10565,74%-0,59
42,32% 0,20
49,14% 0,07
5551,21% 0,01
9220,38% 0,00
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Maarif modeli kapsamında hizmet içi eğitimlere katılamayan öğretmenler için yeni bir süreç başlattı. Katılımın zorunlu olacağı eğitimlerde, mazeretsiz gelmeyen öğretmenler hakkında soruşturma açılacağı bildirildi.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin uygulanması kapsamında, daha önce mazeretleri nedeniyle eğitime katılamayan öğretmenler için yeni bir süreci başlatıyor. Gönderilen resmi talimatla, bu eğitimlerin zorunlu olduğu ve katılmayanlar hakkında soruşturma başlatılacağı duyuruldu. Peki, yeni eğitim süreci ne zaman başlayacak ve öğretmenleri neler bekliyor? İşte tüm merak edilenler...
MEB’den Yeni Düzenleme: Öğretmenler Yeniden Hizmet İçi Eğitime Alınacak
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 2025-2026 eğitim öğretim yılı kapsamında uygulamaya konulan Maarif modeli çerçevesinde öğretmenler için yeni bir hizmet içi eğitim süreci başlatıldığını açıkladı. Daha önce düzenlenen eğitimlere çeşitli sebeplerle katılamayan öğretmenler için ikinci bir fırsat tanınacak; ancak bu kez katılım zorunlu olacak.
Bakanlık tarafından gönderilen resmi yazıda, il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin gerekli tedbirleri alması istendi. Talimatta, hizmet içi eğitimlere mazeretsiz katılmayan öğretmenler hakkında disiplin soruşturması açılacağı açıkça belirtildi. Eğitimlerin resmi tebliği okul yönetimleri aracılığıyla ıslak imzalı belgelerle yapılacak. Böylece sürecin daha denetimli ve bağlayıcı bir şekilde yürütülmesi sağlanacak.
MEB yetkilileri, bu uygulamanın amacının öğretmenlerin yeni müfredata uyumunu sağlamak, Maarif modelini sahada daha etkin uygulamak ve öğrencilerin kazanımlarını artırmak olduğunu ifade ediyor.
Eğitim sendikaları, MEB’in yeni kararını yakından takip ediyor. Bazı sendika temsilcileri, hizmet içi eğitimlerin öğretmenlerin mesleki gelişimine katkı sunduğunu kabul etmekle birlikte, yoğun iş yükünün altını çiziyor.
Eğitim-Bir-Sen yöneticilerinden biri, “Eğitimler öğretmenlerin niteliğini artıracaktır. Ancak sürecin planlamasında öğretmenlerin kişisel zamanına da saygı gösterilmesi gerekir” değerlendirmesinde bulundu.
Türk Eğitim-Sen’den yapılan açıklamada ise, “Maarif modeli önemli bir dönüşümdür. Ancak eğitimlerin yaz tatili veya yoğun ders dönemlerinde yapılması öğretmenleri zor durumda bırakabilir. MEB, bu süreci öğretmenleri destekleyici bir yaklaşımla yürütmelidir” denildi.
MEB’in 2025-2026 öğretim yılında uygulamaya başladığı Maarif modeli, sadece akademik başarıya odaklanmıyor. Yeni müfredat, öğrencilerin değerler eğitimi, eleştirel düşünme, iletişim ve analitik beceriler kazanmasını da hedefliyor. Bu nedenle öğretmenlerin bu modele tam uyum sağlaması kritik görülüyor.
Uzmanlara göre, hizmet içi eğitimler öğretmenlerin mesleki yeterliliklerini artırarak sınıf içi uygulamalara doğrudan yansıyacak. Eğitim Bilimleri uzmanı Prof. Dr. Ayşe Karaca, “Eğitimler sadece teorik değil, sınıf pratiğine de yönelik olmalıdır. Aksi halde öğretmenler yeni modeli sahada uygulamakta zorlanabilir” görüşünü paylaştı.
MEB’in aldığı “zorunlu katılım” kararı eğitim kamuoyunda tartışmalara yol açtı. Bir kesim, zorunluluğun öğretmenleri disipline edeceğini ve müfredatın eş zamanlı uygulanmasına katkı sağlayacağını savunuyor. Diğer kesim ise, zorunluluğun öğretmen motivasyonunu düşürebileceğini ve “cezalandırıcı bir yaklaşım” görüntüsü verebileceğini düşünüyor.
Sonuç olarak, MEB’in attığı bu adım, Maarif modelinin başarısını garanti altına alma çabasının bir parçası olarak görülüyor. Ancak sürecin nasıl yönetileceği, hem öğretmenlerin iş yükünü hem de modelin sahadaki başarısını doğrudan etkileyecek.