11007,37%0,81
42,52% 0,07
49,55% -0,06
5743,85% -0,15
9322,75% 0,27
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 2024-2025 eğitim-öğretim yılıyla birlikte öğretmenlerin haftalık ders yüklerine ilişkin yeni uygulamayı başlattı. Buna göre, branş öğretmenleri 15 saati maaş karşılığı olmak üzere toplamda en az 21 saat derse girmekle yükümlü olacak. Haftalık 21 saatlik ders görevini dolduramayan öğretmenler, ilçe milli eğitim müdürlükleri tarafından kendi alanlarında ders ihtiyacı bulunan farklı okullara görevlendirilecek.
Her eğitim-öğretim yılı başında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilçe milli eğitim müdürlüklerine gönderilen talimatlar kapsamında, okullardan öğretmenlerin haftalık ders yükleri talep ediliyor. Bu yıl da yapılan planlamalar sonucunda 21 saatin altında derse giren öğretmenlerin, ilçe genelinde boş ders bulunan okullara yönlendirileceği açıklandı.
Okul yönetimleri, öğretmenlerin ders yüklerini 21 saate tamamlamak için planlamalar yapıyor. Ancak bazı branşlarda ders saatinin yetersiz kalması, bu uygulamanın kaçınılmaz hale gelmesine yol açıyor. Görevlendirmeler, öğretmenlerin mevcut kadrolarını etkilemeyecek, sadece ek ders göreviyle sınırlı olacak.
Yeni uygulama öğretmenler arasında farklı tepkilere yol açtı. Bazı öğretmenler, “Eşit iş yükü açısından mantıklı bir uygulama, en azından ders dağılımında adalet sağlanıyor” yorumunu yaparken, bir kısım öğretmen ise uygulamanın kendilerini mağdur ettiğini düşünüyor. Özellikle farklı okullarda görevlendirilen öğretmenler, ulaşım zorlukları, ek iş yükü ve aile düzenine olası etkiler konusunda endişelerini dile getiriyor.
Bir öğretmen yaptığı değerlendirmede, “Kadromun bulunduğu okulda tüm düzenimi kurmuşken başka bir okula gönderilmek hem yorucu hem de motivasyon kırıcı oluyor” ifadelerini kullandı.
Eğitim sendikaları ise söz konusu uygulamaya temkinli yaklaşıyor. Sendika temsilcileri, norm fazlası sorununu çözmek için kalıcı bir model geliştirilmesi gerektiğini savunuyor. Özellikle ders yükü planlamasının sadece okul müdürlerinin inisiyatifine bırakılmaması gerektiğini belirten sendikalar, “Öğretmenlerin mesleki motivasyonunu zedeleyen bu tür görevlendirmeler yerine, şeffaf ve adil bir sistem kurulmalıdır” açıklamasında bulundu.
Bazı sendikalar ise konuyu yargıya taşımaya hazırlandıklarını belirtti. Eğitim uzmanları da, norm kadro belirleme sürecinin tarafsız bir komisyon aracılığıyla yapılmasının, adaletli bir dağılım sağlayabileceğini vurguluyor.
MEB’in başlattığı bu uygulama, eğitimde öğretmen dağılımını dengeleme amacı taşıyor. Ancak beraberinde yeni tartışmaları da gündeme getirdi. Öğretmenler arasında belirsizlik yaratması, sendikaların tepkisi ve eğitim çevrelerinin eleştirileriyle, düzenlemenin önümüzdeki dönemde nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.