10840,59%1,05
36,60% 0,09
39,72% 0,19
3522,36% 0,13
5671,28% 1,27
Türkiye’de lise eğitiminde daha esnek ve sade bir model önerisi gündeme geldi. Eğitim uzmanları, mevcut sistemin katı yapısıyla gençleri pasif bireyler haline getirdiğini vurgularken, daha üretken ve girişimci bireyler yetiştirmek için büyük bir zihniyet değişimine ihtiyaç olduğunu belirtiyor. Peki, bu yeni model gençlerin geleceğini nasıl şekillendirebilir?
Lise Eğitiminde Değişim Zamanı: Sadeleşme ve Esneklik Önerileri
Türkiye’de lise eğitimi, hem yükseköğretim hem de istihdamın niteliğini doğrudan etkileyen kritik bir dönem olarak değerlendiriliyor. Ancak uzmanlara göre mevcut lise modeli, gençlerin potansiyelini ortaya çıkaracak şekilde tasarlanmamış durumda. Programların katılığı, uzun ders saatleri ve esnek olmayan içerikler, gençlerin üretken bireyler haline gelmelerini zorlaştırıyor.
Enstitü Sosyal Genel Koordinatörü İpek Coşkun Armağan, lise eğitimindeki bu yapısal sorunları ele alırken daha esnek ve sade bir modelin gerekliliğini savunuyor. Coşkun, mevcut sistemin lise öğrencilerini "pasif dinleyici" konumunda bıraktığını ve gençlerin girişimcilik, sosyal sorumluluk gibi becerilerini geliştirecek alanlar sunamadığını belirtiyor. 40 saatlik ders yüküyle inovasyon ya da üretkenlik beklemenin gerçekçi olmadığını vurgulayan Coşkun, ders saatlerinin ve türlerinin azaltılması gerektiğini ifade ediyor.
Benzer şekilde, Prof. Dr. Oktay Cem Adıgüzel de lise eğitiminin yalnızca üniversiteye hazırlık olarak görülmemesi gerektiğini belirterek, Kanada ve Avrupa’daki modellerin beceri odaklı, esnek ve üstbilişsel kazanımlara dayalı olduğunu dile getiriyor. Türkiye’nin test odaklı sisteminin yorucu bir süreç yarattığını ve hem aileler hem de öğrenciler için aidiyet duygusunu zayıflattığını vurgulayan Adıgüzel, daha sosyal merkezli ve toplumsal hizmet odaklı bir sistem öneriyor.
Gençlere Daha Fazla Özgürlük, Daha Fazla Üretkenlik
Önerilen değişim modeli, lise çağındaki gençlere ilgi alanlarını keşfetme, girişimci projeler yürütme ve toplumsal sorumluluklarını geliştirme fırsatı sunmayı hedefliyor. Ayrıca becerilerin tespit edilmesi ve doğru sektörlerde istihdam edilmesi için İŞKUR ve Ticaret Bakanlığı ile iş birliği yapılması da öneriler arasında yer alıyor.
Bu yeni model, gençlerin yalnızca bilgiyi tüketen bireyler olmaktan çıkarılıp, bilgi üreten ve toplum yararına projeler geliştiren bireyler haline gelmelerini sağlayabilir. Türkiye’nin geleceği, gençlerin elinde şekillenecek. Bu nedenle lise eğitiminde yapılacak her reform, yalnızca eğitim sistemi için değil, ülkenin geleceği için de büyük önem taşıyor.