Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Özdemir ile avukatı katıldı.
Mahkeme Başkanı dava dosyasına gelen evrakı okuduktan sonra tanık dinleneceğini bildirdi.
Duruşmada tanık olarak dinlenen M.S, polis akademisinde öğrenim gördüğü sırada sanık Özdemir'in örgütsel toplantılar düzenlediğini anlattı.
M.S, "Ankara Batıkent'te bir eve gitmiştik. Kemalettin Özdemir, bizimle ilgileniyordu. Bize sohbet veriyordu. Ben yaşadıklarımı mahkemede anlattım. Terör örgütü üyeliğinden yargılandım. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi." diye konuştu.
Tanık S.Ç. de 45 yıldır gazetecilik yaptığını, FETÖ sivil çatı davasında tanık olarak beyanda bulunduğunu, 1999'dan sonra örgütten ayrılıp, FETÖ'yü deşifre etmek için kitaplar yazdığını anlattı. S.Ç. şunları kaydetti:
"Kemalettin Hoca'yı o dönemden tanırım. 'Polis hizmetlerinin imamı' olarak bilirdim. Cemaatle çok problemleri vardı. 1999'da Gülen'in, Kemalettin Hoca'yı uzaklaştırmak için Afrika'ya gönderdiğini biliyorum. FETÖ ile mücadelede sembol isimlerden biridir. 2014'de örgütle alakalı elindeki her türlü bilgiyi devlete verdi."
Tanık O.G. de Özdemir'i 1994-1998 yılları arasında polis akademisinde eğitim gördüğü dönemden hatırladığını belirterek, "1998 yılında Emniyet Genel Müdürlüğüne atandım. Sırasıyla Ankara, Batman ve Gaziantep'te görev yaptım. 15 Temmuz'da da KHK ile atıldım. 1997'de Kocatepe Camisi'nin arkasındaki bir binada Kemalettin Bey bizlere sohbet verdi." diye konuştu.
Tanık İ.S. de Özdemir'in 1980-1985 yılları arasında "polis imamı" olduğunu bildiğini aktardı.
Tanıklar M.G, E.C, ve Y.U'nun beyanlarının ardından söz verilen Özdemir, tanık beyanlarında aleyhe olan hususları kabul etmediğini belirterek, beraat talebinde bulundu.
Avukat beyanının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, bazı kişilerin bir sonraki celsede tanık olarak dinlenilmesine hükmederek, duruşmayı 30 Ocak 2025'e erteledi.
- İddianameden
İddianamede, Özdemir'in FETÖ'nün sözde "emniyet mahrem imamı" olarak örgütsel faaliyetlerde bulunduğu, terör örgütünün tepe yönetimindeki kişilerle telefon irtibatı kurduğunun tespit edildiği belirtiliyor.
Özdemir'in FETÖ mahrem yapılanmasının örgütsel iletişim yöntemi olan büfe, ankesör, kontörlü hatlar üzerinden çok sayıda örgüt üyesi ve yöneticisiyle irtibat kurduğu, bu durumun da HTS Analiz Raporu'nda sabit olduğu ifade ediliyor.
Uzun yıllar örgüt hiyerarşisi içerisinde sorumlu düzeyde örgütsel faaliyetlerde yer aldığı belirtilen Özdemir'in, hiyerarşik olarak örgüt üyeleri üzerinde bir konumda olduğu ve örgütsel faaliyetlerin organizasyon ve icrasında "harekete geçiren" olarak rol üstlendiği hususunda hiçbir şüphenin bulunmadığı kaydediliyor.
Mevcut delil durumu karşısında Kemalettin Özdemir'in terör örgütü içinde yönetici sıfatıyla aktif ve etkin görev üstlendiği, örgütün kuruluş amaçlarını, ideolojisini, fikir, faaliyet ve eylemlerini benimseyerek gönüllü örgüt hiyerarşisine dahil olduğu anlatılan iddianamede, Özdemir'in üzerine atılı "örgüt yöneticiliği" suçunu işlediği kanaatine varıldığı bildiriliyor. İddianamede, şu ifadelere yer veriliyor:
"Şüphelinin 2015'te Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesine giderek vermiş olduğu ifade içeriğinde yer alan bilgiler, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 221. maddesi kapsamında etkin pişmanlıktan yararlanma şartları içerisinde yer alan, örgütün dağılmasını veya mensuplarının yakalanmasını sağlamaya, örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak verilen elverişli bilgi kapsamında mütalaa edilebilecek nitelikte olduğu değerlendirilmiştir. Bu bilginin elverişliliği, örgütün örgütlenme biçimi, failin örgüt yapılanmasındaki konumu ile örgütte geçirdiği süre ve katıldığı faaliyetler gibi kıstaslar göz önüne alınarak mahkemece takdir edilmesi gerektiği değerlendirilmiştir."
Özdemir'in "silahlı terör örgütü kurma veya yönetme" suçundan 22 yıl 6 aya kadar hapsi isteniyor.