Bugün, 7 Aralık 2025 Pazar
11007,37%0,81
42,52% 0,07
49,55% -0,06
5743,85% -0,15
9322,75% 0,27
Ankara - Türkiye ekonomisinin gelecek yıl hedeflerini belirleyen ve Resmi Gazete’de yayımlanan 2026 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı, atama bekleyen binlerce Özel Eğitim öğretmeni için en büyük müjdeyi verdi. Program, sosyal kalkınma ve eğitimde fırsat eşitliği alanında kritik bir hedefe odaklanarak, özel eğitime gereksinim duyan bireylerin eğitimi için beşeri ve fiziki imkânların kapsamlı şekilde artırılacağını duyurdu.
2026 eğitim stratejisinin temel direklerinden biri olarak belirlenen bu hedef, özel eğitime muhtaç bireylerin eğitim süreçlerinin kalitesini önemli ölçüde yükseltmeyi amaçlıyor. Programda yer alan planlamalar, özellikle insan kaynağı (beşeri imkânlar) ve fiziki altyapı olmak üzere iki ana başlıkta toplanıyor:
Beşeri İmkanlar: Program, uzman özel eğitim öğretmeni, psikolojik danışman ve yardımcı personel sayılarının artırılmasını öncelikli hedef olarak belirliyor. Mevcut personelin meslekî yeterliklerinin geliştirilmesi ve hizmet içi eğitimlerle desteklenmesi de bu kapsamda planlanıyor. Bu, atama bekleyen Özel Eğitim öğretmenleri için kadro sayılarında büyük bir artış anlamına geliyor.
Fiziki İmkanlar: Eğitimde erişilebilirliği artırmak amacıyla yeni özel eğitim sınıfları, uygulama okulları ve rehabilitasyon merkezlerinin açılması öngörülüyor. Ayrıca, mevcut okulların engelli erişimine uygun hale getirilmesi ve modern eğitim materyalleriyle donatılması da fiziki altyapı iyileştirmeleri arasında yer alıyor.
Türk eğitim sisteminde uzun süredir en fazla öğretmen ihtiyacının hissedildiği branşların başında gelen Özel Eğitim, 2026 yılı planlarının merkezine yerleşti. Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda özel eğitime ayrılan bu stratejik önem, bu alandaki öğretmen atama sayılarının rekor seviyeye çıkacağı beklentisini güçlendirdi.
Uzmanlar, Beşeri İmkanlar başlığı altında net bir şekilde "uzman özel eğitim öğretmeni sayılarının artırılması" hedefinin yer almasının, 2026 yılı merkezi atamalarında bu branşa ayrılacak kontenjanların tarihî bir zirveye ulaşabileceği şeklinde yorumluyor. Bu durum, atama bekleyen binlerce özel eğitim öğretmeni adayı için somut bir umut ışığı oldu.
