Bugün, 19 Aralık 2025 Cuma
14182,78%0,27
42,72% 0,00
50,19% 0,03
5953,41% -0,02
9607,06% 0,00
Türkiye, temmuz sonu ve ağustos başında etkisini artıran Afrika kökenli eyyam-ı bahur sıcaklıklarıyla kavruluyor. Uzmanlar, yüksek sıcaklıklar nedeniyle sağlık risklerine ve artan orman yangını tehlikesine karşı vatandaşları uyarıyor. Türkiye, yaz mevsiminin en zorlu günlerinden geçiyor. Afrika kökenli "eyyam-ı bahur" sıcak hava dalgası, temmuz sonu ve ağustos başında etkisini artırarak yurdun büyük bölümünü adeta kavuruyor. Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Murat Türkeş, bu durumu "çöl sıcaklıkları" olarak tanımlayarak, sıcaklıkların bazı kentlerde 45-46 derecelere kadar yükseleceği ve yeni rekorların kırılabileceği uyarısında bulundu. Nem oranlarının da artmasıyla birlikte orman yangını riski zirveye çıkarken, risk grubundaki vatandaşların dikkatli olması gerektiği vurgulanıyor. İşte Türkiye'yi etkisi altına alan kavurucu sıcakların tüm detayları ve uzman tavsiyeleri...
Eyyam-ı Bahur Türkiye'yi Kuşattı: Kavurucu Sıcaklar ve Artan Yangın Riski Alarm Veriyor!
Türkiye, yaz mevsiminin en bunaltıcı ve kritik günlerini yaşıyor. Temmuz sonu ve ağustos başında etkisini artıran, Afrika kökenli "eyyam-ı bahur" olarak bilinen sıcak hava dalgası, yurdun büyük bir bölümünü adeta kasıp kavurmaya başladı. Uzmanlar, bu dönemin yılın en kavurucu sıcaklıklarını beraberinde getirdiğini belirterek, özellikle yüksek sıcaklıklar ve artan orman yangını riskine karşı ciddi uyarılarda bulunuyor.
Ülke genelinde birçok kentte termometreler şimdiden 40 derecenin üzerine çıkmış durumda. Meteoroloji uzmanları ve iklim bilimcileri, bu hafta içerisinde bazı bölgelerde yeni sıcaklık rekorlarının kırılabileceği konusunda uyarıyor.
Boğaziçi Üniversitesi'nden önemli iklim bilimcisi Prof. Dr. Murat Türkeş, yaşanan bu durumu "Afrika kökenli çöl sıcaklıkları" olarak nitelendiriyor. Eyyam-ı bahurun iklimsel bir gerçeklik olduğuna dikkat çeken Türkeş, ancak küresel ısınmanın etkisiyle bu dalgaların artık daha sık, daha uzun süreli ve daha şiddetli yaşandığını vurguluyor. Haziran ayı sonundan bu yana sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyrettiğini belirten Prof. Dr. Türkeş, bu yazın şimdiye kadar en az üç büyük sıcak hava dalgasına sahne olduğunu ifade etti.
Son tahminlere göre, 23 Temmuz itibarıyla Türkiye'nin batı, iç ve güney bölgelerinde sıcaklıkların 36 ila 44 dereceye, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde ise 45-46 derecelere kadar çıkması bekleniyor.
Eyyam-ı bahur döneminin sadece kuru sıcaklıklarla değil, aynı zamanda yüksek nem oranlarıyla da karakterize olduğuna dikkat çekiliyor. Türkiye'yi çevreleyen Ege, Akdeniz ve Karadeniz'in ısınan suları, özellikle kıyı şehirlerinde nem oranını ciddi şekilde yükseltiyor. Prof. Dr. Türkeş, bu durumun, deniz ve göllere yakın bölgelerde yaşayanlar için "hissedilen sıcaklığı" daha da artırarak ekstra dikkat gerektirdiğini vurguladı.
Yüksek sıcaklıkların şiddetli rüzgarla birleşmesi ise özellikle orman yangınları açısından büyük bir tehdit oluşturuyor. Uzmanlar, rüzgarlı günlerde çıkan yangınların hızla yayılabileceğine ve kontrol altına alınmasının çok daha zor olabileceğine işaret ediyor. Prof. Dr. Türkeş, yangın riskinin eyyam-ı bahur günlerinde zirveye ulaştığını belirterek, tüm vatandaşları ormanlık alanlarda çok daha dikkatli olmaya çağırdı.
Aşırı sıcak havaların sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine de dikkat çekildi. Uzmanlar, yaşlılar, bebekler, hamileler ve kronik rahatsızlığı olan bireylerin mecbur kalmadıkça dışarı çıkmamalarını şiddetle öneriyor. Prof. Dr. Türkeş, bu grupların sıcak hava koşulları nedeniyle ciddi sağlık riskleri altında olduğunu ve sıcak çarpması, sıvı kaybı gibi durumların göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. Bol sıvı tüketimi, hafif giysiler tercih etme ve günün en sıcak saatlerinde kapalı alanlarda kalma gibi önlemlerin önemi bir kez daha vurgulandı.
İki yıl önce Eskişehir Sarıcakaya'da kaydedilen 49.5 dereceyle Türkiye tarihinin en yüksek sıcaklık rekorunun kırıldığını hatırlatan Prof. Dr. Türkeş, küresel ısınmanın etkisiyle Türkiye'de neredeyse her yılın bir öncekinden daha sıcak geçtiğini ve ortalama sıcaklıkların 4 ila 8 derece üzerine çıkmasının beklendiğini dile getirdi. Bu yaz da yeni sıcaklık rekorlarının gündemde olduğu ifade edildi.
İlginç bir detay olarak, bunaltıcı havanın en yoğun şekilde kıyı şehirlerinde hissedilmesine rağmen, rekor sıcaklıkların genellikle iç kesimlerde görüldüğü belirtiliyor. Prof. Dr. Türkeş, denizin ılımanlaştırıcı etkisi nedeniyle kıyı bölgelerinin sıcaklık rekoru listesinde genellikle ilk sıralarda yer almadığını da ekledi.
Türkiye, bu kavurucu sıcaklık dalgasının etkisindeyken, vatandaşların hem kendi sağlıkları hem de çevre güvenliği için azami dikkat göstermesi büyük önem taşıyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
