Eğitimde Yeni Hedef: Vicdanlı, Adaletli ve Barış Yanlısı Bir Nesil

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in öncülüğünde yürütülen yeni maarif vizyonu, eğitimde sadece bilgi değil, vicdanı da merkeze alan bir anlayış inşa ediyor.
Gazze’ye destek amacıyla düzenlenen gönüllülük kermesinin, Türkiye genelinde yaygınlaşması bekleniyor.
Eğitimde değer temelli dönüşüm sürecine dair tüm gelişmeler için bizi takipte kalın.

Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Ankara’da geliri Gazze’deki ihtiyaç sahiplerine bağışlanacak olan “Bir Okul Bin Umut Gazze Kermesi”ne katıldı. Burada yaptığı açıklamada, Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin merkezinde yer alan insani değerleri vurgulayan Bakan Tekin, "Hakkı ihlal edilmiş mazlumların yanında duran bir dünya gençliği yetiştirmek istiyoruz" dedi. Filistin'de yaşanan katliamlar üzerinden eğitimcilere büyük sorumluluk düştüğünü belirten Tekin, Ankara'daki bu gönüllülük esasına dayalı kermeslerin diğer illerdeki okullarda da yapılmasını arzu ettiklerini ifade etti.

Bakan Yusuf Tekin: Mazlumun Yanında Duran Bir Gençlik Yetiştirmek En Büyük Hedefimiz

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, geliri Gazze’deki mağdurlara bağışlanacak olan **“Bir Okul Bin Umut Gazze Kermesi”**ne katılarak anlamlı mesajlar verdi.
Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin yalnızca akademik başarıya değil, insani değerlere, adalete ve barışa dayalı bir dünya anlayışına odaklandığını vurguladı.
Bakan Tekin, “Bizim amacımız; hakkı ihlal edilen mazlumların yanında durabilen, adalet ve insanlık bilincine sahip bir nesil yetiştirmektir.” dedi.

“Maarif Modeli’nin Temeli İnsan ve Adalet Üzerine Kuruldu”

Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü koordinasyonunda Özdemir Gürocak İlkokulu’nda düzenlenen etkinliğe katılan Bakan Tekin, öğrenciler ve öğretmenlerle bir araya geldi.
Stantları gezerek bilgi alan Tekin, öğrencilerin gönüllü olarak hazırladığı ürünlerden alışveriş yaptı.
Elde edilecek tüm gelir, Gazze’deki ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılacak.

Basın mensuplarına yaptığı açıklamada, geçtiğimiz eğitim-öğretim yılı başında hayata geçirilen Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin merkezine “insan” kavramını koyduklarını ifade eden Tekin şöyle konuştu:

“Biz eğitim sistemimizi, erdem–değer–eylem üçgeni üzerine inşa ediyoruz. Amacımız, kendisiyle barışık, adalet duygusu gelişmiş, insan haklarına saygılı, mazlumun yanında durabilen bir gençlik yetiştirmek.”

‘’Eğitim İnsanlık Bilincini Şekillendirmeli”

Filistin’de yaşanan trajediye de değinen Bakan Tekin, eğitimin sadece bilgi aktarımı olmadığını, aynı zamanda insani duyarlılığın temelini oluşturduğunu söyledi.
Eğer dünya genelindeki eğitim sistemleri insan odaklı olsaydı, bugün Gazze’de yaşananların asla bu boyuta ulaşmayacağını vurgulayan Tekin, şu ifadeleri kullandı:

“Eğitim, insan olmanın onurunu öğretmelidir. Eğer insanlık bilincini kazandırabilseydik, 60 binden fazla masumun hayatını kaybettiği bir tabloyla karşılaşmazdık. Bu durum, biz eğitimcilerin omuzlarına çok ağır bir sorumluluk yüklüyor.”

“Gönüllülük Esasına Dayanan Bir Dayanışma Örneği”

Gazze’ye destek amacıyla başlatılan kermesin gönüllülük temeliyle yürütüldüğünü belirten Tekin, etkinliğin Ankara’da bir başlangıç olduğunu ve diğer illerde de benzer organizasyonlar düzenlenmesini arzu ettiklerini dile getirdi.

“Bu kermes sadece bir yardım etkinliği değil; aynı zamanda insanlık bilincinin, dayanışmanın ve vicdanın bir göstergesidir. Türk milleti tarih boyunca mazlumun yanında olmuş bir millettir. Bu ruhu çocuklarımıza da aşılamak istiyoruz.”

Etkinlik sonrası öğretmenlerle bir araya gelen Bakan Tekin, eğitimcilere teşekkür ederek talep ve önerilerini dinledi.

“Mazlumun Yanında Duran Bir Gençlik” Vizyonu

Milli Eğitim Bakanlığı’nın son dönemde uyguladığı Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, sadece müfredat değişikliğinden ibaret değil.
Bu modelle hedeflenen, dünyada barışı egemen kılmak, vicdanlı ve adalet duygusuna sahip bireyler yetiştirmek.
Bakan Tekin’in sıkça vurguladığı “erdem, değer, eylem” yaklaşımı, öğrencilerin yalnızca akademik değil, ahlaki ve insani gelişimini de ön plana çıkarıyor.

Eğitim camiası tarafından takdirle karşılanan bu yaklaşım, Türkiye’nin eğitimde insani sorumluluk temelli dönüşüm süreci olarak değerlendiriliyor.