Kamu Tasarruf Tedbirleri kapsamında her geçen gün yeni kararların alındığı ve gerekli adımların atıldığı bir süreçte, 1 milyon küsür Öğretmenin çalıştığı Milli Eğitim Bakanlığında “gereksiz evrak yüküne” dair hala bir adım atılmadı.
Hiçbir işe yaramayan, göstermelik olarak dosyada bulunması istenen yüzlerce sayfa evrak beklentisi maalesef halen sürüyor.
1 milyon küsür Öğretmenin her birinden sadece bir sayfa evrak istense 1 milyondan fazla sayfa kağıt israfına sebebiyet veriliyor.
Yıllık/günlük planlar, zümreler, şökler, kulüpler, rehberlik dosyaları, öğrenci bilgi dosyaları, ölçekler, testler, tutanaklar, belirli gün ve haftalar vb tek bir öğretmenden istenen yüzlerce sayfa evrak olduğu düşünüldüğünde durumun vehameti ve israfın büyüklüğü daha net anlaşılacaktır.
Kamu tasarruf tedbirlerinin konuşulduğu bir süreçte MEB’in halen bu konuda bir adım atmaması büyük bir eksikliktir.
MEB artık 21. yy’a yakışmayan kağıt israfına son verip dijital evrak sistemine geçiş yapmalıdır.
Öğretmenlerin ayrı ayrı hem okul idaresine teslim edip hem de dosyalarında evrak bulundurma mecburiyetine son verilmelidir.
Evraklar dijitalde depolanmalıdır.
Yıllık/günlük ders planları, yoklamalar artık dijital kazanım uygulamalarından sisteme girilmelidir.
Yeni müfredatta ders içeriklerinde sadeleşmeye gidilmiş ve ölçme çıktıları için sonuç değil, süreç odaklı bir sistem benimsenmiştir.
Bu doğru bir yaklaşım fakat hali hazırda gereksiz bir sürü evrak işi olan Öğretmenin iş yükü, bu çıktılarla daha da arttırılmamalıdır.
Aksi halde Öğretmenler; süreci verimli kılmaya harcayacakları zamanı maalesef yine gereksiz bir yığın evrak çıkarmaya harcamak mecburiyetinde kalacaklardır.
Bu konuda mümkün mertebe Öğretmenlerin bürokratik yükü azaltılmalıdır.
Ve her şeyden öte MEB’in çözmesi gereken çok temel meseleler var;
Okulların temizliği ve güvenliği, kalabalık sınıflar, yoğun ders saatleri/süreleri, öğretmen itibarı/refahı ve kapsamlı bir Öğretmenlik Meslek Kanunu da bunların başında geliyor.
Eğitimci Yazar Mehmet GÜLER
