KAZAN (AA) - Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, İsrail-Filistin sorununun tek çözümünün "iki halk için iki devlet" ilkesi temelinde olacağına inandığını belirtti.
Mirziyoyev, Rusya Federasyonu'na bağlı Tataristan Cumhuriyeti'nin başkenti Kazan'da düzenlenen BRICS Liderler Zirvesi'ndeki "Genişletilmiş BRICS+" toplantısında konuştu.
Orta Doğu’daki gelişmelere değinen Mirziyoyev, "Orta Doğu'da artan çatışmalar bizleri endişelendiriyor. Komşu ülkeler ve büyük güçler bu çatışmanın içine çekildikçe, bu bölge küresel krizin odak noktası haline geliyor." dedi.
Mirziyoyev, Gazze ve Lübnan'da yaşanan benzeri görülmemiş insani trajedinin kendilerini çok üzdüğünü kaydederek, "Hiçbir siyasi amaç, sivillerin, özellikle çocukların masum mağduriyetini haklı gösteremez." diye konuştu.
Acil ateşkes ilan edilmesi ve mağdurlara acil yardım yapılmasının geciktirilemeyecek görevlerden olduğunu vurgulayan Mirziyoyev, "İsrail-Filistin sorununun tek çözümünün, anlaşmazlığın 'iki halk için iki devlet' ilkesi temelinde barışçıl çözümü olduğuna inanıyoruz." ifadesini kullandı.
- "BRICS, çok taraflı işbirliği ve ortaklığın etkili bir yapısı olarak kendini gösteriyor"
Mirziyoyev, bugün dünyanın taraflara bölündüğünü, savaşlar ve çatışmaların arttığını, bunun büyük insani acılar ve telafisi mümkün olmayan kayıplara yol açtığını belirtti.
Küresel ticaretin ve ekonominin bölünmesinin eşitsizliği, teknolojik kesintileri ve korumacılığı körüklediğini, ülkeler arasında yeni engeller ortaya çıkardığını dile getiren Mirziyoyev, "Böylesi koşullarda, eşitlik, bloklardan bağımsızlık, birbirinin çıkarlarını gözetme, egemenliğe saygı ve kendi bağımsız kalkınma yoluna sahip olma hakkı gibi ilkeler temelinde hareket eden BRICS, çok taraflı işbirliği ve ortaklığın etkili ve gelişen bir yapısı olarak kendini gösteriyor." dedi.
Bu işbirliği modelinin, Birleşmiş Milletlerin merkezi rolünü koruyarak, bugünkünden daha adil yeni bir dünya düzeni mimarisinin oluşmasında sağlam bir temel oluşturabileceğine inandığını kaydeden Mirziyoyev, jeopolitik rekabet, ulusal egoizm ve ideolojik kalıplardan uzak, yapıcı diyaloğa dayalı küresel uzlaşma girişimlerini desteklediklerini vurguladı.