Okullara yeni kılık kıyafet kararı! Bakan Tekin’den serbest kıyafet ve forma açıklaması

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 2024-2025 eğitim öğretim yılının sona ermesiyle birlikte önemli değerlendirmelerde bulundu. Öğrencilere karne dağıtım törenine katılan ve ardından basın mensuplarıyla bir araya gelen Bakan Tekin, gelecek eğitim öğretim yılından itibaren okullarda yeniden forma uygulamasına geçileceğini duyurdu. "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" müfredatının kademeli olarak genişletileceğini belirten Tekin, mesleki eğitimden aile katılımına, Öğretmenlik Meslek Kanunu'ndan yapay zeka entegrasyonuna kadar birçok konuda atılan adımları ve gelecek planlarını detaylandırdı. Ayrıca, 12 yıllık zorunlu eğitim sistemi ve eğitimdeki olumsuz haberlerin medya tarafından ele alınış biçimine dair de önemli mesajlar verdi.

Okullarda Serbest Kıyafet Dönemi Bitiyor: Formalar Geri Dönüyor!

Bakan Tekin'in en dikkat çeken açıklamalarından biri, uzun süredir gündemde olan okul kıyafetleri konusundaki kararı oldu. Tekin, "Önümüzdeki yıldan itibaren geçerli olmak üzere okullarımızdaki serbest kıyafet uygulaması yerine tekrar forma uygulaması başlattık. Okullarımızda bu konuda öğretmen arkadaşlarımız, idareci arkadaşlarımız, okul aile birlikleriyle birlikte seçimleri yaptı. 2025-2026 eğitim öğretim yılından itibaren tekrar forma uygulaması başlamış olacak" ifadelerini kullandı. Bu karar, veliler ve öğrenciler arasında farklı tepkilere yol açması beklenen önemli bir değişiklik olarak öne çıkıyor.

"Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" Genişliyor: Müfredatta Milli ve Manevi Değerler Vurgusu

Milli Eğitim Bakanı Tekin, bu eğitim öğretim yılına başlarken odaklandıkları üç temel konudan birinin "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" müfredatı olduğunu belirtti. Çağın gerektirdiği format ve yöntemlerle revize edilen bu programın, milli ve manevi değerleri içselleştiren, geçmişten güç alarak geleceğe umutla bakan kuşaklar yetiştirmeyi hedeflediğini vurguladı. Modelin bu yıl ilkokul, ortaokul ve liselerin birinci sınıflarında uygulamaya başlandığını hatırlatan Tekin, müfredatın sürekli güncel ve dinamik kalacağını, sık sık revizyonlara tabi tutulacağını söyledi.

Bakan Tekin, izleme ve değerlendirme mekanizmaları hayata geçirilen bu modelin, 2025-2026 eğitim öğretim yılında ilkokul, ortaokul ve liselerin ikinci sınıflarında da uygulanacağını ve kademeli olarak tüm müfredatın bu yeni yaklaşımla şekilleneceğini kaydetti.

Mesleki Eğitimden Aile Katılımına, Yapay Zekadan Öğretmenlik Kanununa Yenilikler

Tekin'in değindiği diğer önemli başlıklar ise şöyle sıralandı:

• Mesleki Eğitim Hamlesi: 10 Ağustos 2024'te yayımlanan Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi'nin ardından, yeni mesleki ve teknik eğitim okul türlerinin yanı sıra ortaokullarda zanaat atölyeleri açılması gibi birçok adım atıldı.
• Aile Katılımının Önemi: Çocukların akademik başarılarında ailelerin belirleyici katkısına dikkat çekilerek, ailelerle birlikte yürütülecek çalışmaların Bakanlığın üçüncü önemli önceliği olduğu ifade edildi.
• Öğretmenlik Meslek Kanunu ve MEB Akademi: Anayasa Mahkemesi iptali sonrası yeniden yasalaşan Öğretmenlik Meslek Kanunu ve kanun kapsamında hayata geçirilen Milli Eğitim Akademisi'nin önemli yenilikler arasında yer aldığı belirtildi.
• Okula Başlama Karmaşasına Son: Geçtiğimiz yıl hayata geçirilen yazılımla, ilkokul ve ortaokullara öğrenci kaydının adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre doğrudan Bakanlık Bilgi İşlem Genel Müdürlüğü bünyesinde yapıldığı, böylece okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin zan altında kalmaktan kurtulduğu açıklandı.
• Yapay Zeka ve Dil Zenginliği: Yapay Zeka Politika Belgesi'nin yayımlandığı ve Bakanlık bünyesinde Yapay Zeka Daire Başkanlığı kurulduğu duyuruldu. Ayrıca, çocukların günlük hayatta Türkçe kelime dağarcığının yetersizliğinden duyulan rahatsızlık dile getirilerek, "Dilimizin Zenginlikleri Sözlük Özgürlüktür" projesinin devamı niteliğinde, çocukların söz dağarcıklarını geliştirecek yeni projelerin hayata geçirildiği belirtildi.

12 Yıllık Eğitim Sistemi Tartışması ve Medya Etiği Çağrısı

Bakan Tekin, bir gazetecinin "4+4+4" sisteminde düzenleme yapılıp yapılmayacağı sorusuna da açıklık getirdi. Bu sistemin, 28 Şubat sürecinin anti-demokratik dayatmalarını ortadan kaldırmak ve Türkiye'nin ortalama eğitim süresini artırmak amacıyla getirildiğini hatırlattı. Günümüzde Türkiye'nin hem ortalama eğitim süresinin üzerinde olduğunu hem de 28 Şubat'ın yasakçı zihniyetinin kalktığını belirten Tekin, 12 yıllık eğitimle ilgili kararın nihayetinde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından verilmeyeceğini, bunun yasal düzenlemeyle ve siyasi erkin katılımıyla olması gerektiğini ifade etti. Tekin, bu konudaki kanaatlerini ilgili ortamlarda dile getireceklerini ve nasıl bir adım atılacağını bekleyeceklerini söyledi.

Konuşmasının sonunda medyaya da seslenen Bakan Tekin, yaklaşık 18 milyon öğrenci, 1 milyon 200 bin öğretmen ve 75 bine yakın okulu olan büyük bir aile olduklarını belirterek, medyanın sorumluluğunun kötü örnekleri değil, iyi örnekleri haberleştirerek yaygınlaştırmak olduğunu vurguladı. Bunun hem medya etiği açısından saygın bir davranış hem de öğretmenlerin emeğine saygı açısından önemli olduğunu dile getirerek, basın mensuplarına teşekkür etti.