Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, insani yardım ekiplerinin, dünyanın dört bir tarafında geride ihtiyaç sahibi hiç kimseyi bırakmamak için hayatlarından fedakarlık yaparak görev üstlendiklerini belirterek, "Coğrafyaya, dile, dine, ırka bakmadan koşturan insani yardım ekipleri var. Bu insani yardım ekipleri maalesef dönem dönem en fazla da son iki yıldır saldırıların hedefi oluyor." dedi.
Türk Kızılay tarafından savaş ve afet bölgelerinde hizmet veren gönüllülerin korunmasına dikkati çekmek için "19 Ağustos Dünya İnsani Yardım Günü"ne özel fotoğraf sergisi düzenlendi.
Renda Kültür ve Sanat Merkezi'nde açılan sergide, "Humanitarian (İnsani yardım)" ve "Hedef değil (Not a target)" temalarının yanı sıra Suriye'de yardım faaliyetleri yürütürken uğradığı saldırı sonucu şehit olan Kızılay çalışanı Mehmet Arif Kıdıman'a özel bir bölüm de yer alıyor.
Sergide, insani yardım çalışanlarının hedef alınmamasını anlatan "Not a target" temasında Anadolu Ajansı foto muhabirlerinin çektiği fotoğraflar da bulunuyor.
- "İnsani yardıma bir gün herkes ihtiyaç duyabilir"
Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, insani yardım çalışanları ve sivillerin korunmasının önemine değinerek, korumanın, insani yardım çalışanlarına ya da gönüllülerine yapılacak bir ayrıcalık olmadığını söyledi.
Yılmaz, "İnsani yardım koridorunun açık tutulması ve her ne sebeple başına ne gelirse gelsin insani yardım çalışanlarını ve sivilleri korumamız gerektiğinin bugün bu sergi vesilesi ile altını çizmek istiyoruz." dedi.
İnsani yardım alanında dünyanın dört bir yanında hizmet veren gönüllüler ve çalışanlar olduğunu hatırlatan Yılmaz, insani yardıma bir gün herkesin ihtiyaç duyabileceğine işaret etti. Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Hiçbir şey yokken, ertesi gün bir deprem, bir doğal felaket, bazen bir savaş bugün yaşadığımız gibi hayatımızı alt üst edebilir. Bazen de hiçbir şey yokken zaten ihtiyaç sahibi olan coğrafyalar vardır. İnsani yardım ekipleri, dünyanın dört bir tarafında geride ihtiyaç sahibi hiç kimseyi bırakmamak için kendi hayatlarından fedakarlık yaparak görev yapıyor. Coğrafyaya, dile, dine, ırka bakmadan koşturan insani yardım ekipleri var. Bu insani yardım ekipleri maalesef dönem dönem en fazla da son iki yıldır saldırıların hedefi oluyor."
- Sergi 3 bölümden oluşuyor
Yılmaz, sergiyi üç temel kademeye ayırdıklarını anlatarak, ilk kademede insani yardım çalışanlarının özellikle de Türk Kızılay fotoğrafçılarının gözünden dünya coğrafyalarının birçok ülkesinden insanların yüzleri olduğunu söyledi.
İkinci kademede, insani yardım çalışanlarının hedef alınmaması temasıyla oluşturulan bir resim sergisi olduğunu aktaran Yılmaz, şunları kaydetti:
"Maalesef bazen Ukrayna bazen Suriye en çok da Gazze'yi dünya sağlık yardım çalışanları için en tehlikeli yer olarak tanımlamamız lazım. Bugüne kadar 200'den fazla insani yardım çalışanının orada bir şekilde hayatını kaybederek hedef olduğunu ifade etmemiz lazım. Biz özellikle bu sene, Dünya İnsani Yardım Günü'nde bütün dünyaya sivillerin ve insani yardım çalışanlarının hedef alınmadığı bir dünya oluşturmak anlamında sesimizi yükseltmemiz ve savunuculuk yapmamızın altını çizmek istiyoruz."
Genel Başkan Yılmaz, serginin üçüncü kamesinde Suriye'de, Somali'de, Gazze'de saldırıya uğrayarak hayatını kaybedenlerin ve yaralananların fotoğraflarını sergilediklerine işaret ederek, "Mehmet Arif Kıdıman bizim şehitlerimizden biri. 2020 yılında Suriye'de kaybettik bir saldırı sonucu. Onun üzerinde saldırı sırasında giydiği Kızılay yeleğinin orijinali sergileniyor içeride." diye konuştu.
- "Derhal ve acil eylem çağrısında bulunuyoruz"
Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC) Türkiye Delegasyonu Başkanı Jessie Thompson ise bugünün dünyadaki insani yardım çalışanlarının onurlandırıldığı bir gün olduğunu söyledi.
Thompson, "Bu yılın başından beri 28 cesur Kızılhaç ve Kızılay gönüllümüzü ve personelimizi insani görevlerini yerine getirirken kaybettik." dedi.
Bu yılın, Kızılhaç ile Kızılay personeli ve gönülleri için en ölümcül yıllardan biri olduğunu ifade eden Thompson, bu kişilerin her birinin kendi topluluklarında bir umut, cesaret ve direnç sembolü olduğunu, her birinin insanlığa hizmet etme uğruna en büyük bedeli ödediğini vurguladı.
Thompson, "7 Ekim'den bu yana İsrail ve Filistin‘deki gönüllülerimize ve personelimize yönelik benzeri görülmemiş bir şiddete tanık olduk." değerlendirmesinde bulunarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Dünya genelindeki insani yardım çalışanlarının korunması için derhal ve acil eylem çağrısında bulunuyoruz. Hükümetlerden Kızılhaç ve Kızılay ekiplerinin korunmasını güçlendirmelerini ve kamuoyundan insani yardım çalışanlarının hedef olmadığını fark etmelerini istiyoruz. Güvenlik, kolektif bir sorumluluktur ve yerel insani yardım kuruluşları personel ve gönüllülerin güvenliğini sağlama yükünü tek başlarına taşımamalıdır. Bu sergideki güçlü görüntüleri incelerken fotoğrafların arkasındaki yüzleri, insanlık yüzlerini hatırlayalım. En zorlu koşullarda hizmet etmeye devam edenleri koruma ve destekleme taahhüdünde bulunarak, onların mirasını onurlandıralım."
Sergiye, Ankara Valisi Vasip Şahin'in yanı sıra Anadolu Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Oğuz Enis Peru da katıldı.
Peru, sergide yer alan fotoğrafları tek tek inceledi.