9520,22%-1,71
39,38% 0,14
45,65% 0,00
4285,88% 0,05
6870,40% 0,00
Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye'nin eğitim vizyonunu şekillendiren kritik bir projenin tanıtım toplantısında konuştu. "Öğrencilerin Söz Varlığının Tespiti, Geliştirilmesi ve İzlenmesi" projesi, öğrencilerin Türkçe dil gelişiminidesteklemeyi, millî, manevi ve kültürel değerlere bağlılıklarını güçlendirmeyi hedefliyor. Mogan Turizm Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli'nde düzenlenen bu önemli etkinlikte Bakan Tekin, "İlk hedefimiz, ülkesinin ve milletinin değerlerine sahip çıkan gençlik yetiştirmek" mesajını verdi. Çocukların demokrasiyi, dillerini ve kültürlerini içselleştirerek donanımlı bireyler olarak yetişmesini arzu ettiklerini belirtti.
Bakan Tekin, konuşmasında önemli bir tarihe de değindi. Yarın, 27 Mayıs 1960 askerî darbesinin yıl dönümü olduğunu hatırlatan Tekin, darbenin ardından idam edilen Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşlarını minnetle andı. Öğrencilerin demokrasiyi bilmeleri için müfredata bu hususlarda vurgu yaptıklarını aktardı.
Tekin, "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile bu anlamda 27 Mayıs'ı, 28 Şubat'ı ve 15 Temmuz'u çocuklarımız öğrensinler, bilsinler ve neye sahip çıkması gerektiğinin farkında olarak eğitimlerini alsınlar arzu ediyoruz. Bu, bizim için çok önemli" dedi. Bu dönemleri çocukların öğrenmesinden rahatsız olanları eleştiren Bakan Tekin, "Biz de tam tersine çocuklarımız kendi değerlerine sahip çıksınlar istiyoruz. Bunu yapmaya da devam edeceğiz" diyerek kararlılıklarını vurguladı.
Bakan Tekin, yaklaşık iki yıldır attıkları her adımın, ulaşmak istedikleri bütüncül yapının birer parçası olduğunu belirtti. 2023 yazında attıkları ilk adımlardan birinin çocukların Türkçe'ye hâkimiyetleriyle ilgili olduğunu söyleyen Tekin, bu konunun önemini Cumhurbaşkanı'nın sözleriyle pekiştirdi: "Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi, bu bir beka meselesi. Bu ülkenin bağımsızlığı, kültürel değerleri ve kurucu felsefesine sahip çıkacak çocuklarımızın önce ana dil konusunda bir eksikliklerinin olmaması gerekiyor."
Türkçenin sadece bir dil veya kültür aktarımı aracı olmadığını, aynı zamanda akademik becerilerin gelişimi için de kritik olduğunu ifade eden Tekin, öğrencilerin sınav sorularını Türkçe yetersizliği nedeniyle anlamakta zorlandıkları örnekleri hatırlattı. "Çocuklarımızın, 'Aslında ben bunu biliyorum ama soruyu anlamamışım...' cümlelerini de ortadan kaldırmak istiyoruz, akademik becerilerinin gelişmesini arzu ediyoruz" dedi.
Bakan Tekin, öğrencilerin toplumsal yaşam içinde kendilerini ifade etmekte zorlandıkları bir dönemden geçtiklerini gözlemlediğini aktardı. Aileleriyle sohbetlerinde bile kendilerini tam olarak ifade edememeleri, sosyal medyanın dayattığı kısaltmaların dili sıkıntıya soktuğunu belirten Tekin, "Çocuklarımız toplumsal hayatta da toplumla barış içinde, toplumla bütünleşik bir biçimde kendilerini ifade edemiyorlar ve toplumsal barış da tehdit altına giriyor" değerlendirmesinde bulundu.
Öğrencilerin toplumsal hayatta saygın ve kendilerini rahat ifade edebilen bireyler olarak yetişmesini arzu ettiklerini vurgulayan Bakan Tekin, ana dil becerilerinin kariyer planlamalarında dahi belirleyici olduğunu dile getirdi. "Ana diline hâkim olamayan bir kuşak yetiştirdiğimizde sanattan toplumsal yaşama, akademik alandan bilimsel teknolojiye ve bilgi üretmeye kadar her alanda sıkıntı yaşayacağımız açık" uyarısında bulundu.
Bu nedenle, 2023 yazından itibaren ana dil becerilerini ve çocukların Türkçeye vukufiyetlerinin artırılmasını konunun odağına koyduklarını belirten Tekin, ilk adımlardan birinin Türkçe dersinde başarı notunu 70'e çıkarmak olduğunu hatırlattı. "Attığımız adımdan, verdiğimiz karardan dolayı zerre bir tereddüdüm yok. Ben inanıyorum ki siz Türkçemize vâkıf oldukça daha başarılı olacaksınız, daha mutlu olacaksınız, daha üretken olacaksınız" diyerek öğrencilere seslendi.
Aynı dönemde Türkçe ve Türk Dili Edebiyatı derslerinde ölçme ve değerlendirme mekanizmasını değiştirdiklerini de ekleyen Tekin, "Test sınavıyla çocukların ana dillerine vukufiyetlerini ölçme mantığını terk ettik. Dört temel beceri üzerinden çocuklarımızın Türkçe ile ilgili durumlarını görmeyi sistemin odağına koyduk" dedi.
Türkçenin zenginliklerine ilişkin bazı projeleri hayata geçirdiklerini ve özellikle Türkçe ile Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerinin bu projelere büyük ilgi gösterdiğini dile getiren Bakan Tekin, bu yıl Türkiye Yüzyılı Maarif Modelikapsamında yeni müfredatı uyguladıklarını hatırlattı. "Eğer ana dil becerileri gelişmiş bir şekilde çocuklarımızı yetiştiremezsek bu çocuklarımız toplumsal ve akademik hayatın hiçbir alanında başarılı olamazlar. Çok trajik bir örnek ama yabancı dil becerileri bile gelişmez" ifadelerini kullandı.
OECD ortalamasının yaklaşık iki katı kadar süre yabancı dile zaman ayrılmasına rağmen istenilen düzeyde yabancı dil becerisi olmadığını belirten Tekin, "Ben de diyorum ki ana dilinde kendisini gündelik hayatta 200-300 kelimeyle ifade eden bir çocuğun yabancı bir dilde kendisini 500 ila 1000 kelimeyle ifade etmesini nasıl bekleyeceğiz? O yüzden önce ana dil becerilerini geliştirmemiz gerekiyordu. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin odağına da bunu yerleştirdik. Biz bu birbirini tamamlayan bütünsellik içinde çalışmalarımızı yürütmeye devam edeceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.
Yusuf Tekin, bu ve benzeri projelerle çocukların ana dil becerileri konusunda kendilerini toplumun bir parçası ve millî kültürün devamlılığı için önemli bir unsuru olarak görmeleri konusunda çok istekli olduklarını sözlerine ekledi.