Sosyal medyada geniş yankı uyandıran ve tepkilere neden olan bir eğlence mekanında çekilen görüntüler üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Dilan Polat ve kardeşi Sıla Doğu hakkında "hayasızca hareketler" suçundan resen soruşturma başlatıldı. Başlatılan soruşturma kapsamında, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınan iki kardeş, emniyetteki işlemlerin ardından Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne sevk edildi.

Nilgün Belgün Muğla ve Fethiye sahnelerini erteledi hastaneye yatırıldı Nilgün Belgün Muğla ve Fethiye sahnelerini erteledi hastaneye yatırıldı

Adliyeye Sevk ve İfadeler

Dilan Polat'ın eşi Engin Polat'ın da avukatlarıyla birlikte adliyeye geldiği gözlenirken, kardeşlerin ifadeleri alındı. Savcılık makamlarınca, iki kardeş hakkında imza atma şeklinde adli kontrol uygulanması talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk kararı verildi.

Adli Kontrol Kararı ve Serbest Bırakılma

Nöbetçi sulh ceza hakimliği, Dilan Polat ve Sıla Doğu hakkında haftada üç gün (salı, perşembe ve pazar) kolluk biriminde imza atma yükümlülüğü şeklinde adli kontrol kararı verdi. Bu kararın ardından iki kardeş adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Dilan Polat'ın Geçmişi ve Tahliyesi

Öte yandan, Dilan Polat'ın daha önce "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme" ve "Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun'a muhalefet" suçlarından yargılandığı ve 19 Ağustos 2024 tarihinde tahliye olduğu öğrenildi.

Kamuoyunda Yarattığı Etki ve Tartışmalar

Dilan Polat ve Sıla Doğu'nun gözaltına alınması ve ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılması, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Olay, sosyal medyada yoğun tartışmalara neden olurken, kişisel özgürlükler, ifade özgürlüğü ve yasal sınırlar gibi konularda farklı görüşler ortaya atıldı.

Sosyal medyada paylaşılan görüntüler üzerine başlatılan soruşturma ve yaşanan gelişmeler, hukukun bireysel hayata müdahalesi, kişisel yaşamın gizliliği ve kamuoyu baskısı gibi önemli konuları bir kez daha gündeme taşıdı.