Bugün, 7 Aralık 2025 Pazar
11007,37%0,81
42,52% 0,07
49,55% -0,06
5743,85% -0,15
9322,75% 0,27
İzmir Balçova'da iki polisin şehit olduğu silahlı saldırının 16 yaşındaki faili Eren Bigül’ün savcılıktaki ifadesi, olayın perde arkasındaki korkutucu detayları gözler önüne serdi. Saldırganın DEAŞ bağlantıları, eylem planı ve amacına dair itirafları, soruşturmanın seyrini değiştirecek nitelikte.
İzmir’in Balçova ilçesinde 16 yaşındaki Eren Bigül’ün polis merkezine düzenlediği silahlı saldırı Türkiye’nin gündemine oturmuştu. Olayda 1’inci Sınıf Emniyet Müdürü Polis Başmüfettişi Muhsin Aydemir ve polis memuru Hasan Akın şehit olmuştu. Şok saldırının ardından yürütülen soruşturma kapsamında zanlının savcılık ifadesi ortaya çıktı.
Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen incelemede, Bigül’ün sosyal medya hesaplarında DEAŞ propagandası içeren paylaşımlar yaptığı ve silahlarla eğitim görüntüleri paylaştığı belirlendi.
İfadesinde 7 yaşında babasıyla havalı tüfekle şişelere ateş ederek silahlarla tanıştığını belirten Bigül, “Sonrasında poligona gittim. Silahlara meraklıydım. İnternetten DEAŞ’ın eylemlerini izledim, Bekir el-Bağdadi’nin konuşmalarını dinledim” sözleriyle dikkat çekti.
Zanlı, İzmir Fuarı ve bazı eğlence mekânlarını hedef almayı düşündüğünü, ancak evine daha yakın olduğu için karakola saldırmaya karar verdiğini söyledi. Olay günü evinden çıkarken çantasına pompalı tüfek, el yapımı patlayıcı (EYP) ve bıçaklar koyduğunu da ifade etti.
Savcılık sorgusunda saldırının nedenini açıklayan Bigül, “Son bir iki aydır bir şeyler yapmayı düşünüyordum. Bir an önce ahiret hayatına geçmek istiyordum. Okula gitmek istemiyordum” diyerek radikal fikirlerle hareket ettiğini belirtti.
Olay günü yaşananları da anlatan saldırgan, “Karakolda oturan polis memurlarına ateş ettim. Çatışma sırasında el yapımı patlayıcıları da kullandım. Pişmanım, söyleyeceklerim bunlardan ibaret” dedi.
Olay sonrası geniş çaplı soruşturma başlatıldı. 27 kişi gözaltına alınırken, aralarında zanlının babası Nuhver Bigül ve yabancı uyruklu kişilerin de bulunduğu 7 kişi tutuklandı. Ayrıca 1’i çocuk olmak üzere 4 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Yaşanan saldırı sadece güvenlik güçlerini değil, tüm toplumu derinden sarstı. Şehit polisler Muhsin Aydemir ve Hasan Akın için yurt genelinde taziye mesajları yayınlanırken, soruşturmanın detaylı şekilde sürdüğü bildirildi.
