14183,03%0,27
42,73% 0,04
50,18% 0,01
5943,69% -0,31
9579,44% -0,27
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında İstanbul Başsavcısı Akın Gürlek tarafından açılan davada bugün önemli bir karar çıktı. İmamoğlu, Akın Gürlek'e yönelik sarf ettiği sözler nedeniyle "kamu görevlisini hedef gösterme" suçlamasından beraat ederken, "hakaret ve tehdit" suçlamalarından bir yıl sekiz ay hapis cezasına çarptırıldı.
Dava, İstanbul Başsavcısı Akın Gürlek'in şikayeti üzerine açılmıştı. İddianamede, Ekrem İmamoğlu'nun Gürlek'e yönelik "hakaret" ve "tehdit" içeren ifadeler kullandığı öne sürülüyordu. Ayrıca, İmamoğlu hakkında "kamu görevlisini hedef gösterme" suçlaması da bulunuyordu.
Mahkeme heyeti, yapılan yargılama sonucunda, İmamoğlu'nun "kamu görevlisini hedef gösterme" suçundan beraatine hükmetti. Ancak, "İmamoğlu'na "tehdit" suçundan 2 ay 15 gün "kamu görevlisine hakaret" suçundan 1 yıl 5 ay hapis cezası verildi.
Bu karar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun siyasi kariyeri açısından kritik bir dönemeç olarak değerlendiriliyor. Verilen hapis cezasının kesinleşmesi durumunda, İmamoğlu'nun siyasi hakları üzerinde de etkileri olabileceği belirtiliyor.
Kararın ardından, İmamoğlu'nun avukatlarının İstinaf Mahkemesi'ne başvurarak karara itiraz etmesi bekleniyor. Hukuki süreç, İstinaf ve Yargıtay aşamalarıyla devam edecek. Kamuoyu, davanın ilerleyen aşamalarını ve nihai sonucunu yakından takip ediyor.
İmamoğlu, savunmasını gerçekleştirirken duruşma savcısına bakarak konuştu. Savcı, İmamoğlu’na “kendisine bakmaması” konusunda uyarıda bulundu. İmamoğlu bunun üzerine savcıya tepki gösterdi, hakime dönerek, “Savcı Bey’e bakmam yasak mı ?” diye sordu. O sırada salondaki avukatlar masalara vurdu, izleyiciler alkışlarla karşılık verdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yargılandığı davada bugün tansiyon yüksek anlar yaşandı. Duruşma salonunda zaman zaman gerginlikler yaşanırken, İmamoğlu'ndan hem mahkeme heyetine hem de siyasi partilere yönelik çarpıcı açıklamalar geldi.
Duruşmanın seyrini değiştiren anlardan biri, izleyicilerin İmamoğlu'nu alkışlamasıyla yaşandı. Mahkeme başkanı, alkışlar üzerine duruşma düzeninin bozulmaması konusunda sert bir uyarıda bulunarak, "Bir daha olursa salonu boşaltırım" ifadelerini kullandı. Bu uyarıya rağmen salondaki gergin hava dağılmadı.
Ekrem İmamoğlu, bu gerginlik sırasında yaptığı açıklamada, "Benden korkuyorlar ama ben buradayım" diyerek meydan okudu. Mahkeme başkanının "Savunmanızı yapın sonra karar vereceğiz" sözlerine karşılık, İmamoğlu'nun avukatı, "Bir müdahale ile karşılaşırsam yanıt veririm" cevabını verdi. Bunun üzerine hakim, "Duruşma düzenini biz sağlarız" diyerek duruşmadaki otoritesini vurguladı. İmamoğlu ise hakime dönerek, "Aynı uyarıyı savcıya da yapar mısınız? Her gün 'yargı bağımsızdır' demekle, yargı bağımsız oluyor mu?" sözleriyle yargının bağımsızlığına dair eleştirisini dile getirdi.
MHP ve DEM Parti'ye Çağrı: "Süreci Kendi İkballeri İçin Gören Akıldan Kendinizi Ayrıştırın"
Duruşmada siyasi mesajlar da veren İmamoğlu, "Terörsüz Türkiye süreci bizim için çok önemli. MHP ve DEM Parti’ye sesleniyorum; süreci kendi ikballeri için gören akıldan kendinizi ayrıştırın. Tarihi adımların sonuçlanması için hukuk dışı uygulamalardan, kayyımlardan uzaklaşılmalıdır” çağrısında bulundu. Bu sözler, salonda dikkatle takip edildi.
"Gençliğim Var Biliyorum, Yolum Uzun"
Savunmasının en şiddetlisini yaptığını belirten İmamoğlu, kişisel duruşunu da şu sözlerle ifade etti: "İstedikleri kadar sesimizi kısmaya çalışsınlar. Biz hak yemedik hakkımızı da yedirmeyeceğiz. Bugün savunmalarımın en şiddetlisini yapıyorum. Ben yargının siyasete aparat yapılmasıyla mücadele ettim, ediyorum ve devam edeceğim. Kötülük yapanlara ve kötülere karşı mücadelede dimdik ayaktayım, gençliğimin olduğunun da farkındayım. Yolumun uzun olduğunun da farkındayım. Allah yolumuzu açık etsin."
İmamoğlu ayrıca, "Mehmet Murat Çalık kardeşimin evine dönmesini istiyorum. Bu iş cinayete gidiyor!" diyerek bir çağrıda bulundu.
Avukatlardan Hukuki Sürece Eleştiri
Ekrem İmamoğlu'nun avukatı, müvekkilinin 120 gündür tutuklu olmasına rağmen neyle suçlandığını bile bilmediğini, iddianamesinin olmadığını vurguladı. Avukat, geçmişten örnek vererek, "Erdoğan 1 gün gözaltında kalmadı, cezası kesinleşince cezaevine girdi. İmamoğlu 120 gündür tutuklu" ifadeleriyle müvekkiline uygulanan sürecin farklılığını dile getirdi. İmamoğlu'nun avukatlarından Mehmet Pehlivan'ın da daha önce tutuklanması, davanın hukuki boyutundaki tartışmaları daha da derinleştirdi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.