Adalet Bakanı Tunç, canlı yayında soruları yanıtladı:

CNN Türk'te katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Tunç, TBMM'nin son oturumunda yaşanan kavganın kendilerini üzdüğünü, bu tür manzaraların olmaması gerektiğini söyledi.

Genel 24.08.2024 14:38:00 0
Adalet Bakanı Tunç, canlı yayında soruları yanıtladı:

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek hakkında asılsız istifa haberlerinin yayılmasına ilişkin, 'İstifa söylemleri kasıtlı bir yaklaşım. Türkiye ekonomisi eski tek haneli enflasyonun olduğu, halkın alım gücünün artmaya devam ettiği günlere geri dönmesin, ekonomi düzelmesin sonrasında iktidar, hükümet yıpransın düşüncesiyle yapılan açıklamalar olduğu kanaatindeyim.' dedi.

CNN Türk'te katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Tunç, TBMM'nin son oturumunda yaşanan kavganın kendilerini üzdüğünü, bu tür manzaraların olmaması gerektiğini söyledi.

Tunç, TBMM'nin çalışma usul ve esaslarını belirleyen bir iç tüzüğü olduğunu ifade ederek, 'İç tüzüğe uygun şekilde hareket edildiğinde bu tür olaylar gerçekleşmez. Bazı milletvekilleri iç tüzüğe aykırı hareket ederek bu tür olaylara sebebiyet verebiliyorlar. O kürsü, her düşüncenin ifade edilebileceği bir kürsü ancak iç tüzükte de kaba ve yaralayıcı sözlerin söylenemeyeceği, bu sözlerin bir yaptırımla karşı karşıya kalacağı şeklinde hükümler de mevcut.' diye konuştu.

Meclis'te geçmiş yıllarda da kavgalar yaşandığını ve bir milletvekilinin hayatını kaybettiğini belirten Tunç, 'Kürsüden konuşan kişi (Ahmet Şık) bu tür bir olaya sebebiyet vermek istediğini açıkça gösteriyor. Bu tahrike kapılmamak gerekir. Orada milletvekillerine 'Sizler teröristsiniz' derseniz bu bir eleştiri değil artık bu bir hakaret. İç tüzüğe göre de cezai müeyyide gerektirecek bir husus. Orada onu dinleyenler, karşısındaki kişi kendilerine terörist dendiğinde, ifade özgürlüğünü aşacak şekilde konuştuğunda bu tür olaylara sebebiyet veriliyor. Vermemek gerekir, herkesin sorumlu davranması gerekiyor.' şeklinde konuştu.

Tunç, Bakan Şimşek'in istifa ettiği iddialarının ekonomiyi olumsuz etkilemek için ortaya atılan 'kasıtlı iddialar' olduğunu vurgulayarak, şunları dile getirdi:

'Şu anda uygulanmakta olan ekonomik bir program var. Enflasyonu tek haneye düşürmeye yönelik bir çaba var. Enflasyon, AK Parti'nin iktidara geldiği ilk yıllarda çift haneliydi. Enflasyonu tek haneli rakamlara düşüren bir iktidarız. Sonrasında pandeminin getirdiği sıkıntılar, 6 Şubat depremleri ve çevremizdeki savaşlar, ekonomimizi ve dünya ülkeleri arasında da en fazla bizi etkiledi. Dolayısıyla enflasyon çift haneli rakamlara yükseldi. Şimdi yeni bir program uygulanıyor. Hazine ve Maliye Bakanımız ile Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Yılmaz bu programla ilgili büyük çaba içerisindeler. Göstergeler de iyi bir noktaya doğru gidiyor.'

Şimşek'in istifa ettiğine yönelik iddialarla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının dün akşam bir soruşturma başlattığını hatırlatan Tunç, 'İstifa söylemleri kasıtlı bir yaklaşım. Türkiye ekonomisi eski tek haneli enflasyonun olduğu, halkın alım gücünün artmaya devam ettiği günlere geri dönmesin, ekonomi düzelmesin, sonrasında iktidar, hükümet yıpransın düşüncesiyle yapılan açıklamalar olduğu kanaatindeyim. Bu ülkemize fayda getirecek bir politika değil. Siyasetçilerin de bu konuda sorumlu davranması lazım.' ifadelerini kullandı.

- 'Sokak röportajları niye yasak olsun?'

Tunç, sokak röportajı sırasında kullandığı ifadeler nedeniyle bir kadının tutuklanmasına ilişkin soru üzerine 'Kamuoyuna yansımış bazı soruşturmalar bakımından buradan Adalet Bakanı olarak söz söylediğimiz zaman yargıyı etkileyebilir.' dedi.

Gündeme gelen bazı olaylardan sonra tutuklama gerçekleştiğinde sosyal medyada tepkiler oluştuğuna işaret eden Tunç, şöyle devam etti:

'Geçmişte cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü oranı yaklaşık yüzde 40 civarındaydı, şu anda yüzde 14'lere kadar indi. Cezaevlerindeki hükümlü ve tutuklu oranı, tutuklu ve tutuksuz yargılama bakımından önemlidir. Tutuklu sayısında azalma var. Her olayda hemen tutuklama söz konusu olmuyor. Bazı konularda da neden tutuklama olmadı şeklinde halkta infial olduğu durumlar oluyor. Dosya kapsamını, suçun alt ve üst sınırları bakımından tutuklama yasağı olup olmadığına karar verecek olan kişi dosyaya bakan hakimdir. Hakimin verdiği karar beğenilmiyorsa bu konuda bir üst mahkemeye itiraz edilebilir'.

Tunç, 'Sokak röportajları yasaklanıyor mu?' şeklinde propaganda yapılmaya çalışıldığını belirterek, 'Sokak röportajları niye yasak olsun? Kişiler, medya kuruluşları ve sosyal medyadan yayın yapanların, sokaklarda röportaj yapmasının herhangi bir sakıncası yok. O röportajda terör propagandası yapıyorsanız, şiddete teşvik varsa, suç teşkil eden ifadeler olursa sokak röportajlarının yasaklanması değil, o ifadeleri kullanan kişinin yargılanması söz konusu olabilir. ' ifadelerini kullandı.

- Dilan Polat'ın tahliyesi

'Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme', 'suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama' ve 'Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun'a muhalefet' suçlarından yargılanan Dilan Polat'ın tahliyesine yönelik eleştirilere ilişkin Tunç, şöyle konuştu:

'Savcılarımız bu soruşturmayı titizlikle yürüttüler. Burada, özellikle kara paranın aklanması suçu, yasa dışı bahis, bu suçlar mali suçlar, vergi suçları. Bunlarla ilgili yargının özellikle başvuracağı kaynak ve araştırılmasını bilirkişi sıfatıyla teknik raporları alabileceği yer MASAK. MASAK'tan gelen ön raporlarla bir soruşturma ilerletildi. Sonrasında detaylı inceleme MASAK tarafından yapıldı. MASAK raporları, orada belirtilen hususlar çerçevesinde mahkemenin vermiş olduğu bir karar söz konusu.

Dosyada şüphelilerin hepsinin serbest bırakılması gibi bir durum söz konusu değil. Dosyanın içeriğiyle ilgili bilgisi olmadan 'Neden serbest kaldı? ya da 'Neden tutuklandı?' şeklindeki ifadelere varmak, bunları söylemek doğru olmaz. Burada yargıyı serbest bırakalım, yargı işlesin. Suç şüphesiyle bu soruşturma açılmıştır ve dava da açıldığına göre birtakım kuvvetli deliller ortada. Kimin o dosya kapsamında tutukluluğunun devam edeceğine, kimin devam etmeyeceğine de ortaya çıkan deliller ışığında, bilirkişi raporları, MASAK raporları çerçevesinde karar verecek olan yargı.'

- '22 yıldan bu yana sessiz devrim sayılan reformlara imza attık'

Bakan Yılmaz Tunç, sosyal medyada, adil yargılamalarla ilgili endişelerin ve kuşkuların dile getirilmesine ilişkin, güvenilir adalet sisteminin tesisi anlamında 22 yıldan bu yana 'sessiz devrim' sayılan reformlara imza attıklarını, temel kanunların tamamını yenilediklerini, TBMM'nin bu anlamda yoğun çalıştığını belirtti.

Yargının tarafsız olmadığına ilişkin birtakım eleştirilerde bulunanlara geçmiş yılların hatırlatılması gerektiğini söyleyen Tunç, geçmişte darbecilerin yanında saf tutan, darbe mağdurlarını yargılayan bir yargı varken, bugün darbe mağdurlarının ve milletin hakkını savunan, insan haklarını savunan ve darbecileri yargılayan bir yargı sistemi olduğunu dile getirdi.

Tunç, sosyal medyada özellikle yargıyı yıpratmaya yönelik birtakım eleştirilerin söz konusu olabildiğini vurgulayarak, 'Bu eleştirileri de biz doğru karşılıyoruz. Eleştiri olacak, yargı kararları eleştirilebilir ama bu eleştiriyi yaparken belli sınırlar çerçevesinde, yargıyı yıpratmadan... Çünkü o verilen ilk derece kararı eğer hatalıysa bu istinafta ya da Yargıtay'da düzeltilebilir.' ifadesini kullandı.

- 'Köklü bir reform geliyor'

Yeni Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin hazırlık sürecinden de bahseden Tunç, belgeyi 'Hukukun üstünlüğünü esas alacak, gecikmeyen ve öngörülebilir bir adalet sistemini tesis edecek bir reform belgesi.' şeklinde tanımladı.

Bu reform belgesinin 2024-2028 yıllarını kapsayacağını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eylül sonu gibi açıkladığında, özellikle yargısal süreçlerin hızlandırılması, adaletin gecikmemesi gibi gerekli yasal düzenlemeleri ve idari uygulamaları hayata geçireceklerini aktaran Tunç, 'Köklü bir reform geliyor bu konuda.' dedi.

- Ruhsatsız silah suçlarına yönelik cezaların artırılması gündemde

Bakan Tunç, Türkiye'de bireysel silahlanma konusuna yönelik nasıl adımlar atılacağına ilişkin 'Ateşli silahlarla ilgili kanunumuz var. Buradaki yaptırımların artırılması söz konusu olabilir. Özellikle ruhsatsız silah noktasında, toplumda istemediğimiz durumlara yol açtığını görüyoruz. Bu konuda başta bu suçların cezalarının artırılmasıyla ilgili bir çalışmamız var. İçişleri Bakanlığı bu çalışmayı yaptı. Meclis Komisyonu'nun gündeminde. Cezaların artırılması da bir caydırıcılık olur. Sıkı denetimlerle de özellikle üzerinde durulması gereken bir husus.' değerlendirmesini yaptı.

- 'Sonuç bant daraltmaya varırsa istemediğimiz bir durum ortaya çıkar'

Instagram'ın Türkiye'deki ilgili kurumların talebini yerine getirmemesi halinde tekrar kapatılmasının söz konusu olup olmayacağına ilişkin Tunç, kanunda çocuk istismarı, terör propagandası gibi bazı katalog suçlar bulunduğunu, bunlarla ilgili yapılan ihbarda yargının 'Bu içeriği çıkarın' dediğini, ancak çıkarılmadığı takdirde de para, reklam, bant daraltma şeklinde kademeli cezalar uygulandığını anlattı.

Sosyal medya şirketlerinin Türk hukukuna saygı duyması gerektiğinin altını çizen Tunç, '(Instagram'da) Burada bazı terör örgütü mensuplarının, propagandaya yönelik hem hesapları var hem de paylaşımları söz konusu oluyor. Özellikle suç teşkil eden bu durumların mahkeme kararları çerçevesinde sosyal medya şirketine gönderildiğinde mutlaka o hesabın kapatılması, mahkeme kararını uygulaması lazım.' dedi.

Tunç, 'Bu adımları atmazlarsa sonuç eğer bant daraltmaya kadar varırsa ki kademeli bir ceza söz konusu, elbette o zaman istemediğimiz bir durum ortaya çıkar. Milyonlarca insanımızın kullandığı sosyal medya platformunun biz kapatılmasını ister miyiz? Elbette ki istemeyiz.' ifadesini kullandı.

- 'Hayvanları öldürme yasası değil bu, yaşatma yasası'

Sahipsiz hayvanlara yönelik düzenlemenin ardından, hayvan hakları savunucularının 'kısırlaştır, aşıla ve yerinde yaşat' formülünün uygulanması, yasanın geri çekilmesi yönündeki talepleri sorulan Tunç, 'kısırlaştır, aşıla, yerinde yaşat' önerisinin uygulandığını, yerinde yaşat uygulamasının sorunlara yol açtığını, sokaklarda çocukları nasıl parçaladığını üzülerek gördüklerini söyledi.

Bakan Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Hayvanları öldürme yasası değil bu, bu yaşatma yasası. Sokak hayvanlarının aşılanması, kısırlaştırılması, barınaklarda bulundurulması ve eğer o barınak için tehlike oluşturabilecek, sağlıksız hayvanlar varsa hem oradaki hayvanları hem de insanları tehdit eden cinsten hayvanlar varsa bununla ilgili alınması gereken tedbirden ibaret. Veterinerlik kanunumuzda da bu tip hayvanların nasıl uyutulacağı, ötanazi denilen uygulama, zaten mevzuatımızda vardı, sağlık sebepleriyle hayvanların uyutulmasına yönelik. Buradaki maksadımız insanlarımızı, sokaklarımızı daha güvenli hale getirmek, insan sağlığını korumak.'

Yorum
Öğretmen Atamalarında ‘Kilometre’ Muamması: Kimler Uzak İlçelere Gönderilebilir? Milli Eğitim Bakanlığı’nın norm fazlası öğretmenlere yönelik yayımladığı son yazı, aile birliği olanları korurken bekâr ve eşi çalışmayan öğretmenler için resen atama belirsizliğini yeniden gündeme taşıdı.
Eskişehir’de Kayıp Öğretmen Alarmı: Türkçe Öğretmeni 4 Gündür Aranıyor Eskişehir Odunpazarı’nda görev yapan Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’dan 4 gündür haber alınamıyor. Polis ekipleri kent genelinde ve Porsuk Çayı çevresinde arama çalışmalarını yoğunlaştırdı.
Öğretmenlerin Ek Ders Hesaplamalarında Büyük Risk Aralık ayı ek ders hesaplamalarında en kritik kalem sınav görevleri oldu. Okul yönetimlerinin KBS işlemlerini atlaması halinde açık lise sınav ücretleri öğretmenlerin hesabına yatmayabilir.
Zamlı Uzman ve Başöğretmen Tazminatları Kaç TL’ye Çıkacak Ocak ayında öğretmenlere yapılacak zamla birlikte uzman ve başöğretmen tazminatları yeniden hesaplandı. Yüzde 11 zam, enflasyon farkı ve 1.000 TL artış maaşlara nasıl yansıyacak?
Şanlıurfa Öğretmen Akademilerinde Mevlânâ Mesnevisi Programı Millî Eğitim Bakanlığımız uhdesinde yürütülen Şanlıurfa Öğretmen Akademileri kapsamında faaliyet gösteren Edebiyat Akademisi, bu hafta vefatının 752. yıl dönümü dolayısıyla Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî anısına program düzenledi.
Öğretmen atama branş kontenjanları, eğitim merkezleri ve 1 yıllık akademi programı detayları netleşiyor Milli Eğitim Akademisi’nde öğretmen adaylarını ilgilendiren süreçte sona yaklaşıldı. Branş kontenjanları, eğitim merkezleri ve 1 yıllık akademi programına ilişkin detaylar netleşiyor.
Öğretmenlere 5 Oturum Sınav Görevi Fırsatı! ÖSYM, Aralık ayı sonunda yapılacak Uzman Yardımcılığı ve Sayıştay Denetçi Yardımcılığı sınavları için öğretmenlere 5 ayrı oturumda görev alma imkânı sundu.
Öğretmenlerin Ek Ders Ücretlerine Yüksek Kazanç Kesintisi Aralık ayı ek ders ödemeleri yıl sonu mali kapanış nedeniyle erkene çekildi. Ancak üst vergi dilimine giren öğretmenler için net tutarlarda dikkat çekici düşüşler yaşanacak.
Eğitim Mil-Sen: Memurların Çözülemeyen Sorunları Artık Ertelenemez Kamu hizmetlerinin asli unsuru olan memurlar, uzun yıllardır biriken ekonomik, sosyal ve özlük hak kayıpları nedeniyle ciddi bir mağduriyet yaşamaktadır.
Ali Yalçın’a Yıldırım Demirci’den ağır eleştiri: “Hangi yüzle üyenin karşısında?” Yıldırım Demirci, Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ı yargı kararları üzerinden eleştirip bombardımanına tuttu: “Hangi yüzle üyenin karşısında?”
Kamu Çalışanlarının Kaderini Değiştirecek 7 Maddelik Teklif TBMM'de! MHP, artan enflasyon karşısında alım gücü eriyen memurlar için zam, refah payı ve özlük haklarını kapsayan 7 maddelik düzenleme teklifini Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sundu.
Hangi Bildiriler Kabul Edilecek? MEB Türkçe Konferansı Başvuru Şartları ve Kritik Detaylar. Milli Eğitim Bakanlığı, Türkçe ve dil eğitimi alanındaki başarılı uygulamaları görünür kılmak amacıyla düzenlenecek konferans için başvuru sürecini başlattı, şartlar netleşti.
Öğretmenlerin Ek Ders Ücretlerinde Büyük Kesinti Yılbaşı tatili nedeniyle ücretli öğretmenlerden yapılacak ek ders kesintileri netleşti. 1 Ocak’ta derse giremeyen öğretmenlerin maaşından zamlı tarifeyle ciddi tutarda kesinti yapılacak.
Bilişim Öğretmeni mi, Okul Tamircisi mi? YEĞİTEK Sorumlularının "Tornavidalı" Sınavı! YEĞİTEK Okul Sorumlusu olarak görevlendirilen bilişim öğretmenleri, ek ders almadan teknik işlere zorlanıyor. Angarya görevler, iş güvenliği riskleri ve yargı süreci gündemde.
Bilişim Öğretmeni mi, Okul Tamircisi mi? YEĞİTEK Sorumlularının "Tornavidalı" Sınavı! YEĞİTEK Okul Sorumlusu olarak görevlendirilen bilişim öğretmenleri, ek ders almadan teknik işlere zorlanıyor. Angarya görevler, iş güvenliği riskleri ve yargı süreci gündemde.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.