9700,17%-0,48
38,78% 0,00
43,39% -0,03
4021,78% -0,78
6535,31% 0,00
İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından uzmanlar, özellikle 2000 yılı öncesinde inşa edilen ve risk taşıdığı bilinen binalara girilmemesi konusunda önemli uyarılarda bulundu. Kuzey Anadolu Fay Hattı’na dikkat çeken uzmanlar, İstanbul’un birçok ilçesinde yapı stoğunun deprem riski taşıdığını belirtti.
İstanbul Arel Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın 1999 Gölcük depreminden sonra İstanbul’a kadar dayandığını belirtti. Silivri’den Adalar’a uzanan fay hattının kritik bir parçasının kırıldığını ifade eden Altan, "İstanbul depreme hala hazır değil" diyerek uyarılarda bulundu.
Altan, özellikle Avcılar, Zeytinburnu, Bakırköy, Küçükçekmece, Beylikdüzü ve Silivri gibi Marmara Denizi’ne yakın ilçelerdeki yapıların detaylı olarak incelenmesi gerektiğini vurguladı. "5-5,5 büyüklüğündeki artçı depremlerde bile yıkılabilecek binalar var," diyen Altan, 2000 yılı öncesi yapılan binaların acilen kontrol edilmesi gerektiğini söyledi.
Deprem sonrası 4.4 ve 4.9 büyüklüğünde iki artçı sarsıntının daha yaşandığını belirten Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü'nden Doç. Dr. Yurdakul Aygörmez, yaşanan sarsıntının ana deprem mi yoksa öncü bir deprem mi olduğunun şu an net olmadığını ifade etti.
Aygörmez, "Bu tür depremlerin ardından artçılar genellikle bir hafta kadar sürebilir. Riskli binaların içinde ya da yakınında bulunulmaması hayati önem taşıyor" dedi.
Depremin merkezi olan Silivri açıkları, Marmara kıyısındaki ilçelerle birlikte yüksek risk altında bulunuyor. Uzmanların önerdiği riskli bölgeler harita üzerinde incelendiğinde özellikle şu ilçeler dikkat çekiyor:
Silivri
Avcılar
Beylikdüzü
Bakırköy
Zeytinburnu
Küçükçekmece
Google Maps üzerinden bu ilçelerin zemin durumu, bina yoğunluğu ve yapı yaşı gibi verilerle detaylı analiz yapılabilir. Ayrıca, riskli bölgelerdeki vatandaşların İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sunduğu "bina risk tespiti" hizmetlerinden yararlanması öneriliyor.
Uzmanlar, depremin ardından şu adımların atılması gerektiğini vurguluyor:
2000 öncesi yapılmış binaların kontrol ettirilmesi
Riskli binalardan uzak durulması
Zemin etüdü yapılmamış bölgelerde inşa edilen yapılara ekstra dikkat edilmesi
Deprem çantalarının hazırlanması
Artçı sarsıntılar süresince bina içi hareketlerden kaçınılması
6.2 büyüklüğündeki bu sarsıntı, İstanbul’un deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmesine neden oldu. Yapı stoğunun yenilenmesi, kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması ve vatandaşların bilinçlendirilmesi hayati önem taşıyor.
Deprem anında ve sonrasında güvenli alanlarda bulunmak, bina dayanıklılığı hakkında uzman incelemesi yaptırmak ve özellikle Marmara kıyısındaki ilçelerde tedbirli olmak gerekiyor.