. Bu kapsamda bugüne kadar 727 bin 963 kişinin ülkesine geri dönüşü sağlanmıştır. Son beş yılın sayılarına baktığımızda gönüllü geri dönüş sayılarının düzenli olarak arttığı görülmektedir." açıklamasını yaptı.

Manisalı aile 20 Temmuz'dan beri kayıp babalarının bulunmasını istiyor Manisalı aile 20 Temmuz'dan beri kayıp babalarının bulunmasını istiyor

Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Çolak da "Gönüllü geri dönüş, bir bireyin ya da topluluğun kendi topraklarına yeniden kavuşma çabasıdır. Bu, yalnızca fiziksel bir yer değiştirme değil, aynı zamanda insanların yeniden sosyal ve ekonomik yapıya dahil olma sürecidir. Bu süreç kültürel bağların güçlendirilmesi için dikkatle yönetilmelidir." değerlendirmesinde bulundu.

Göç hareketlerinin Türkiye'de etkili olmaya başladığı ilk günlerden itibaren, çalıştaylar, sempozyumlar, projeler yürüterek sürece hem akademik hem de pratik düzeyde katkı sunma gayreti içerisinde olduklarını anlatan Çolak, bunun yanı sıra eğitimlerle bulundukları toplum ve dünya hakkında farkındalığa sahip, çağın ihtiyaçlarına yanıt verebilen polisler yetiştirmeye önem verdiklerini vurguladı.

İki gün süren konferans boyunca "Geri Dönüş Politikaları", "Hukuki Boyutuyla Geri Dönüş", "Toplumsal Boyutuyla Geri Dönüş", "Sağlık ve Sosyal Hizmet Boyutuyla Geri Dönüş", "Geri Dönüşlerde Yurt Dışı Örnekleri", "Türkiye’deki Göçmenler ve Geri Dönüş" başlıklı 6 oturum gerçekleştirildi.

Kaynak: aa