Son yıllarda öğretmenlerin sosyal medya kullanımında önemli bir artış gözlemlenmektedir. Özellikle öğrencileriyle ilgili paylaşımlar, öğretmenlerin öğrenci merkezli bir yaklaşım benimsediğini gösteren bir durum olarak değerlendirilir. Ancak bu paylaşımların her zaman olumlu sonuçlar doğurmadığı, hatta bazı durumlarda ciddi sorunlara yol açabileceği de bir gerçektir.
Öğretmenlerin sosyal medyada öğrenci paylaşımı yapması, hem eğitim hem de hukuk açısından oldukça tartışmalı bir konu haline geldi. Özellikle küçük yaştaki öğrencilerin yüzlerinin açıkça görüldüğü paylaşımlar, hem öğrencinin mahremiyet hakkını ihlal ediyor hem de öğretmenlerin pedagojik yeterlilikleri hakkında soru işaretleri yaratıyor.
'Bu öğretmenler pedagojiden ve kişisel haklardan bihaber mi?' sorusu, bu durumun ne kadar ciddi bir sorun olduğunu ortaya koyuyor. Milli Eğitim Bakanı'nın da belirttiği gibi, öğretmenlerin sosyal medya paylaşımlarında veli ve öğrenciyi rencide edecek tutumları, eğitim sisteminin itibarını zedeliyor.
Prof. Dr. Selahiddin Öğülmüş'ün Vurguları;
Prof. Dr. Selahiddin Öğülmüş'ün öğretmenlerin sosyal medya paylaşımları konusunda yaptığı açıklamalar, günümüzde sıkça tartışılan bir konuya önemli bir perspektif getiriyor. Özellikle öğrenci mahremiyeti, izin alınması ve paylaşımların içeriği gibi kritik noktalara dikkat çekmesi takdire şayan. Gelin, bu açıklamaları daha detaylı inceleyelim ve bazı önemli ek noktalara değinelim:
Öğretmenlerin Sosyal Medya Paylaşımlarında Dikkat Edilmesi Gerekenler:
Prof. Dr. Selahiddin Öğülmüş'ün vurguladığı gibi, öğretmenlerin sosyal medya paylaşımları, öğrenci mahremiyeti, kişisel veri koruması ve öğrencinin gelişimine katkı gibi birçok önemli noktayı içermektedir. Bu nedenle, bir öğretmen sosyal medya paylaşımı yapmadan önce mutlaka şu soruları kendine sormalıdır:
Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK), öğretmenlerin mesleki sorumluluklarını ve sınırlarını belirleyen önemli bir yasal düzenlemedir. Kanun, öğretmenlerin öğrencilerin kişisel ve özel hayatlarına saygı göstermelerini ve bu bilgileri izinsiz bir şekilde paylaşmamalarını açıkça belirtmektedir.
'Öğrencilerin kişisel ve özel hayatına ilişkin bilgileri, öğrencilere ve eğitim süreçlerine ilişkin ses veya görüntüleri ilgili mevzuatta belirlenmiş usuller dışında paylaşma fiilinde kınama cezası uygulanacaktır' maddesi, bu konuda net bir duruş sergilemektedir. Öğretmenlerin öğrencilerin fotoğraflarını sosyal medyada paylaşması, bu madde kapsamında değerlendirildiğinde ciddi bir disiplin suçu olarak kabul edilebilir.
Öğretmenlerin Sosyal Medya Paylaşımları ve Hukuki Boyutlar
Veli İzin Belgesinin Yetersizliği
Öğretmenlerin, öğrencilerin fotoğraflarını sosyal medyada paylaşmak için velilerden aldıkları izin belgelerinin hukuki geçerliliği sıklıkla tartışılıyor. Eğitim hukuku uzmanı Cansu Korkmaz'ın da belirttiği gibi, bu izin belgelerinin her zaman geçerli olduğu söylenemez. İşte bunun nedenleri:
Hukuki Sonuçlar
Öğretmenlerin öğrencilerin fotoğraflarını izinsiz olarak sosyal medyada paylaşması durumunda aşağıdaki gibi hukuki sonuçlar doğabilir:
Öğretmenlerin Dikkat Etmesi Gerekenler
Sonuç olarak, öğretmenlerin sosyal medya paylaşımlarında dikkatli olmaları ve öğrencilerin haklarını gözetmeleri gerekmektedir. Veli izni, tek başına bu paylaşımların hukuki olarak doğru olduğu anlamına gelmez. Öğretmenler, öğrencilerin mahremiyet haklarına saygı göstermeli ve gelecekteki potansiyel riskleri göz önünde bulundurmalıdır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.