Okullarda Din mi, Bilim mi? Eğitim-Sen'in Açıklaması Gündemde

Eğitim-Sen'in okullardaki dini içerikli etkinlik ve uygulamalara yönelik yaptığı açıklama, Türkiye'de uzun süredir tartışılan laiklik ve din ilişkisi konusunu bir kez daha gündeme taşımıştır. Bu açıklama, eğitim sisteminin temel ilkelerinden biri olan laikliğin ihlal edildiği iddiasını ortaya atarak kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştır.

Eğitim, bireylerin topluma kazandırıldığı, bilimsel düşüncenin geliştirildiği ve farklı kültürlere saygı duymanın öğretildiği önemli bir süreçtir. Bu sürecin, tüm öğrencilere eşit fırsatlar sunan ve herhangi bir ideolojiye alet edilmeyen bir ortamda gerçekleşmesi temel bir beklentidir. Ancak, Eğitim-Sen'in iddialarına göre, bazı okullarda dini içerikli etkinliklerin artması, bu temel ilkenin zedelendiğini göstermektedir.

Eğitim-Sen'in bu konudaki endişeleri, daha önce de farklı platformlarda dile getirilmiştir. Özellikle son yıllarda okullarda yaşanan bazı olaylar, bu endişeleri haklı çıkarır niteliktedir. Örneğin, bazı okullarda zorunlu dini derslerin içeriği ve sunuş şekli, öğrencilerin farklı inançlarına saygı göstermemesiyle eleştirilmiştir. Ayrıca, bazı okullarda dini bayramların kutlanması veya dini sembollerin kullanılması, laiklik ilkesine aykırı bulunmuştur.

Eğitim-Sen'in açıklaması, bu tür olayların yaygınlaştığına ve eğitim sisteminin temel ilkelerini tehdit ettiğine işaret etmektedir. Sendika, bu durumun öğrencilerin düşünce özgürlüğünü kısıtladığını, farklı inançlara sahip öğrenciler arasında ayrımcılığa yol açtığını ve eğitimin bilimselliğinden uzaklaşmasına neden olduğunu savunmaktadır.
TÜGVA'nın Çocuklara Yönelik Yayınları: Pedagojik Uygunluk Sorunsalı
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) tarafından Van'da ortaokul öğrencilerine dağıtılan 'Filistin Hikâyeleri' adlı kitabın içeriği, ciddi bir tartışmanın odağına oturtulmuştur. Kitapta yer alan ölüm, şehitlik, patlama ve kefen gibi kavramların yanı sıra cihatçı söylemlerle şehitliğin yüceltilmesi, çocukların psikolojik gelişimine uygun olmayan unsurlar olarak değerlendirilmektedir.
Kocaeli'nde Yaşanan Laiklik İhlali: Bir Değerlendirme
Kocaeli'nin Gebze ilçesinde bir ortaokulda yaşanan 'Aylık Namaz Takip Çizelgesi' dağıtılması olayı, Türkiye'nin laiklik ilkesine açıkça aykırı bir durumdur. Bu olay, eğitim kurumlarında yaşanması halinde ciddi sorunlara yol açabilecek bir örnek teşkil etmektedir.
Laiklik İlkesine Aykırı Bir Uygulama
Türkiye Cumhuriyeti, laik bir devlettir. Bu, devletin bütün inançlara eşit mesafede durması ve hiçbir dine veya mezhebe ayrıcalık tanımaması anlamına gelir. Eğitim kurumları ise bu ilkenin en önemli uygulayıcılarından biridir. Okullarda öğrencilerin farklı inançlara sahip olabileceği ve bu farklılıkların saygı görmesi gerekmektedir.

Özellikle Van ve Gebze'de yaşanan olaylar üzerinden, devletin eğitim kurumlarında belirli bir dine veya mezhebe yönelik dayatmalarda bulunduğu ve bu durumun öğrencilerin özgür düşünce geliştirmelerini engellediği vurguladı..

Eğitim, sadece bilgi aktarmakla kalmayan, bireylerin zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimine katkı sağlayan kapsamlı bir süreçtir. Bu süreçte, eğitim politikaları büyük önem taşır. Çünkü eğitim politikaları, geleceğin vatandaşlarını şekillendiren bir ayna görevi görür.

İtaattan Özgür Düşünceye

Uzun yıllar boyunca, eğitim sistemleri öğrencileri bilgiyi ezberlemeye ve otoritelere itaat etmeye yönlendirmiştir. Ancak günümüz dünyası, sürekli değişen ve gelişen bir yapıya sahiptir. Bu yapıda, sadece bilgiye değil, aynı zamanda bu bilgiyi kullanarak sorun çözme, eleştirel düşünme ve yaratıcı fikirler üretme becerilerine sahip bireylere ihtiyaç vardır. Bu nedenle, eğitim politikaları, öğrencileri pasif alıcılardan aktif katılımcılara dönüştürmeyi hedeflemelidir.