Milli eğitim bakanlığı MEB, 81 ilin milli eğitim Müdürlüğü'ne ve bu aracılıklı okul müdürlüklerine resmi yazı göndererek öğretmenlerin eğitime alınmasını istedi. Bakanlık tarafından yapılacak olan eğitimler öğretmenlere yüz yüze eğitim şeklinde verilecek. İşte detaylar:

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), okullarda görev yapan kadrolu ve sözleşmeli öğretmenler için iş sağlığı ve güvenliği (İSG) eğitimi verilmesi amacıyla okullara resmi yazı gönderdi. Bu kapsamda öğretmenlerin İSG eğitimlerine katılmaları zorunlu hale getirilirken, eğitimin detayları ve uygulanma süreci de açıklandı. İş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin ne zaman ve nasıl verileceği, hangi öğretmenlerin bu eğitime katılacağı gibi soruların yanıtları da bu resmi yazıyla belirlendi.

Eğitimin Zorunluluğu ve Yüz Yüze Gerçekleşme Şartı

MEB’in aldığı karar doğrultusunda, tüm kadrolu ve sözleşmeli öğretmenlerin İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimine katılmaları zorunlu hale getirildi. Bu eğitimlerin, iş yerinde güvenli çalışma ortamlarının oluşturulması ve iş kazalarının önlenmesi açısından kritik bir öneme sahip olduğu vurgulanırken, çalışanların bu konuda bilinçlendirilmesi ve gerekli önlemlerin alınması amacıyla eğitimin yüz yüze gerçekleştirilmesi gerektiği belirtildi.

Özellikle bu eğitimi ilk defa alacak olan personelin, eğitimi yüz yüze almak zorunda olduğu, tekrarlama eğitimlerinin ise MEB’in dijital platformu olan Mebbis Modülü üzerinden Öğretmen Bilişim Ağı (ÖBA) aracılığıyla alınabileceği ifade edildi. Bu uygulama, öğretmenlerin eğitimlere kolay erişimini sağlamayı amaçlarken, yüz yüze gerçekleştirilen eğitimlerle, katılımcıların konuyu daha iyi kavraması ve etkin bir öğrenim süreci geçirmesi hedefleniyor.

MEB'den Beden Eğitimi Öğretmenlerine Müjde: 32 Yeni Atama MEB'den Beden Eğitimi Öğretmenlerine Müjde: 32 Yeni Atama

Eğitimin Sürekliliği ve Takibi

İş sağlığı ve güvenliği eğitiminin sürekliliği de MEB’in dikkat çektiği bir diğer önemli konu oldu. Okul müdürlerinin, kadrolu ve sözleşmeli olan tüm öğretmenlerin bu eğitimleri aldığını takip etme sorumluluğu olduğu vurgulandı. Bu noktada, tehlikeli grupta yer alan okul çalışanları için, özellikle mesleki ve teknik okullarda görev yapan öğretmenlerin iki yılda bir bu eğitimi tekrarlamaları gerektiği belirtilirken, az tehlikeli grupta yer alan diğer tüm okul ve kurumlardaki personelin ise üç yılda bir eğitimleri yenilemesi gerektiği ifade edildi.

Eğitimlerin takibi ve raporlanması sürecinde de dijital sistemlerin önemi öne çıktı. İl düzeyinde verilen eğitimlerin, yalnızca MEBBİS modülünde kaydı bulunan personele verileceği açıklanırken, bu durum, kayıtlı öğretmenlerin eğitimlere düzenli olarak katılım göstermesini ve eğitim süreçlerinin şeffaf bir şekilde izlenmesini sağlayacak.

Ücretli Öğretmenler ve Diğer Personelin Durumu

MEB’in yayımladığı resmi yazıda, sadece kadrolu ve sözleşmeli öğretmenlerin değil, aynı zamanda okul aile birliği üzerinden çalışan personelin, ücretli öğretmenlerin ve Toplum Yararına Çalışma (TYP) personelinin de bu eğitimlerden faydalanması gerektiğine dikkat çekildi. Ancak bu personelin İSG eğitimlerinin özel olarak organize edilmesi gerektiği, yani il ve okul yöneticilerinin bu kişilere yönelik eğitimleri planlaması gerektiği vurgulandı.

Bu durum, okul aile birliği veya diğer organizasyonlar üzerinden çalışan personelin de iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlendirilmesini ve güvenli bir çalışma ortamının tüm okul çalışanları için sağlanmasını amaçlıyor. Ücretli öğretmenler ve TYP personeli gibi geçici statüde çalışanların da iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerine erişiminin sağlanması, eğitim kurumlarında bütüncül bir güvenlik kültürünün oluşturulmasına katkıda bulunacak.

Eğitimlerin Uygulama Alanı ve Kapsamı

MEB’in yürürlüğe koyduğu bu eğitim programı, iş sağlığı ve güvenliği kültürünün öğretmenler arasında yaygınlaştırılması açısından büyük bir adım olarak değerlendiriliyor. İş kazalarının ve meslek hastalıklarının önlenmesi, güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamının sağlanması, bu eğitimlerin temel hedefleri arasında yer alıyor. Eğitimler, öğretmenlerin hem kendi güvenliklerini hem de öğrencilerin güvenliğini gözetmelerini sağlayacak bilgi ve beceriler kazanmalarına olanak tanıyor.

Özellikle mesleki ve teknik okullar gibi tehlikeli gruplarda yer alan eğitim kurumlarında bu tür eğitimlerin sıkı bir şekilde takip edilmesi ve düzenli olarak tekrarlanması, risklerin minimize edilmesi açısından önem taşıyor. Az tehlikeli grupta yer alan diğer okullarda ise, eğitimlerin üç yılda bir yenilenmesi, sürekliliğin ve bilincin korunmasına katkı sunacak.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan iş sağlığı ve güvenliği eğitimi, öğretmenlerin iş yerindeki riskleri tanımaları, bu risklere karşı nasıl önlemler alacaklarını öğrenmeleri ve güvenli bir çalışma ortamı yaratmalarını sağlamayı amaçlıyor. Bu adım, sadece öğretmenlerin değil, aynı zamanda öğrencilerin de daha güvenli bir eğitim ortamında bulunmalarını temin edecek önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor.