Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından seçim vaadi olarak açıklanan ve hükumet tarafından çalışması yürütülerken en düşük net memur maaşı olarak belirlenen 22 bin TL rakamını ‘yeterli bulmadıklarını’ ifade etti.
Ortalama bir memurun maaşının yüzde 65’inden fazlasını gıda ve kiraya harcadığını bildiren Kahveci, bu rakama ek olarak memura kira yardımı yapılmasını ve büyükşehir tazminatı ödenmesi gerektiği görüşünü savundu.
Radyo Sputnik’e konuşan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci memur maaşına yapılacak olan Temmuz maaş zamlarını değerlendirerek memurların beklentilerini aktardı
Temmuz maaş zammı ile birlikte tüm memurlara kira yardımı yapılması ve büyükşehir tazminatı ödenmesi gerektiğinin altını çizen Kahveci, bu talebini şu gerekçelere dayandırdı:
- “Bizim elimizde şöyle bir hesaplama var; ortalama memur maaşının yüzde 65’inden fazlasını kira ve gıdaya harcıyor. Son aylardaki kira artışlarını da dikkate aldığımızda bu rakam çok daha yukarılara çıkıyor. Özellikle büyük kentlerde, sahil yörelerinde memurlar çalışmak istemiyorlar. Bir kısmı da daha küçük vilayetlere tayin talebinde bulunuyor. Mutlaka kamu çalışanlarına kira yardımı yapmamız lazım. Biz Türkiye Kamu-Sen olarak kira yardımı, ulaşım yardımı, özellikle büyükşehir tazminatı gibi bir tazminat ödenmesi gerektiği görüşünü savunuyoruz. Çünkü İstanbul’daki şartlar ile Anadolu’da herhangi bir kentteki şartlar eşit değil. Dolayısıyla yeniden bu sosyal yardımların mutlaka hayata geçirilmesi gerekiyor. Gerçekten kamu görevlileri, vatandaşlarımız kiraları ödemekte güçlük çekiyor. Örneğin ben son toplantıyı Bodrum’da yaptım. Arkadaşlar, “Hayat ve kiralar pahalı olduğu için Kimse buraya gelmek istemiyor” diyor. Oradaki personel ihtiyaçları nasıl karşılanacak ? Kamu çalışanlarını bu ekonomik sıkıntının içerisinden çıkartmamız lazım.”
Seçim öncesi vaadi olarak açıklanan ve 22 bin TL olarak belirlenen en düşük memur maaşının geçtiğimiz aya göre dolar bazında düştüğünü ifade eden Genel Başkan Kahveci açıklamalarına şöyle devam etti:
- “Her geçen gün kamu çalışanlarının alım gücü düşmeye devam ediyor. Onun için ek zam kaçınılmazdı. Ne zaman ki Mayıs ayında kamu işçi toplu sözleşmesi yapılıp işçilere yüksek miktarda bir ücret artışı verildikten sonra kamu çalışanlarının maaşı işçi maaşının çok gerisinde kaldı. Dolayısıyla burada çok ciddi bir sorun ortaya çıktı. Biz ‘işçinin aldığı ücrete fazla’ demiyoruz. Ancak siz eğitimli insan gücünü göz ardı ederseniz, memurları işçi ücretlerinin altında tutarsanız bu eğitimli insan gücünün bir anlamı olmadığı ortaya çıkar. Biz 22 bin TL’lik rakamı önemsiyoruz. Ancak 22 bin TL’nin üzerine çıkarılması gerektiğini söylüyoruz. Çünkü Mayıs ayı itibariyle 22 bin TL ile 1058 dolar alıyoruz şimdi büyük ihtimalle 900 dolarlara düştü. Onun için bu rakamın yükseltilmesi gerekir. 22 bin TL bugünün ekonomik gelişmelerine göre yeterli değildir. En düşük devlet memuru maaşını bulmak için 22 bin TL’nin üzerine ikinci 6 ayın enflasyon farkını ilave ederek bulmak gerekir diye düşünüyoruz.”
Yaşanan yüksek enflasyona da dikkat çeken ve enflasyon tutarında yapılacak bir zammın alım gücünü artırmayacağını kaydeden Kahveci, enflasyona ek olarak memur maaşına refah ücreti uygulamasına dikkat çekerek şu açıklamalarda bulundu:
- “Kamu sen olarak 22 bin TL’lik net rakamı yeterli bulmuyoruz. Üzerine enflasyon farkı, yüzde 6’lık toplu sözleşme zammı ve refah ücreti. Artık Türkiye’de mutlaka ücretliler açısından refah payı uygulamasını getirmemiz lazım. Çünkü enflasyon kadar zam sıfır zam demektir. Siz çalışanın ücretlerinin alım gücünü artırmıyorsunuz. Türkiye’de ekonomi büyüyorsa, refah artıyorsa o refahtan memurlar, emekliler payına düşeni mutlaka almalıdır. Ocak ayında toplamda yüzde 30’un içinde yüzde 13 refah ücreti verildi. Biz bu refah ücreti uygulamasının devam etmesini istiyoruz.” diyerek sözlerini noktaladı..