85 milyon Türk vatandaşının kimlik - vatandaşlık bilgileri çalındı Bakan Vuraloğlu itiraf etti

85 milyon Türk vatandaşının kimlik - vatandaşlık bilgileri çalındı Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Vuraloğlu itiraf etti

Genel 12.09.2024 11:58:00 0
85 milyon Türk vatandaşının kimlik - vatandaşlık bilgileri çalındı Bakan Vuraloğlu itiraf etti

85 milyon Türk vatandaşının kimlik bilgileri çalındı. Vatandaşların kimlik bilgilerini çalındığına yönelik itiraf Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Vuraloğlu tarafından yapıldı.

Bakan Uraloğlu, 85 Milyon Türk Vatandaşının Kimlik Bilgilerinin Çalındığını İtiraf Etti

Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye'deki 85 milyon vatandaşa ait kişisel bilgilerin çalındığını doğruladı. Uraloğlu, bu veri sızıntısının Sağlık Bakanlığının sisteminde yaşanan bir güvenlik açığından kaynaklandığını ve bu olayın pandemi sürecinde gerçekleştiğini açıkladı. Bu gelişme, vatandaşların kişisel bilgilerini koruma konusunda alınan güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Bakan Uraloğlu, yaptığı açıklamada, “Pandemi sürecinde bazı bilgilerin maalesef belli şekliyle elde edilmiş olduğu doğru. O süreçte bu durumun önlenemediği maalesef kabul edilmiştir,” ifadelerini kullanarak veri sızıntısının ciddi boyutlarda olduğunu kabul etti. Bu açıklama, Türkiye'deki siber güvenlik açıklarının ve vatandaşların verilerinin güvenliğinin nasıl ihlal edildiğine dair önemli soruları gündeme taşıdı.

Veri Sızıntısının Detayları: Ne Yaşandı?

Veri sızıntısına dair ortaya çıkan ilk bilgiler, kişisel bilgilerin sağlık sistemindeki bir güvenlik açığından kaynaklandığını işaret ediyor. Söz konusu sızıntının pandemi döneminde, Sağlık Bakanlığının sistemlerinde yaşanan güvenlik zaafiyetleri sonucu ortaya çıktığı belirtiliyor. Bakan Uraloğlu, bu süreçte yeterli güvenlik tedbirlerinin alınmadığını itiraf etti.

Sızıntıyla ilgili teknik detaylar ise daha da korkutucu bir tablo sunuyor. Bilgisayar korsanlarının kişisel bilgileri çeşitli platformlarda satışa sunduğu iddia ediliyor. Korsanlar, “Yenilenmiş TC, Adres, GSM, 101m ve GSM (ikinci bir dosya)” adı verilen beş farklı Google Drive dosyasında topladığı bilgileri satışa çıkardı. Bu bilgilerin içeriği vatandaşların kimlik numaraları, adres bilgileri, telefon numaraları gibi hassas verilerden oluşuyor. Kişisel bilgilerin bu kadar detaylı bir şekilde sızdırılması, Türkiye'deki veri güvenliği ve siber güvenlik politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor.

Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM), sızdırılan veriler hakkında hızlı bir şekilde harekete geçerek, dosyaların yer aldığı platform olan Google ile iletişime geçti. USOM'un, Google'dan yardım talebinde bulunduğu ve bu dosyaların erişime kapatılması için gerekli adımların atılmasını istediği belirtiliyor. Ancak bu dosyaların satışa sunulmuş olması, bilgilerin birçok kişi tarafından indirilmiş ve kötü amaçlar için kullanılmaya başlanmış olabileceği endişesini doğuruyor.

CHP’den Tepki: Zelihe Aksaz Şahbaz’ın Açıklamaları

Bu büyük veri sızıntısı olayı, muhalefet tarafından da sert tepkilere yol açtı. CHP’nin gölge Sağlık Bakanı Zelihe Aksaz Şahbaz, yaşanan olayı Cumhuriyet gazetesine verdiği demeçte eleştirerek, hükümetin bu durumdan sorumlu olduğunu belirtti. Şahbaz, “2016 yılında SGK tarafından vatandaşların sağlık ve kişisel verilerinin 65 bin TL karşılığında çeşitli şirketlere satıldığı bilgisi Sayıştay raporlarına yansımış, Yargıtay tarafından onaylanmıştı. Şimdi ise pandemi döneminde 85 milyon vatandaşımızın kişisel verilerinin Sağlık Bakanlığından sızdırıldığı itiraf ediliyor,” sözleriyle, hükümetin daha önce de benzer olaylarla karşı karşıya kaldığını hatırlattı.

Bu açıklamalar, hükümetin kişisel verileri koruma konusundaki yetersizliğini vurguluyor. Şahbaz, “Bu yaşananlar, vatandaşlarına en ufak saygısı olmayan iktidarın icraatlarıdır. Daha önce mahrem kişisel verileri parayla satan iktidar, şimdi gerekli önlemleri almadan bu bilgileri kimliği belirsiz şirketlere peşkeş çekmektedir,” diyerek hükümete sert eleştiriler yöneltti. Şahbaz ayrıca, devletin savcılarını bu olayla ilgili soruşturma başlatmaya çağırdı.

CHP'li yetkililerin de içinde bulunduğu muhalefet partileri, siber güvenlik açıklarının ve veri koruma politikalarının yeniden ele alınması gerektiğini belirtiyor. Bu konuda hükümetin sorumluluğunu hatırlatan açıklamalar, Türkiye'nin kişisel veri güvenliği konusunda daha şeffaf ve etkili adımlar atması gerektiği yönündeki talepleri artırıyor.

Veri Sızıntısının Potansiyel Etkileri

Türkiye’de yaşanan bu büyük çaplı veri sızıntısının uzun vadeli sonuçları olabileceği düşünülüyor. Vatandaşların kişisel bilgilerinin bu denli geniş bir şekilde açığa çıkmış olması, kimlik hırsızlığı, dolandırıcılık ve kişisel mahremiyetin ihlal edilmesi gibi sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir. Özellikle vatandaşların kimlik bilgileri üzerinden dolandırıcılık yapılması, çeşitli finansal ve hukuki sorunlara yol açabilir. Uzmanlar, veri güvenliğinin sağlanması için daha kapsamlı yasal düzenlemelerin getirilmesi gerektiğine işaret ediyor.

Siber güvenlik uzmanları, veri sızıntılarının önlenmesi adına devlet kurumlarının daha sıkı tedbirler alması gerektiğini belirtiyor. Bu tedbirlerin yanı sıra, kişisel bilgilerin korunması ve vatandaşların bu konuda bilinçlendirilmesi de büyük önem taşıyor. Türkiye’de kişisel verilerin korunmasına yönelik hukuki düzenlemeler bulunmasına rağmen, yaşanan bu olaylar mevcut düzenlemelerin yeterliliğini sorgulatıyor.

Sağlık Bakanlığı’na Yönelik Eleştiriler

Veri sızıntısının Sağlık Bakanlığı sisteminden kaynaklanmış olması, özellikle bakanlığa yönelik eleştirileri yoğunlaştırdı. Pandemi sürecinde, sağlık verilerinin dijital ortamda toplanması, vatandaşların hassas bilgilerini daha da korumasız hale getirdi. Bakanlık yetkilileri, konuya ilişkin henüz detaylı bir açıklama yapmazken, veri güvenliği konusunda alınan önlemlerin yetersiz olduğu yönündeki eleştiriler devam ediyor.

Sağlık Bakanlığının bu sızıntıya karşı nasıl bir önlem aldığı, sistemlerini nasıl güvence altına alacağı ve benzer durumların tekrar yaşanmaması adına hangi adımları atacağı merak konusu. Kamuoyunun bilgi güvenliği konusunda daha fazla bilgilendirilmesi ve bu tarz olayların önüne geçmek için alınan tedbirlerin şeffaf bir şekilde paylaşılması gerektiği vurgulanıyor.

Veri Güvenliği Türkiye’nin Öncelikli Konuları Arasında

Türkiye'de yaşanan 85 milyon vatandaşa ait veri sızıntısı olayı, ülkede veri güvenliği konusunun ne kadar hassas olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Sağlık Bakanlığı sisteminden kaynaklandığı belirtilen bu veri ihlali, devlet kurumlarının dijital güvenlik sistemlerini gözden geçirmesi gerektiğini gösteriyor. Vatandaşların kimlik ve kişisel bilgilerini koruma sorumluluğu, yalnızca bireylerin değil, devletin de üzerinde önemli bir yükümlülük olarak duruyor.

Bu olay, Türkiye'de veri güvenliği politikalarının yeniden gözden geçirilmesini ve daha sıkı tedbirlerin alınmasını zorunlu kılıyor. Hem devlet kurumları hem de vatandaşlar, bu gibi olayların tekrarlanmaması için daha bilinçli ve dikkatli olmak durumunda.

Yorum
Norm kadro fazlası öğretmenin atamaları için yeni takvim! MEB’den yeni yazı MEB, 2025 yılı norm kadro fazlası öğretmen belirleme takvimini açıkladı. 18-22 Aralık tarihlerindeki tespit sürecinden sonra atama yetkisi ilk kez Bakanlığa geçiyor. İşte detaylar!
EGM’den Yılın Son Personel Bombası: 3 Büyük İlde 500 Hizmetli Alımı Başlıyor! Emniyet Teşkilatı bünyesinde görev almak isteyen binlerce aday için beklenen duyuru geldi! İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü, 2025 yılı 5. Dönem personel alımı kapsamında Ankara, İstanbul ve İzmir illerinde istihdam edilm
YÖK’ten Tarihi Karar: Üniversite 3 Yılda Bitecek, 175 Bölüm Tamamen Kapatıldı! YÖK, üniversite sisteminde köklü değişikliklere gidiyor. Kontenjanlar azaltılıyor, bazı bölümler kapatılıyor, lisans eğitimi 3 yıla düşerken staj süreleri uzatılıyor.
Yılbaşında 9 günlük tatil planı nasıl yapılır? 2026 yılbaşı tatili için 9 günlük fırsat kapıda! 1 Ocak'ın Perşembe olmasıyla, 4 günlük izin kullanarak uzun bir mola vermek mümkün. İşte 2026 resmi tatil takvimi ve izin rotası. Yılbaşında dokuz günlük tatil planı nasıl yapılır?
Bina Sorumlusu, Salon Başkanı, Gözetmen… AÖF’te Ücret Tablosu Açıklandı Anadolu Üniversitesi AÖF 2025–2026 Güz Dönemi sınavları için görevli başvuruları başladı. İstanbul ve diğer iller için ayrı belirlenen ücretler öğretmenlerin dikkatini çekti.
Ankara’da Memura Rekor Destek: Mansur Yavaş %120 Tavan Oranıyla İmzayı Attı! Ankara Büyükşehir Belediyesi, ABB, ASKİ ve EGO’da görev yapan memurlar için Sosyal Denge Tazminatı sözleşmesini yasal tavan olan %120 üzerinden yeniledi.
Öğretmen Atamalarında ‘Kilometre’ Muamması: Kimler Uzak İlçelere Gönderilebilir? Milli Eğitim Bakanlığı’nın norm fazlası öğretmenlere yönelik yayımladığı son yazı, aile birliği olanları korurken bekâr ve eşi çalışmayan öğretmenler için resen atama belirsizliğini yeniden gündeme taşıdı.
Eskişehir’de Kayıp Öğretmen Alarmı: Türkçe Öğretmeni 4 Gündür Aranıyor Eskişehir Odunpazarı’nda görev yapan Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’dan 4 gündür haber alınamıyor. Polis ekipleri kent genelinde ve Porsuk Çayı çevresinde arama çalışmalarını yoğunlaştırdı.
Öğretmenlerin Ek Ders Hesaplamalarında Büyük Risk Aralık ayı ek ders hesaplamalarında en kritik kalem sınav görevleri oldu. Okul yönetimlerinin KBS işlemlerini atlaması halinde açık lise sınav ücretleri öğretmenlerin hesabına yatmayabilir.
Zamlı Uzman ve Başöğretmen Tazminatları Kaç TL’ye Çıkacak Ocak ayında öğretmenlere yapılacak zamla birlikte uzman ve başöğretmen tazminatları yeniden hesaplandı. Yüzde 11 zam, enflasyon farkı ve 1.000 TL artış maaşlara nasıl yansıyacak?
Şanlıurfa Öğretmen Akademilerinde Mevlânâ Mesnevisi Programı Millî Eğitim Bakanlığımız uhdesinde yürütülen Şanlıurfa Öğretmen Akademileri kapsamında faaliyet gösteren Edebiyat Akademisi, bu hafta vefatının 752. yıl dönümü dolayısıyla Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî anısına program düzenledi.
Öğretmen atama branş kontenjanları, eğitim merkezleri ve 1 yıllık akademi programı detayları netleşiyor Milli Eğitim Akademisi’nde öğretmen adaylarını ilgilendiren süreçte sona yaklaşıldı. Branş kontenjanları, eğitim merkezleri ve 1 yıllık akademi programına ilişkin detaylar netleşiyor.
Öğretmenlere 5 Oturum Sınav Görevi Fırsatı! ÖSYM, Aralık ayı sonunda yapılacak Uzman Yardımcılığı ve Sayıştay Denetçi Yardımcılığı sınavları için öğretmenlere 5 ayrı oturumda görev alma imkânı sundu.
Öğretmenlerin Ek Ders Ücretlerine Yüksek Kazanç Kesintisi Aralık ayı ek ders ödemeleri yıl sonu mali kapanış nedeniyle erkene çekildi. Ancak üst vergi dilimine giren öğretmenler için net tutarlarda dikkat çekici düşüşler yaşanacak.
Eğitim Mil-Sen: Memurların Çözülemeyen Sorunları Artık Ertelenemez Kamu hizmetlerinin asli unsuru olan memurlar, uzun yıllardır biriken ekonomik, sosyal ve özlük hak kayıpları nedeniyle ciddi bir mağduriyet yaşamaktadır.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.