2025 yılı proje okulları atama sonuçları, eğitim camiasında büyük tartışmalara yol açtı. Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, atamalarda liyakat ve şeffaflık ilkelerinin hiçe sayıldığını belirterek, 'Bu çirkinliği yıllardır dile getiriyoruz. Çekin elinizi proje okullarından!' dedi. Eğitimde adalet ve liyakat talepleri bir kez daha gündeme taşındı.
Yusuf Tekin'den Proje Okullarına Net Mesaj: "Burayı Ben Yönetirim!" Diyebilecek mi?
8 Nisan'da açıklanan "2025 Yılı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme" sonuçları, proje okullarında görev yapan ve 4 yılını dolduran bazı öğretmenlerin aynı okullara tekrar atanmamasıyla tartışmaların fitilini ateşlemiş oldu. Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan, bu durumu "keyfi atamalar" olarak nitelendirerek Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e açık çağrıda bulundu.
"Kafama Göre Yönetici ve Öğretmen Atarım" Projesi mi?
Geylan, proje okullarına yapılan atamalarda objektif kriterlerin aranmadığını, bu durumun "kafama göre yönetici ve öğretmen atarım" projesine dönüştüğünü savundu. Ayrıca, bazı sendika ve STK'ların atama süreçlerine müdahale ettiğini iddia ederek, bu durumun 15 Temmuz benzeri bir tehlikeye yol açabileceği uyarısında bulundu.
Geylan, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in "Sen kimsin kardeşim? Burayı ben yönetirim, senin haddine değil!" diyerek duruma müdahale etmesi gerektiğini vurguladı. Ancak, şimdiye kadar hiçbir Milli Eğitim Bakanı'nın bu sorumluluğu üstlenmediğini belirtti.
Proje Okulları Atamaları: Eğitimde Liyakat ve Şeffaflık Tartışmaları
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 8 Nisan 2025 tarihinde açıklanan proje okulları atama sonuçları, eğitim camiasında büyük bir tartışma yarattı. Yeniden görevlendirme ve ilk atama sonuçlarına göre, birçok öğretmen ve yönetici görev yaptıkları okullara yeniden atanmadı ve norm kadro fazlası durumuna düştü. Bu durum, eğitimde liyakat ve adalet ilkelerinin ihlal edildiği iddialarını gündeme getirdi.
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, bu süreçte yaptığı açıklamalarla atama ve görevlendirme süreçlerindeki keyfiyete sert tepki gösterdi. Geylan, "Ülkemizde akademik başarısı en yüksek öğrencilerimizin sınavla yerleştiği bu okullarımıza yönetici ve öğretmen atamasında maalesef hiçbir objektif kriter aranmamaktadır. Bu durum, eğitim camiamıza yakışmamaktadır," ifadelerini kullandı. Ayrıca, proje okullarının liyakat esaslı bir sistemle yönetilmesi gerektiğini vurguladı.
Atamalarda Keyfiyet ve Adaletsizlik İddiaları
Proje okullarında görev yapan ve 4 yılını dolduran birçok öğretmenin aynı okuluna atanamaması, eğitim camiasında büyük bir huzursuzluk yarattı. Türk Eğitim-Sen, bu durumu "keyfiyet zemininde yürütülen bir süreç" olarak nitelendirirken, atamalarda liyakat ve şeffaflık ilkelerinin göz ardı edildiğini belirtti. Geylan, "Bu gözde okullarımız çalışanların mensubiyetine göre tasnif edildiği bir çirkinliğin aparatı haline getirilmiştir," diyerek, bu durumun eğitim sistemine zarar verdiğini ifade etti.
Eğitimde Liyakat ve Şeffaflık Talepleri
Türk Eğitim-Sen, proje okullarına yapılan atamalarda liyakat esaslı bir sistemin uygulanması gerektiğini savunuyor. Sendika, öğretmen ve yönetici atamalarında mesleki kıdem, hizmet süresi ve akademik yeterlilik gibi somut kriterlerin dikkate alınmasını talep ediyor. Ayrıca, proje okulu statüsünün keyfiyetten kurtarılması ve bu okulların gerçekten özel program ve proje uygulayan kurumlar olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.
Öğrenciler ve Eğitim Süreci Üzerindeki Etkiler
Proje okullarında yaşanan bu atama krizinin, öğrenciler üzerinde de olumsuz etkiler yaratabileceği belirtiliyor. YKS gibi önemli sınavlara hazırlanan öğrencilerin moral ve motivasyonlarının düşmesi, eğitim sürecini olumsuz etkileyebilir. Geylan, "Bu uygulamanın sınav sürecinde olan öğrencilerimizin durumuna doğuracağı olumsuz etkiler nasıl hesap edilmez?" diyerek, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı'na çağrıda bulundu.
Proje okulları atamaları, eğitimde liyakat ve adalet ilkelerinin sağlanması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Türk Eğitim-Sen, bu süreçte atama ve görevlendirme kriterlerinin yeniden düzenlenmesi, proje okulu statüsünün netleştirilmesi ve eğitimde şeffaflık ilkesinin benimsenmesi gerektiğini savunuyor. Eğitimde adalet ve liyakat taleplerinin karşılanması, sadece öğretmenlerin değil, öğrencilerin ve toplumun geleceği açısından da kritik bir öneme sahip.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
