9612,84%-0,38
37,92% -0,06
40,92% 0,54
3733,20% 1,23
5982,04% 0,38
Son yıllarda eğitim camiasında yolsuzluk, etik dışı ilişkiler ve atamalara dair ses getiren pek çok haber yer buldu. Bu haberler, çoğu zaman kamuoyunun dikkatini çekerken, arka planda da ciddi sorunların olduğunu gösteriyor. Ancak en dikkat çekici meselelerden biri, liyakatten yoksun, siyasi veya sendikal ilişkilerle görev başına gelen yöneticilerin, yapmış oldukları usulsüzlüklerin çoğu zaman göz ardı edilmesi veya desteklenmesidir.
İzmit'teki Ulusal Egemenlik İlk-Ortaokulu Müdürü S.D. ile ilgili ortaya atılan iddialar, eğitimdeki bu yozlaşmanın bir örneği olarak dikkatleri çekiyor. Okulda yaşananlar, sadece veliler arasında değil, okul çalışanları ve diğer paydaşlar arasında da geniş yankı uyandırıyor. Okulda öğrencilerin eğitimine ve güvenliğine gölge düşüren bir dizi olay, okul yönetiminin yetersizliği ve usulsüzlükleriyle birleşerek ciddi suçlamalarla gündeme geldi.
Velilerden Gelen Şikayetler
Okulun giriş kapısında velilerle yapılan görüşmelerde, okul müdürünün yönetim anlayışına dair ciddi endişeler dile getiriliyor. Bu şikayetlerden en dikkat çekici olanları şunlar:
CİMER ve Diğer Şikayet Kanallarına Başvurular
Veliler, bu şikayetlerle ilgili defalarca CİMER ve diğer ilgili kurumlara başvuruda bulunduklarını, ancak şikayetlerinin sonuçsuz kaldığını belirtiyor. Okul müdürünün, bu ciddi ihlalleri görmezden gelmesi, eğitimdeki bu tür olumsuzlukların devam etmesine neden oluyor.
İl ve İlçe Yöneticilerinin Sessizliği
800'e yakın öğrenciye sahip olan İzmit’in merkez okullarından biri olan Ulusal Egemenlik İlk-Ortaokulu’ndaki bu kadar çok şikayet ve iddia varken, ilçe ve il yöneticilerinin sessizliğe bürünmesi dikkat çekiyor. Bu sessizlik, eğitimdeki sorunları görmezden gelme ve üstünü örtme olarak yorumlanıyor. Veliler, okul müdürünün korunmaya çalışılmasından endişe ediyor ve bir an önce sorumluların hesap vermesini istiyor.
Eğitimdeki Sorunlar ve Yetkililerin Sorumluluğu
Ortada pek çok ciddi iddia varken, bu sorunların çözülmemesi, eğitimdeki yozlaşmanın devamına neden oluyor. Okul müdürünün usulsüzlükleri ve yasal ihlalleri, yalnızca okulun imajını zedelemekle kalmıyor, aynı zamanda öğrencilerin güvenliğini ve eğitimini de tehlikeye atıyor. İlçe ve il milli eğitim müdürlüklerinin bu durumu görmezden gelmesi, ciddi bir sorumsuzluk örneği olarak değerlendiriliyor.
Veliler, çocuklarının eğitim hakkını güvence altına almak, okulun bir eğitim yuvası olarak varlığını sürdürebilmesi için bu iddiaların bir an önce aydınlatılmasını talep ediyor. Eğitimde liyakat ve şeffaflık ilkesinin yeniden ön plana çıkmasını isteyen veliler, okul yöneticilerinin ve eğitim yetkililerinin gereğini yerine getirmelerini bekliyor.
Okul müdürüne yönelik iddialar, sadece okulun iç işleyişini değil, eğitim sisteminin genel sağlığını da tehdit eden boyutlara ulaşmıştır. Bu iddiaların aydınlatılması ve okulun eğitim işlevini yeniden kazandırılması adına sorumluların bir an önce hesap vermesi gerektiği ortadadır. Veliler, sağlıklı bir eğitim ortamı için yetkilileri göreve çağırıyor ve çocuklarının daha güvenli ve adil bir ortamda eğitim almasını talep ediyor.