10924,53%-1,34
42,20% 0,24
48,86% 0,30
5429,94% 0,77
9007,06% 0,59
Milli Eğitim Akademisi Başkanı Ali Fuat Arıcı, öğretmen adaylarının Akademiye Giriş Sınavı (AGS) ile ilgili süregelen eleştirilere yönelik kritik bir açıklama yaptı. Arıcı, mevcut AGS formatının pedagojik yeterlilikleri ve meslek bilgisini ölçmede yetersiz kaldığı yönündeki geri bildirimleri dikkate alarak, ÖSYM ile iş birliği içinde sınav sisteminde kapsamlı bir değişikliğe gideceklerinin sinyalini verdi.
AGS’de Kapsamlı Dönüşüm Başlıyor: Milli Eğitim Akademisi Yeni Dönemin Kapılarını Aralıyor
Türkiye’de öğretmen yetiştirme sisteminin en kritik halkalarından biri olan Akademiye Giriş Sınavı (AGS), kapsamlı bir dönüşüm sürecine giriyor. Millî Eğitim Akademisi Başkanı Ali Fuat Arıcı, sınavın mevcut formatına yönelik eleştirileri dikkate alarak, ÖSYM iş birliğiyle yeni bir sınav modeli üzerinde çalışıldığını açıkladı.
Bu hamle, hem öğretmenlik meslek bilgisi hem de pedagojik yeterliliklerin daha doğru şekilde ölçülmesi adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
AGS, ilk uygulandığı günden bu yana öğretmen adaylarının değerlendirilmesinde önemli bir aşama olarak görülse de, sınavın niteliği uzun süredir tartışma konusu.
Adaylar, mevcut sistemin daha çok bilgi ezberine dayalı olduğunu, mesleğin temelini oluşturan pedagojik yaklaşımlar, iletişim becerileri, sınıf yönetimi ve değer odaklı eğitim anlayışını ölçmekte yetersiz kaldığını savunuyor.
Eğitim çevrelerinde ise, öğretmenliğin sadece akademik bilgi değil, aynı zamanda karakter, empati ve rehberlik yeteneği gerektiren bir meslek olduğuna vurgu yapılıyor.
Bu noktada, Başkan Arıcı’nın yaptığı açıklama “yalnızca bir sınav düzenlemesi değil, öğretmen yetiştirme anlayışında paradigma değişimi” olarak yorumlanıyor.
Millî Eğitim Akademisi Başkanı Ali Fuat Arıcı, eleştirileri dikkatle takip ettiklerini belirterek şunları kaydetti:
“AGS sınavının öğretmenlik meslek bilgisi ve pedagojik yeterlilikleri ölçmede eksik kaldığı yönündeki değerlendirmelerin farkındayız. Bu sorunu, önümüzdeki dönemde ÖSYM ile kuracağımız güçlü iş birliği sayesinde aşacağız.”
Arıcı’nın bu sözleri, sınavın kapsamının genişletileceği ve pedagojik ölçütlerin güçlendirileceği yeni bir dönemin habercisi oldu.
Edinilen bilgilere göre, üzerinde çalışılan yeni sistemde AGS yalnızca bilgi düzeyini değil, adayların öğretmenlik duruşunu, iletişim yetkinliğini ve sınıf içi problem çözme becerilerini de ölçmeyi amaçlayacak.
Yeni sınav modeliyle birlikte şu başlıklar gündeme gelebilir:
Alan bilgisi ve pedagojik yeterlilik sorularının dengeli biçimde yer alması
Durum analizi ve öğretmenlik senaryoları içeren yeni nesil soruların sınava dahil edilmesi
Öğretmen adaylarının eğitim felsefesi, rehberlik anlayışı ve iletişim becerilerinin ölçülmesi
Adayların sadece bilgi değil, değer ve tutum bazlı değerlendirme süreçlerinden geçmesi
Bu kapsamda, sınavın kapsamının genişlemesiyle birlikte öğretmenlik mesleğine girişte kalite odaklı bir seçme sistemi oluşturulması hedefleniyor.
2025 yılı itibarıyla uygulanan AGS’de adaylar 80 soruluk bir testte genel yetenek, genel kültür, eğitim mevzuatı gibi konulardan sorumlu tutuluyor. Ancak eleştiriler, bu içeriğin mesleki becerileri yansıtmadığı yönünde.
Birçok öğretmen adayı, sınavın kendilerini “öğretmenlik vasfı açısından değil, sadece sınav becerisi açısından” değerlendirdiğini düşünüyor. Bu durum da hem adaylarda motivasyon kaybına hem de sistemin amacına ulaşamamasına yol açıyor.
Yeni AGS modeliyle hedeflenen temel amaç, öğretmenliğin sadece “bilgiyi aktaran” değil, aynı zamanda rehberlik eden, yönlendiren ve ilham veren bir meslek olduğunu merkeze almak.
Bu anlayış doğrultusunda, adayların sadece bilgiyle değil; etik duruş, empati, iletişim becerisi ve sınıf içi liderlik yeteneği ile de ölçülmesi planlanıyor.
Eğitim uzmanları, bu adımın Türkiye’de öğretmen niteliğini yükselteceğini, öğretmenliğin saygınlığını daha da artıracağını ve MEB’in kalite odaklı dönüşüm vizyonu ile örtüştüğünü ifade ediyor.
Eğitim politikaları uzmanı Dr. Cemal Aydın, yapılacak değişikliğin uzun vadede öğretmen kalitesini yükselteceğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“AGS’nin sadece bilgi ölçen bir sınav olmaktan çıkması, öğretmenliğin ruhuna uygun bir değerlendirme anlayışı getirecektir. Pedagojik ölçütlerin güçlenmesi, sahadaki eğitim kalitesine doğrudan yansır.”
Bir başka eğitimci ise, yeni modelin öğretmen adaylarına yön verecek bir rehberlik sistemiyle desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Millî Eğitim Akademisi’nin yürüttüğü bu çalışma, Türkiye’de öğretmenliğe geçiş sisteminde köklü bir dönüşümün habercisi.
Sınavın yalnızca bir ölçme aracı değil, aynı zamanda nitelikli öğretmen yetiştirme vizyonunun bir yansıması olması bekleniyor.
Arıcı’nın sözleriyle:
“Amacımız, mesleğe sadece bilgili değil; vicdanlı, adil ve öğrencinin kalbine dokunabilecek öğretmenler kazandırmak.”