10358,46%0,26
40,15% 0,22
47,03% 0,08
4336,36% 1,24
6897,23% 0,94
Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) öğretmen atamalarında uyguladığı sözlü sınav sistemi, yargının gündemine bir kez daha taşındı. Türk Eğitim-Sen'in desteğiyle açılan davada Ankara 25. İdare Mahkemesi, bir öğretmen adayına “eğitim bilimleri” kriterinde somut gerekçe olmaksızın sıfır puan verilmesini hukuka aykırı buldu. Mahkeme, komisyonun takdir yetkisini keyfi kullandığını vurgulayarak söz konusu işlemi iptal etti. Bu emsal niteliğindeki karar, mülakatlardaki olası keyfiliğe karşı ciddi bir hukuksal dayanak oluşturdu ve binlerce öğretmen adayına umut ışığı oldu.
Aynı Adaya Hem 19 Puan, Hem Sıfır! Mahkeme Çelişkiyi Gördü
Ankara 25. İdare Mahkemesi'nin 13 Mayıs 2025 tarihli 2024/2116 Esas ve 2025/728 Karar sayılı hükmü, mülakat sistemindeki çarpıcı bir çelişkiyi gözler önüne serdi. Mahkeme kayıtlarına göre, öğretmen adayı mülakatın bazı alt başlıklarında yüksek puanlar (örneğin 19 puan) alırken, “eğitim bilimleri” başlığında somut ve gerekçeli hiçbir açıklama olmaksızın sıfır puanla değerlendirilmişti.
Mahkeme, bu çelişkili yaklaşımın objektiflik ilkesine aykırı olduğuna hükmederek, MEB’in sözlü sınav sistemine sert bir eleştiri yöneltti. Kararda, “Gerekçesiz sıfır puan verilmesi, takdir yetkisinin kötüye kullanımıdır” ifadesiyle, komisyonun takdir yetkisini keyfi bir şekilde kullandığı vurgulandı. Bu karar, öğretmen atamalarında mülakat sisteminin yargı denetimiyle karşı karşıya olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Mahkeme kararının ardından bir açıklama yapan Türk Eğitim-Sen, süreci yakından izlediklerini ve benzer mağduriyetler yaşayan öğretmen adaylarına hukuki destek sunmaya devam edeceklerini duyurdu. Sendika, uzun süredir eleştirdiği mülakat sisteminin güvenilirliğini yitirdiğini ve öğretmen atama süreçlerinde adil ve şeffaf bir reformun gerektiğini savundu. Türk Eğitim-Sen, öğretmenlerin haklarını korumak ve liyakat ilkesine uygun bir atama sistemi için mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti.
Verilen iptal kararı, öğretmen atamalarında sözlü sınavların yargı denetiminde olduğu gerçeğini pekiştirdi. Mahkeme kararları doğrultusunda, benzer gerekçesiz puanlamalara itiraz eden ve mağdur olduğunu düşünen binlerce öğretmen adayı hukuki yollara başvurarak haklarını geri kazanabiliyor. Süreç sonunda, ilgili adayın sözlü sınav sonucu geçersiz sayılarak, atama sürecindeki mağduriyeti telafi ediliyor ve adayın yeniden değerlendirilmesinin yolu açılıyor. Bu emsal karar, gelecek mülakat süreçlerinde daha dikkatli ve objektif olunması gerekliliğini de ortaya koyuyor.
Sizce bu mahkeme kararı, öğretmen atamalarındaki mülakat sistemini kalıcı olarak değiştirebilir mi? Mülakatların tamamen kaldırılması gerektiğini düşünüyor musunuz? Yorumlarda görüşlerinizi paylaşın!