Palestine Action isimli gruptan yapılan açıklamaya göre, dönemin Dünya Siyonist Kongresi Başkanı Weizmann, 1900'lerin başında defalarca Arthur James Balfour'la Manchester'da bir araya geldi.
Weizmann, o dönemde bakan olmayan Balfour'u İsrail devleti fikrine ikna etti.
Balfour'un 1917'de bakan olduktan sonra Filistin topraklarında bir Yahudi yurdu kurulmasına destek verdiği deklarasyonu yayımladığı kaydedilen açıklamada, 1917-1948 arasında İngiliz güçlerinin Filistinlilere işkence ettiği ve öldürdüğü ifade edildi.
Açıklamada, İngilizlerin İsrail kurulana kadarki dönemde eğittiği Siyonist silahlı grupların 750 bin Filistinliyi yerinden ettiği, 500'den fazla köyü de yok ettiği belirtildi.
Weizmann'ın İsrail'in kurulmasıyla ilk cumhurbaşkanı olduğu da hatırlatılan açıklamada, İsrail'in hala Filistinlileri bombaladığı, evlerini, okullarını ve hastanelerini yok ettiği vurgulandı.
Grup, İsrail'in Gazze ve Lübnan saldırıları, İngiltere'nin bu saldırılara rağmen İsrail'e desteği ve Balfour Deklarasyonu'na tepki göstermek amacıyla Manchester Üniversitesinde sergilenen Weizmann'a ait iki büste el koyduğunu açıkladı.
Eyleme ilişkin sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, iki eylemcinin heykellerin sergilendiği cam muhafazayı kırıp büstleri götürdüğü yer aldı.
- Balfour'un okuluna kırmızı boya püskürttüler
Balfour Deklarasyonu'nun 107. yılında Palestine Action grubu başka eylemler de yaptı.
Cambridge Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Palestine Action eylemcileri, Balfour'un okuduğu ve portresinin asılı olduğu Trinity College binasına kırmızı boya püskürttü.
Öğrenciler, aynı zamanda Cambridge'in İsrail polisi ve askerlerine eğitim verdiği, İsrail'e destek veren silah şirketleriyle işbirlikleri bulunduğunu açıklayarak üniversiteye de tepki gösterdi.
Eylemciler, lobi kuruluşu Britanya-İsrail İletişim ve Araştırma Merkezi (BICOM) ve İsrail Ulusal Fonunun (INF) Londra ofisine de kırmızı boyalar püskürttü.
- Balfour Deklarasyonu
Birleşik Krallık, 2 Kasım 1917'deki Balfour Deklarasyonu ile Filistin topraklarında bir İsrail vatanı oluşturulmasını öngören projeye açıktan destek veren ilk büyük devlet olmuştu.
Dönemin Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Arthur James Balfour, bu desteği Siyonist kampanyanın önemli figürlerinden Lord Walter Rothschild'e yazdığı mektupla ilan etmişti.
Tarihe "Balfour Deklarasyonu" olarak geçen mektupta, Filistin topraklarında İsrail vatanı oluşturulmasına verilen desteğin yanında bölgedeki halkın haklarına zarar gelmemesinin de sağlanacağı belirtiliyordu.
Deklarasyon, İsrail devletinin kurulmasına giden süreçte en önemli kilometre taşı olarak görülüyor.