Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen), yeni müfredatın uygulanmaya başlamasıyla birlikte öğretmenlerin çalışma koşullarına yönelik ciddi endişelerini dile getirerek iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Sendika, eylemin temel gerekçesini yeni öğretmenlik meslek kanununda yer alan bazı düzenlemeler ve eğitim sistemindeki adaletsizlikler olarak açıkladı.

Sendika, özellikle şube müdürü, müfettiş, araştırmacı ve uzman kadrolarında görev yapan eğitimcilerin uzman ve başöğretmenlik unvanlarından mahrum bırakılmasına tepki gösterdi. Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, yaptığı açıklamada bu durumun eğitim sistemindeki ayrımcılığı derinleştirdiğini ve öğretmenlerin motivasyonunu düşürdüğünü belirtti. Yalçın, "Bu hatalı yaklaşım, öğretmenlik mesleğini konu edinen ve eğitim personelinin mali haklarını ilgilendiren kanun düzenlemelerine de yansımıştır" diyerek hükümeti eleştirdi.

Yeni öğretmenlik meslek kanununda yer alan Milli Eğitim Akademisi kurulmasına yönelik taslak metin de sendikanın tepkisini çeken konular arasında yer aldı. Eğitim-Bir-Sen, bu akademinin kurulmasının öğretmenlerin mesleki gelişimine katkı sağlayacağını düşünmekle birlikte, mevcut kadrolardaki eğitimcilerin haklarının göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.

Sendika, yeni kanun tasarısının tüm eğitim çalışanlarını kapsayacak şekilde genişletilmesini ve ayrımcı uygulamalara son verilmesini talep ediyor. Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın,

Okul yöneticileri ve rehber öğretmenler için artırımlı ek ders ücreti kararı Okul yöneticileri ve rehber öğretmenler için artırımlı ek ders ücreti kararı

"Eğitimcileri bölmesin, haklarımız yarım kalmasın diye birlikteyiz. Yönetim hizmetleri kadro grubunun söz sahibi olacağı şekilde tasarlanmış bir personel sistemimiz var. İsteğimiz bu hatalı yaklaşımdan vazgeçilmesi ve arkadaşlarımızın ayrıştırılmamasıdır. Şube müdürü ve dengi üst kadrolarda bulunanların uzman ve başöğretmenlik unvanı elde etme hakkından mahrum bırakılmamalıdır" şeklinde konuştu.

Eğitim-Bir-Sen'in bu talepleri, eğitim camiasında büyük yankı uyandırdı. Sendikanın haklarının savundugu meslek grubunda olan öüğretmenler, sendikanın bu konudaki hassasiyetini takdir ederken, hükümetten de adil bir çözüm bekleniyor. Yeni öğretmenlik meslek kanununun meclisteki görüşmeleri sürecinde sendikanın taleplerinin dikkate alınması ve eğitim sisteminde herkesin eşit haklara sahip olması bekleniyor.

Bu gelişmeler, eğitim sistemindeki sorunların ve öğretmenlerin yaşadığı sıkıntıların bir kez daha gündeme gelmesine neden oldu. Eğitimciler, daha iyi çalışma koşulları, daha yüksek maaşlar ve mesleki gelişimlerine katkı sağlayacak düzenlemeler talep ediyorlar. Hükümetin bu taleplere duyarlı olması ve eğitim sisteminde köklü reformlara gitmesi bekleniyor.