14182,78%0,27
42,72% 0,02
50,18% 0,04
5941,79% -0,35
9607,06% 0,04
Engelli bireylerin araç alımında uzun süredir devam eden vergi adaletsizliği tartışmalarına Anayasa Mahkemesi (AYM) son noktayı koydu. AYM, engellilik oranı %90'ın altında olan bireylerin yalnızca aracı kendileri kullanmaları halinde ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) muafiyetinden yararlanabilmesini öngören düzenlemeyi iptal etti. Bu tarihi karar, dokuz ay sonra, yani Ocak 2026'da yürürlüğe girecek ve binlerce engelli vatandaş için araç sahibi olma sürecini kökten değiştirecek.
Yüksek Mahkeme, iptal kararını alırken sosyal devlet anlayışına ve Anayasa'daki eşitlik ilkesine açıkça atıfta bulundu. AYM, söz konusu düzenlemenin, sürücü belgesi alamayacak durumda olan ancak engelliliği resmî belgelerle kanıtlanmış bireylerin anayasal haklarını ihlal ettiğine hükmetti. Kararda, bu kişiler için ayrı bir istisna tanımlanmamasının "nesnel ve makul bir gerekçeye dayanmadığı" vurgulandı. Bu, devletin engelli vatandaşlara karşı sosyal yükümlülüğünün altını çizen önemli bir hukuki yorum olarak kayıtlara geçti.
AYM'nin 22 Nisan 2025 tarihli kararı, Resmî Gazete'de yayımlandıktan sonra dokuz aylık bir geçiş sürecinin ardından Ocak 2026'da resmen yürürlüğe girecek. Bu tarihten itibaren, %90'ın altında engellilik oranına sahip bireylerin ÖTV muafiyetinden yararlanabilmesi için "aracı sadece kendisinin kullanması" şartı tamamen ortadan kalkacak.
Bu değişiklik, engelli bireylerin aracı kendileri kullanamasalar dahi, bir yakını (eş, çocuk, anne, baba vb.) tarafından kullanılacak araçlar için de ÖTV muafiyetinden faydalanabilmelerinin önünü açacak.
İptal edilen düzenleme, bugüne dek yalnızca araç kullanabilen engellilere ÖTV muafiyetini tanıyor, bu durum ise sağlık koşulları nedeniyle araç kullanamayacak durumda olan bireyler için ciddi bir ayrımcılık yaratıyordu. Başvuruda bulunan taraflar, devletin engellilere yönelik sosyal yükümlülüğüne ve fırsat eşitliği ilkesine aykırı davranıldığını savunmuştu. Anayasa Mahkemesi de bu iddiaları haklı bularak, yıllardır eleştirilen bu uygulamaya son verdi.
Bu karar, sadece bir yasal düzenlemenin iptali olmaktan öte, sosyal adaletin ve insan onurunun korunmasına yönelik atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Özellikle çocuk yaşta engelli bireyler veya ağır hareket kısıtlılığı olan vatandaşlar için, araç erişimini kolaylaştırarak yaşam kalitelerini artıracak önemli bir hak genişlemesi anlamına geliyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.