14183,03%0,27
42,73% 0,04
50,18% 0,01
5943,69% -0,31
9579,44% -0,27
Milli Eğitim Bakanlığının tek tip okul kıyafeti uygulamasına geçişi, hazır giyim sektöründe büyük bir hareketlilik yaratsa da, bu durumun en kârlı çıkanları büyük firmalar oldu. 2025-2026 eğitim-öğretim yılı öncesinde artan talep, küçük ve yerel atölyeler yerine, üretim ve pazarlama gücü yüksek olan büyük perakende zincirlerinin iş hacmini artırdı.
Yeni yönetmelik ile birlikte belirlenen standartlar, geniş üretim ağına sahip, maliyetlerini düşürebilen ve lojistik operasyonları güçlü olan büyük firmalara rekabet avantajı sağladı. Veliler, güvenilir marka imajı ve geniş stok seçenekleri nedeniyle tercihlerini genellikle bu büyük zincirlerden yana kullanıyor. Bu durum, üniforma pazarında 80 milyar TL'yibulması beklenen hacmin büyük bir kısmının bu devler tarafından paylaşılacağı anlamına geliyor.
Öte yandan, uzun süredir okul kıyafeti üreten küçük ve orta ölçekli yerel atölyeler için durum pek de parlak değil. Artan talep, üretim kapasiteleri ve hammadde tedarik zincirleri sınırlı olan bu işletmeler için büyük bir baskı oluşturuyor. Rekabetin kızışmasıyla birlikte, büyük firmaların agresif fiyatlandırma politikaları ve pazarlama stratejileri karşısında ayakta kalmaları zorlaşıyor.
Veliler, çocuklarının kıyafet, ayakkabı ve kırtasiye ihtiyaçları için toplamda 150 milyar TL'yi aşması beklenen harcama yaparken, bu harcamaların büyük bir kısmının yerel esnaf yerine, küresel markalara ve büyük perakende firmalarına akması, yerel ekonomiler için endişe yaratıyor. Yeni dönem, hazır giyim sektöründe bir canlanma getirse de, pastadan en büyük payı alanların kimler olacağı sorusu, küçük üreticilerin geleceği açısından kritik önem taşıyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.