9659,48%0,49
37,87% -0,11
40,87% -0,18
3795,88% -0,39
6070,97% 0,00
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, liselerin eğitim süresinin 3 yıla indirilmesiyle ilgili son dönemde kamuoyunda tartışılan iddialara dair açıklamalarda bulundu. Konuya ilişkin henüz bir karar alınmadığını belirten Bakan Tekin, "Eğitim süresinin 12 yıl olmasından dolayı ara eleman sıkıntısı yaşandığı ifade ediliyor. Biz de sektör temsilcileriyle yaptığımız toplantılarda bu sorunu masaya yatırdık. 'Eğitim süresinin bu kadar uzun olması bu sorunu mu doğuruyor, yoksa başka nedenler mi var?' diye birlikte değerlendirmeyi önerdik. Bu konu şu an tartışılıyor, ancak henüz kararlaştırılmış bir şey yok" şeklinde konuştu.
Bayramlar, Kültürel Bağların Güçlendiği Zamanlar
Bakan Tekin, çocukluğunda bayramların çok farklı bir atmosferde geçtiğini, özellikle sabah erkenden başlayan bayramlaşma ve geleneksel şeker-harçlık toplama anıların unutulmaz olduğunu söyledi. "Çocukluğumuzda bayramlar, mahalle kültürünün bir parçası olarak sabah erkenden başlar, bayramlaşmalar çok coşkulu olurdu. Şeker ve harçlık toplamak için erkenden mesaiye başlardık. Bu kültürün devam etmesi için çocuklarımıza özgü bayram heyecanları yaratmalıyız. Bayramlar, çocuklarımıza sosyal bağları güçlendirecek, birlikte olma ruhunu aşılayacak bir fırsat sunuyor. Eğitim olarak bu tür geleneklerin yeniden hayat bulması için elimizden geleni yapıyoruz" dedi.
Bakanlık Sonrası Yoğun Çalışma Hayatı
Bakanlık görevine başladıktan sonra hayatında birçok şeyin değiştiğini dile getiren Bakan Tekin, "Bakanlık görevi gerçekten çok yoğun bir tempo gerektiriyor. Eskisi kadar kitap okumak ya da yazı yazmak gibi keyif aldığım şeylere zaman ayıramıyorum. Örneğin, Türküler üzerine başladığım bir kitabı ve Anadolu peynirleriyle ilgili yazmakta olduğum başka bir kitabı tamamlayamadım. Bu durum beni üzüyor. Bakanlık görevi, hayatımda birçok alışkanlığımı değiştirdi" ifadelerini kullandı. Ancak bu yoğun programın, Türkiye’nin dört bir yanındaki çocuklara daha iyi eğitim fırsatları sunma amacıyla değerli olduğunu belirtti.
Aile Değerlerini Korumak Toplumsal Bir Sorumluluk
Sosyal medyanın aile değerlerine etkisiyle ilgili soruyu yanıtlayan Bakan Tekin, dijital dünyada aileyi korumanın yalnızca bireysel bir sorumluluk olmadığını, toplumsal bir yükümlülük olduğunu vurguladı. "Dijital platformlar ve sosyal medya, aile değerlerine yönelik riskler oluşturabiliyor. Aileyi korumanın sadece bireysel bir sorumluluk değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk olduğunu düşünüyorum. Eğitim politikalarımızı, dijital güvenlik ve değerler eğitimiyle güçlendiriyoruz. Okullarda çocuklarımıza dijital okuryazarlık ve güvenli internet kullanımı konusunda eğitimler veriyoruz. Aynı zamanda aile içindeki iletişimi güçlendirecek programlar da düzenliyoruz" dedi. Bakan Tekin, aile içindeki denetimin önemini de vurgulayarak, "Dijital dünyada sağlıklı bir denge kurmak, aile içindeki sağlam bağları güçlendirmek çok önemli. Çocuklarımızın doğru değerlerle yetişmeleri için bu dengeyi kurmalıyız" şeklinde konuştu.
Öğretmenlerle Sık Sık Bir Araya Geliyorum
Bakan Tekin, öğretmenlerle düzenli olarak bir araya geldiğini ve her fırsatta okulları ziyaret ettiğini söyledi. "Okulları sıkça ziyaret ediyorum, bazen planlı, bazen de sürpriz şekilde. Ramazanda iftarlarımızın büyük kısmını öğrencilerimizle ve öğretmenlerimizle birlikte yaptık. Bu ziyaretlerde aldığım geri bildirimler, sahadaki gerçek durumu görmek açısından çok kıymetli. Haftada en az bir il ziyaretim oluyor. Öğretmenler ve öğrencilerle yaptığımız bu istişareler, eğitimdeki her türlü sorunun çözülmesine katkı sağlıyor. Eğitimin her ayrıntısı bizim sorumluluğumuz altında, bu yüzden her konuya büyük hassasiyet gösteriyoruz" dedi.
Eleştiriler Bizi Zenginleştiriyor
Bakan Tekin, aldıkları kararlar ve uygulamalar hakkında yapılan eleştirilerle ilgili olarak, eleştirinin yapıcı olması gerektiğine dikkat çekti. "Eleştiriyi zenginlik olarak görüyoruz. Ancak eleştirilerin, ideolojik ön yargılardan ve siyasi kaygılardan uzak olması gerekir. Aldığımız her kararı uzun analizler ve istişareler sonucunda hayata geçiriyoruz" diye konuştu.
Mesleki Eğitimde Hedefe Ulaşıldı mı?
Mesleki ve teknik eğitim alanındaki gelişmeler hakkında da açıklama yapan Bakan Tekin, 28 Şubat dönemi sonrasında yaşanan tahribatları ortadan kaldırmak için çeşitli tedbirler aldıklarını belirtti. "28 Şubat sürecinde mesleki eğitim büyük darbe aldı. Biz, o dönemin tahribatını ortadan kaldıracak adımlar atıyoruz. ‘Herkesin bir mesleği olmalı’ yaklaşımıyla mesleki eğitim kurumlarına yönlendirerek, istihdamda ve eğitimde olan vatandaşlarımızın geleceğe umutla bakmalarını sağlıyoruz" dedi.
Lisenin 3 Yıla Düşürülmesi Tartışılıyor, Henüz Karar Yok
Bakan Tekin, liselerin eğitim süresinin 3 yıla indirilmesi konusu hakkında ise, "Bu tür bir değişiklik, çok sayıda parametreyi içinde barındırıyor. Derslik, öğretmen ihtiyacı gibi birçok faktörle karşı karşıya kalıyoruz. 'Eğitim süresi 12 yıl olduğu için ara eleman sorunu yaşanıyor' deniyor. Bu konuda sektörle yapılan toplantılarda bu durumu masaya yatırdık. Ancak bu, sadece eğitim süresiyle ilgili değil, başka faktörlerin de etkisi olabilir. Henüz kesinleşmiş bir karar yok, bu konu hala tartışılmaya devam ediyor" dedi.
Gençlere Tavsiyeler: Kitap Okuyun ve İyiye Odaklanın
Bakan Tekin, gençlere eğitim yolculuklarında önemli tavsiyelerde bulundu. "Gençlerime tavsiyem, bolca kitap okumalarıdır. Herkesin özgün bir okuma listesi olmalı. Teknolojiyi ihtiyaçları doğrultusunda kullanmalarını, fazla kullanmamalarını öneriyorum. Ayrıca sosyal medyanın asosyalleştirici etkisini unutmamaları gerektiğini düşünüyorum. Geleceğe umutla bakın, her zaman iyiyi hedefleyin ve pozitif enerjiyle dünyayı güzelleştirmeye çalışın" şeklinde konuştu.
Ailemle Kitap Okuyarak Uyumak En Önemli Anım
Son olarak, Bakan Tekin, ailesiyle geçirdiği zamanı çok kıymetli bulduğunu ancak bakanlık görevinden dolayı bazen bu zamanı yeterince değerlendiremediğini söyledi. "Bakanlık sonrası ailemle daha fazla vakit geçirmeyi çok isterdim. Ancak küçük kızımla kitap okuyarak uyumayı ihmal etmedim. Bu, benim için çok kıymetli bir alışkanlık" dedi.
Ramazan Bayramı Mesajı: Huzur ve Neşe Diliyorum
Bakan Tekin, Ramazan Bayramı’na ilişkin ise, "Tüm halkımıza mutlu, sağlıklı ve huzurlu bir bayram diliyorum. Bayramlar, toplumun manevi değerlerini yeniden canlandırma, bireyler arasında saygı ve sevgi bağlarını pekiştirme fırsatıdır. Hep birlikte bayramın güzelliklerinden faydalanalım ve geleceğe umutla bakalım" diyerek sözlerini sonlandırdı.