14182,78%0,27
42,72% 0,02
50,18% 0,04
5941,79% -0,35
9607,06% 0,04
Milli Eğitim Bakanlığı’nın yayımladığı özür grubu atama kılavuzunda, eşi özel sektörde çalışan öğretmenlerin tayin hakkına sınırlama getirildi. Aile birliği mazeretiyle yer değişikliği talebinde bulunan öğretmenler, sıra tayinleri nedeniyle kilitli kadrolara atanamayacak. Bu durum, binlerce öğretmeni mağdur edebilir. Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeni mazeret atamaları düzenlemesi, eşi özel sektörde çalışan öğretmenleri adeta hüsrana uğrattı. Kilitli kadrolar ve kamu-özel sektör ayrımı nedeniyle aile birliğini sağlamakta zorlanacak olan öğretmenlere, ücretsiz izin gibi tek taraflı bir seçenek sunuldu.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın mazeret atamaları kılavuzunda yer alan yeni düzenleme, eşi özel sektörde çalışan binlerce öğretmeni mağdur edecek. Kilitli kadrolar ve kamu/özel sektör ayrımı, aile birliğini sekteye uğratacak önemli bir engel oluşturuyor.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesinde görev yapan öğretmenlerin mazeret atamaları kapsamında tercih işlemleri başlarken, eşi özel sektörde çalışan öğretmenleri üzecek bir gelişme yaşandı. Yeni düzenlemeye göre, sıra tayinleri nedeniyle kilitli olan kadrolara atama yapılamayacak olması, binlerce öğretmenin özellikle aile birliği mazeretiyle eşlerinin bulunduğu illere tayin olmasını engelleyecek. Bu durum, kamu ve özel sektör çalışanları arasında yapılan ayrımcılık tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
MEB'in mevcut uygulamasına göre, eşi kamu personeli olan öğretmenlere, farklı il ve ilçelerde olsalar dahi eşleriyle beraber tayin isteme hakkı tanınarak aile birliğinin sağlanması amaçlanıyor. Bu, kamu çalışanları arasındaki eşlerin bir araya gelmesini kolaylaştıran bir mekanizma olarak işliyor.
Ancak, eşi özel sektörde çalışan öğretmenler için böyle bir uygulama söz konusu değil. İlgili kılavuzda, bu durumdaki öğretmenlere bir yıl süreyle ücretsiz izne ayrılma hakkı tanınacağı belirtiliyor. Bu seçenek, öğretmenlerin aile birliğini sağlamak adına ya eşlerinin yanına gidememe ya da maaşsız kalma gibi zorlu bir tercihle karşı karşıya bırakılması anlamına geliyor.
Eşlerin aile birliğinin sağlanması yönünde kamu ve özel sektör arasında yapılan bu ayrım, eğitim sendikaları ve öğretmenler arasında ciddi endişelere yol açtı. Eleştiriler, bu tür bir ayrımın çalışma barışına katkı sağlamayacağı gibi, eşlerin birbirinden uzun süre ayrı kalmasına ve aile birliğinin büyük zararlar görmesine sebep olacağı yönünde yoğunlaşıyor. Hukukçular, bu durumun temel bir insan hakkı olan aile birliği ve çalışma hakkı açısından hukuki bir ayrımcılık teşkil edip etmediğini de tartışmaya açtı. Binlerce öğretmenin aile düzenini doğrudan etkileyecek olan bu düzenlemenin, önümüzdeki günlerde daha fazla gündeme gelmesi bekleniyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.