MEB'de İl Emri Tartışması: Bir Mağduriyet Çözülürken Yeni Bir Mağduriyet Kapıda!

Milli Eğitim Bakanlığı’nın il ve ilçe emri uygulamaları, kadrolu öğretmenler için aile birliği sağlarken, ücretli öğretmenler için belirsizlik ve iş kaybı anlamına geliyor. Eğitim sendikaları, sistemin adil ve sürdürülebilir olmadığını vurguluyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) mazeret atamalarında uyguladığı "il emri" ve "ilçe emri" kararları, eğitim camiasında önemli bir tartışma başlattı. Aile birliğini sağlamak isteyen kadrolu öğretmenlerin yüzünü güldüren bu uygulama, aynı zamanda bu okullarda görev yapan binlerce ücretli öğretmenin işsiz kalmasına neden oluyor. Eğitim sendikalarının tepkisini çeken bu durum, öğretmen istihdamı politikasını yeniden gündeme getirdi. İşte, il emri uygulamasının yaratığı döngü ve çözüm önerileri...

İl Emri Uygulaması, Bir Sorunu Çözerken Yeni Bir Mağduriyet Yaratıyor!

Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) mazeret atamalarında başvurduğu "il emri" ve "ilçe emri" uygulamaları, eğitim camiasında ikilem yaratan bir konu haline geldi. Uygulama, aile birliği gibi haklı gerekçelerle tayin isteyen ancak atanamayan kadrolu öğretmenler için bir umut kapısı olsa da, aynı zamanda bu okullarda görev yapan ücretli öğretmenlerin işsiz kalmasına neden oluyor.

İl Emri Nedir ve Nasıl İşler?

İl emri, mazeret ataması bekleyen kadrolu öğretmenlerin, istedikleri il veya ilçede kadro boşluğu bulunmaması halinde, ilgili Milli Eğitim Müdürlüğü emrine atanması anlamına geliyor. Bu öğretmenler daha sonra, ilçe veya il genelindeki norm kadro açığı olan okullara yerleştiriliyor. Uygulamanın amacı, öğretmenlerin aile birliğini sağlamak ve mağduriyetlerini gidermek.

Ancak, bu uygulama başladığında, özellikle şehir merkezlerindeki okullarda aylardır görev yapan ücretli öğretmenlerin pozisyonları, atanan kadrolu öğretmenler tarafından dolduruluyor. Geçtiğimiz yıl yaşanan benzer bir süreçte, çok sayıda ücretli öğretmen, eğitim-öğretim yılının ortasında işsiz kalmıştı.

Eğitim Sendikalarından Ücretli Öğretmenlik Sistemine Tepki

Konuyla ilgili görüş bildiren eğitim sendikaları, il emri uygulamasının geçici bir çözüm olduğunu ve asıl sorunun, ücretli öğretmenlik sistemi olduğunu belirtiyor. Sendikalar, ücretli öğretmenlerin yaşadığı iş güvencesizliği ve belirsizliğin, bu tür kararlarla daha da derinleştiğini savunuyor. Kalıcı bir çözüm için, liyakate dayalı kadrolu atama sistemine geçilmesi ve ücretli öğretmenlik sisteminin tamamen kaldırılması gerektiği vurgulanıyor.

Uzmanlar, MEB'in öğretmen istihdamı politikalarını gözden geçirmesi ve norm kadro açıklarının doğru tespitiyle daha fazla kadrolu atama yapması gerektiğini belirtiyor. Aksi halde, il emri uygulaması bir yandan bir sorunu çözerken, diğer yandan binlerce ücretli öğretmenin hayatında yeni bir belirsizlik yaratmaya devam edecek.