14182,78%0,27
42,73% 0,03
50,18% 0,01
5990,19% 0,47
9607,06% 0,04
Toplu sözleşme görüşmelerinde hükümet, memur sendikalarının eleştirilerine karşı taban aylıklara 1000 TL’lik seyyanen zam önerisinde bulundu. Ancak sendikalar, vergi kesintisi sonrası net artışın yeterli olmadığını belirterek 18 Ağustos’ta iş bırakma eylemi kararı aldı. Hükümet ile memur sendikaları arasındaki toplu sözleşme görüşmeleri çıkmaza girdi. Hükümetin 2026 yılı için sunduğu %10 zam oranına ek olarak 1000 TL'lik seyyanen zam teklifi, memur sendikaları tarafından yetersiz bulundu. Teklife tepki gösteren sendikalar, pazartesi günü iş bırakma eylemi yapma kararı aldı. Şimdi gözler, süreci Hakem Kurulu'na taşıyacak olan nihai kararda.
Memur Zammında Kriz: Hükümetin 1000 TL'lik Teklifi Kabul Görmedi, Gözler Hakem Kurulu'na Çevrildi!
Kamu görevlileri ile hükümet arasında devam eden toplu sözleşme maratonunda sular durulmuyor. Hükümet, sendikaların beklentilerini karşılayamayan ilk teklifin ardından, revize edilmiş yeni bir teklif sundu. Ancak, bu teklifin en dikkat çekici maddesi olan 1000 TL'lik seyyanen zam dahi memur sendikalarını ikna etmeye yetmedi. Artan tepkiler üzerine memur sendikaları, iş bırakma eylemi kararı alarak süreci yeni bir boyuta taşıdı.
Kamu görevlileri ile hükümet arasındaki toplu sözleşme görüşmeleri, 2025 yılı yaz döneminde yeni bir aşamaya ulaştı. Hükümet, memur sendikalarının ilk teklifi yetersiz bulmasının ardından revize edilmiş ikinci teklifini masaya koydu. Bu teklifin en dikkat çeken maddesi, taban aylıklara yapılması planlanan 1000 TL’lik seyyanen zam oldu.
Hükümetin ilk teklifinde, 2026 yılının ilk altı ayı için %10, ikinci altı ayı için %6, 2027’nin her iki altı aylık dönemi için ise %4 zam oranları öngörülüyordu. Yeni teklifte ise bu oranların yanı sıra, 2026 yılının ilk yarısından itibaren tüm memurların taban aylığına 1000 TL’lik ek artış önerildi. Bu artış, özellikle düşük ve orta gelirli memurların maaşlarına ciddi bir katkı sağlamayı amaçlıyor.
Brüt olarak öngörülen 1000 TL’lik artışın net etkisi, %15’lik en düşük gelir vergisi dilimi dikkate alındığında yaklaşık 750 TL olacak. Üst vergi dilimlerine geçen memurlar için bu rakam biraz daha düşük olabileceği gibi, düşük gelir grupları için net artış beklentileri karşılayacak seviyede.
Uzmanlar, seyyanen zammın özellikle taban aylıkta eşitlik sağlayıcı ve gelir dağılımını destekleyici bir hamle olduğunu belirtiyor. Ancak vergi kesintisi sonrası elde edilen net artışın beklentileri karşılamaması, sendikalar arasında tartışma yaratıyor.
Memur sendikaları, önerilen net artışın yeterli olmadığını savunarak 18 Ağustos Pazartesi günü iş bırakma eylemi kararı aldı. Sendikalar, iş bırakma kararının toplu sözleşme sürecinde baskı unsuru olduğunu ve taleplerin karşılanması için güçlü bir mesaj içerdiğini vurguluyor.
Bu eylem, memurların maaşlarına yönelik beklentilerini ifade etmesinin yanı sıra, toplu sözleşme masasındaki pazarlık gücünü de artırmayı hedefliyor. Yetkililer, iş bırakma eyleminin planlı ve sınırlı süreli olacağını, vatandaş hizmetlerinde aksama yaratmamak için koordineli yürütüleceğini açıkladı.
Toplu sözleşme sürecinde taraflar anlaşamazsa, nihai karar Kamu Görevlileri Hakem Kurulu tarafından verilecek. Geçmiş dönemde Kurul’un genellikle hükümet teklifini onayladığı biliniyor; bu nedenle uzmanlar, sürecin Hakem Kurulu’na taşınacağını neredeyse kesin olarak öngörüyor.
Hakem Kurulu, ekonomik göstergeler, enflasyon oranları ve bütçe dengesi gibi kriterleri değerlendirerek nihai kararı belirleyecek. Kararın açıklanması sonrası memur maaşlarında kesin artış oranları netleşmiş olacak.
Uzmanlar, toplu sözleşmenin yalnızca maaş artışı değil, sosyal haklar, ek ödemeler ve çalışma koşulları açısından da belirleyici olduğunu belirtiyor. Bu süreçte alınacak kararlar, milyonlarca memurun gelir seviyesini ve yaşam standartlarını doğrudan etkileyecek.
Memurlara önerilen 1000 TL seyyanen zam, vergi kesintisi sonrası yaklaşık 750 TL net artış sağlasa da, sendikalar bu miktarın yeterli olmadığını savunuyor. İş bırakma eylemi, hem sendikaların baskı oluşturma aracı hem de toplu sözleşme masasında pazarlık gücünü artırma yöntemi olarak öne çıkıyor.
Uzmanlar, Hakem Kurulu kararının sürecin kaderini belirleyeceğini ve memur maaşlarına ilişkin nihai artışın burada netleşeceğini vurguluyor. Memurların ve kamuoyunun dikkatle takip ettiği bu süreç, Türkiye genelinde milyonlarca çalışan için önemli bir gösterge niteliğinde.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.