9520,22%-1,71
39,38% 0,14
45,65% 0,00
4285,88% 0,05
6870,40% 0,00
Merkez Bankası (MB) Başkanı Fatih Karahan'ın açıkladığı "Enflasyon Raporu 2025-II", Türkiye ekonomisinde izlenen politikaların ve ilan edilen hedeflerin ağırlığının, yine milyonlarca ücretli, dar gelirli ve emeklinin omuzlarına yüklenebileceği endişesini güçlendirdi. Rapordan sızan satır araları, Merkez Bankası, ekonomi yönetimi ve iktidar arasında temmuz ayında maaş artışlarının düşük tutulmasına yönelik örtülü bir mutabakat olduğu yorumlarına yol açtı.
MB Başkanı Karahan'ın, yıl sonu enflasyon hedeflerinin asgari ücrete ara zam yapılacak şekilde hesaplanıp hesaplanmadığına dair soruya verdiği yanıt, dikkatleri üzerine çekti. Karahan, asgari ücret ve diğer maaş artışları konusunda "karar verici konumda olmadıklarını, herhangi bir tavsiyede bulunmadıklarını" ifade etti. Ancak bu diplomatik dilin ardında, bazı güçlü sinyaller gizliydi.
Ekonomi kulislerinde, Merkez Bankası ile ekonomi yönetimi ve iktidar arasında; asgari ücrete ara zam yapılmaması, temmuz ayında memur ve emekli maaş zamlarının düşük tutulması ve halen devam eden kamu kesimi toplu sözleşme pazarlıklarında yüz binlerce işçinin zam oranlarının düşüklüğünü korunması için zımni bir anlaşma olduğu konuşuluyor.
19 Mart'tan bu yana yaşanan ekonomik sarsıntılara, kur ve faizlerdeki önemli artışlara rağmen yıl sonu enflasyon hedefinin değiştirilmemesi, bu mutabakatın en somut göstergesi olarak yorumlanıyor. Başkan Karahan ve yardımcıları Hatice Karahan ile Cevdet Akçay'ın açıklamaları, MB yönetiminin, iktidarın asgari ücrete ara zam yapmayacağından, milyonlarca memur ve emeklinin temmuz zamlarını düşük tutacağından emin olduğu izlenimini veriyor.
MB Başkanı Karahan'ın, "Talepten dezenflasyona destek bekliyoruz" sözleri ise, düşük maaş zamlarıyla alım gücünün zayıflatılması, düşük gelirlerle talep ve tüketimin kısılması politikalarının devam edeceği anlamına geliyor. Bu durum, enflasyonla mücadele yükünün büyük ölçüde ücretli kesimin ve dar gelirlilerin sırtına yükleneceği endişesini beraberinde getiriyor.
Temmuz ayında maaşlara yapılacak zam oranlarının, kamu çalışanları, emekliler ve tüm dar gelirli vatandaşlar için büyük önem taşıdığı bu dönemde, Merkez Bankası'nın raporundaki bu ifadeler, beklentileri düşüren bir sinyal olarak algılandı. Gözler şimdi, hükümetin Temmuz zammı konusundaki resmi açıklamalarına ve toplu sözleşme masasında atılacak adımlara çevrilmiş durumda.