Türkiye genelinde kamu çalışanları, hükümetin verdiği yüzde 11.54 oranındaki zammı kabul etmeyerek bugün iş bıraktı. Birleşik Kamu-İş başta olmak üzere birçok sendika ve konfederasyonun çağrısına kulak veren öğretmenler, sağlık çalışanları, memurlar ve diğer kamu emekçileri, ülke genelinde işlerini bırakarak sokaklara döküldü.
Eğitimden sağlığa, ulaştırmadan adliyeye kadar birçok alanda hizmetler aksarken, kamu çalışanları daha yüksek bir zam oranı ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebinde bulundu. Gösterilen tepkiler, hükümeti yeniden değerlendirmeye zorlayacak gibi görünüyor.
Kamu çalışanlarının bu eylemi, ülkedeki ekonomik sıkıntıların ve sosyal adaletsizliğin boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, bu durumun hükümet ve sendikalar arasında yeni bir müzakere sürecini başlatabileceğini belirtiyor.
Eğitim-İş'ten Kamuoyuna Çarpıcı Çağrı: "Sefalet Zammına Hayır!"
Türkiye genelinde kamu çalışanlarının yaşadığı ücret erozyonuna ve hükümetin sunduğu yetersiz zam teklifine karşı bugün büyük bir tepki gösterildi. Birleşik Kamu-İş'e bağlı sendikalardan Eğitim-İş'in de aralarında bulunduğu birçok sendika, "sefalet zammı" olarak nitelendirdikleri bu duruma karşı tüm Türkiye'de iş bırakma kararı aldı.
Ankara'da Maliye Bakanlığı önünde düzenlenen büyük eyleme, Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay ve diğer sendika yöneticileri de katıldı. Eylemde konuşan Özbay, kamu çalışanlarının haklı taleplerinin görmezden gelindiğini ve hükümetin bu tutumuyla kamu hizmetlerinin kalitesinin daha da düşürüldüğünü belirtti. Özbay, "Kamu çalışanları olarak bizler, bu ülkenin kalkınması için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Ancak karşılığında aldığımız ücretler, temel ihtiyaçlarımızı bile karşılamaktan uzak. Bu durumun bir an önce düzeltilmesi gerekiyor." dedi.
Eylemde konuşan diğer sendika yöneticileri de, kamu çalışanlarının yaşadığı sorunlara dikkat çekerek hükümeti göreve çağırdı. Sendikalar, eylemle birlikte kamuoyunu da bilinçlendirmeyi ve kamu çalışanlarının haklı mücadelesine destek vermelerini istedi.
Eğitim-İş'in bu açıklaması ve düzenlenen eylem, kamu çalışanlarının yaşadığı sorunların ne kadar ciddi olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kamu çalışanlarının daha iyi çalışma koşulları ve yeterli ücret talepleri, ülkenin geleceği açısından da büyük önem taşıyor. Bu nedenle, hükümetin kamu çalışanlarının sorunlarına kalıcı çözümler üretmesi bekleniyor.
"Sefalet Zammına Hayır" Çığlığıyla Sokağa Dökülen Kamu Çalışanları''
Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Hüseyin Kara'nın yaptığı açıklama ile kamuoyunda büyük yankı bulan eylemler, Türkiye'nin dört bir yanında devam ediyor. Kamu çalışanları, hükümetin uyguladığı düşük zam oranlarına ve artan yaşam maliyetlerine karşı seslerini yükseltiyor.
TÜİK verilerinin gerçeği yansıtmadığını savunan kamu çalışanları, enflasyonun çok daha yüksek olduğunu belirtiyor. Çarşı-pazar fiyatları ile TÜİK verileri arasındaki uçurum, halkın alım gücünü önemli ölçüde düşürmüş durumda. Özellikle gıda, kira ve ulaşım gibi temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat artışları, kamu çalışanlarını zor durumda bırakıyor.
%11,54'lük zam oranının, kamu çalışanlarına yapılan büyük bir hakaret olduğunu ifade eden Kara, bu durumun sadece kamu çalışanlarını değil, tüm toplumu etkilediğini vurguluyor. Asgari ücret zammı ile memur ve işçi emeklilerine yapılan zam oranları arasındaki uçurum, sosyal adaletsizliği gözler önüne seriyor.
Konut kiralarındaki fahiş artışlar, kamu çalışanlarını ciddi bir sorunla karşı karşıya bırakıyor. Birçok kamu çalışanı, kira ödemelerinde zorluk çekerken, bazıları ise ortak ev tutmak zorunda kalıyor. Bu durum, kamu çalışanlarının yaşam standartlarını ciddi şekilde düşürüyor ve geleceğe dair kaygılarını artırıyor.
Cumhurbaşkanının "fahiş fiyatlı ürünleri boykot edin" çağrısı, kamu çalışanları tarafından tepkiyle karşılandı. Kamu çalışanları, bu çağrının sorunun kaynağını çözmek yerine, sorunu bireysel çözümlere indirgeme amacı taşıdığını düşünüyor.
Kamu çalışanlarının talepleri arasında, enflasyon oranında maaş artışı, temel ihtiyaç maddelerine gelen zamların durdurulması ve konut kiralarının düzenlenmesi yer alıyor. Kamu çalışanları, haklı taleplerinin karşılanması için mücadele etmeye devam edeceklerini belirtiyor.
Bu eylemler, Türkiye'deki ekonomik eşitsizlikleri ve sosyal adaletsizlikleri bir kez daha gündeme getirdi. Kamu çalışanlarının yaşadığı sorunlar, aynı zamanda tüm toplumun sorunlarıdır. Hükümetin, kamu çalışanlarının taleplerine kulak vermesi ve kalıcı çözümler üretmesi gerekiyor.
Artık Yeter" Diyen Kamu Emekçileri Sokağa Döküldü!
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu'nun çağrısıyla bir araya gelen kamu çalışanları, "Artık Yeter" diyerek sokaklara döküldü. Ülke genelinde gerçekleşen iş bırakma eylemleriyle hükümete seslerini duyurmaya çalışan emekçiler, haklı taleplerini haykırdı.
Talepler Net: Adalet ve Eşitlik
Kamu çalışanları, temel olarak şu taleplerde birleşti:
- Asgari Ücretin Yükseltilmesi: En düşük memur maaşına %100 zam yapılarak insan onuruna yaraşır bir ücret seviyesine ulaşılması talep edildi.
- Asgari Ücretin Belirlenmesinde İşçi Temsili: Asgari ücretin işçi sendikaları ve konfederasyonlarının da yer aldığı bir komisyon tarafından belirlenmesi istendi.
- Kadınlara Destek: İş yerlerinde ücretsiz kreşler açılarak kadınların hem ekonomik özgürlüklerine katkı sağlanması hem de toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesine güç verilmesi talep edildi.
- Vergi Adaleti: Halkın sırtına yüklenen adaletsiz vergilerin kaldırılması ve ücretli çalışanların vergi diliminin düşürülmesi talep edildi.
- Gerçek Toplu Sözleşme: Yandaş sendikaların dayatmalarına karşı, bağımsız kamu emekçileri konfederasyonlarının söz sahibi olduğu bir toplu sözleşme sistemi kurulması istendi.
- Eşit İş Eşit Ücret: Kadın-erkek eşitsizliğinin ortadan kaldırılması ve eşit işe eşit ücret ilkesinin hayata geçirilmesi talep edildi.
- Liyakat Sistemi: Kamu kurumlarındaki mülakat uygulamalarına son verilerek liyakatin esas alındığı bir sistem kurulması istendi.
"Sessiz Kalmayacağız" Sloganıyla Mücadeleye Devam
Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı, kamu çalışanlarının sessiz kalmayacağını ve haklı mücadelelerine devam edeceğini vurguladı. Eylemlerin sadece bir başlangıç olduğunu belirten başkan, taleplerinin karşılanmaması durumunda daha kapsamlı eylemlere başvurulacağını açıkladı.
Kamuoyuna Duyuru: Genel Grev Tehlikesi
Konfederasyon, kamuoyuna yaptığı açıklamada, taleplerinin kabul edilmemesi halinde tüm emekçilerle birlikte genel grev örgütlenme sürecine gireceğini duyurdu.