Genel

Filistin'in Geleceği Konferansı'nda siyasetçilerin Filistin'in geleceğindeki rolü tartışıldı

- Filistin Ulusal Meclis Başkanı Ruhi Fettuh: - "(İsrail hükümetinin) Amaçları başta Filistin halkını Mısır ve Ürdün'e göç etmeye zorlamaktır" - Eski Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı Ryszard Czarnecki: - "Türkiye bu hayati süreçte ara buluculuk yapabilir"

Abone Ol

ANKARA (AA) - AK Parti Dış İlişkiler Başkanlığı ve İnsan Hakları Başkanlığının Ankara'da organize ettiği Filistin'in Geleceği Konferansı'nda, "Filistin'in Geleceğinin Şekillenmesinde Siyasetçilerin ve Parlamentoların Rolü" başlıklı oturum düzenlendi.

AK Parti Genel Merkezi'ndeki oturumun moderatörlüğünü TBMM NATO Parlamenter Asamblesi (PA) Türk Delegasyonu Başkanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu yaptı.

Oturumda, AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, Uluslararası Asya Siyasi Partiler Konferansı (ICAPP) Eş Başkanı ve Pakistan Senatosu Savunma Komitesi Başkanı Mushahid Hussain, eski Avrupa Parlamentosu (AP) Başkan Yardımcısı Ryszard Czarnecki, Filistin Ulusal Meclis Başkanı Ruhi Fettuh, eski Portekiz Avrupa İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Brumo Maçaes ve Slovenya Meclis Üyesi Miroslav Gregoric konuştu.

Çavuşoğlu, Filistinlilerin yaşam haklarının büyük tehdit altında olduğunu belirterek, İsrail ve müttefiklerinin Filistin'e karşı imha savaşı başlattığını söyledi.

Gazze'deki durumu "soykırım" olarak tanımlayan Çavuşoğlu, "Sağlık ve eğitim hizmetleri yok. Gazze şu anda altyapısı olmayan bir moloz yığınına, enkaza dönüşmüş durumda." dedi.

Çavuşoğlu, İsrail'in Batı Şeria, Gazze ve Lübnan'a saldırılarının bölgede gerilimi yükselttiğini dile getirerek, İsrail'in eylemlerinin cezasız kalmasının uluslararası sistemde meşruiyet tartışmaları doğurduğunu ifade etti.

- "Uluslararası toplum başarısız oldu"

Hussain ise İsrail'in Gazze'ye saldırılarında "pervasız, şımarık ve öfkeli" davrandığını, Filistin halkının soykırım, açlık, yıkım ve işgalle karşı karşıya olduğunu belirtti.

Birincil önceliğin insanların hayatını kurtarmak olduğunu dile getiren Hussain, bu bağlamda siyasi liderlik temelinde adımlar atılması gerektiğini söyledi. Hussain, "Dürüst olmak gerekirse söz ettiğimiz uluslararası toplum tamamen başarısız oldu." diye konuştu.

Hussain, Batılı ülkelerin İsrail-Filistin konusunda "çifte standart ve iki yüzlülük gösterdiğini" ve yeni bir uluslararası düzenin vaktinin geldiğini ifade etti.

- "Türkiye bu hayati süreçte ara buluculuk yapabilir"

Czarnecki de konferansın Orta Doğu'daki barış süreci için bir "kırılma noktası" olması temennisinde bulundu.

Türkiye'nin, İsrail ile Filistin arasında çok önemli rol oynayabilecek bir ülke olduğunun altını çizen Czarnecki, "Türkiye bu hayati süreçte ara buluculuk yapabilir." dedi.

Czarnecki, dünya genelinde siyasilerin uluslararası hukuka saygı göstermesi ve Birleşmiş Milletler (BM) gibi uluslararası kurumların kararlarının uygulanması gerektiğini vurgulayarak, "Bence bizim için asıl zorluk, alınan güzel kararların uygulanmaması." diye konuştu.

İsrail ile Filistin arasındaki sorunun geçmişe dayandığını ancak geleceğinin değiştirilebileceğini söyleyen Czarnecki, sadece siyasetçilerin değil, sıradan vatandaşların da tarihin akışını etkileyebileceğini belirtti.

- İsrail'in genişleme politikası

Filistin Ulusal Meclis Başkanı Fettuh da Filistin'deki ve Lübnan'daki zulme karşı açıkça tutum takındığı için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür ederek, Türkiye'nin her zaman Filistin halkının özgürlüğünü tayin etme hakkını desteklediğini söyledi.

İsrail'deki "sağcı ve siyonist hükümetin" soykırım yaptığını ve insanlığa karşı suç işlediğini vurgulayan Fettuh, Filistinlilerin açlık ve susuzlukla mücadele ettiğine dikkati çekti.

"(İsrail hükümetinin) Amaçları başta Filistin halkını Mısır ve Ürdün'e göç etmeye zorlamaktır. Böylece 1948 yılındaki Nekbe'den daha büyük bir Nekbe yaratabilsin." diyen Fettuh, İsrail'in sömürgeci bir mantıkla genişlemeyi sürdürmeyi ve Büyük İsrail'i gerçekleştirmeyi amaçladığını dile getirdi.

İsrail'in topraklarını genişletme politikasına karşı uyarıda bulunan Fettuh, ABD'nin İsrail'e sonsuz destek verdiğini ve dokunulmazlık sağlandığını kaydetti.

Fettuh, ABD ve İsrail'in yönettiği siyasi programa karşı dikkatli olunması gerektiğinin altını çizerek, aksi takdirde bütün dünyanın savaşa sürüklenebileceği değerlendirmesinde bulundu.

Savaşın şartsız olarak durdurulması ve İsrail ordusunun işgal ettiği Filistin topraklarından çekilmesi gerektiğini vurgulayan Fettuh, her iki taraftaki tutukluların serbest bırakılmasına ve uluslararası barış konferansının düzenlenmesine ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

Fettuh, bütün Filistinli grupların bir araya gelmesi ve demokratik seçimlere girilmesi gerektiğini kaydetti. Fetih Hareketi ve Hamas'ın Mısır'da verimli toplantılar gerçekleştirdiğini aktaran Fettuh, yakın zamanda tekrar bir araya geleceklerini ve anlaşma imzalayabileceklerini bildirdi.

- "İsrail sadece güç dilinden anlar"

Eski Portekiz Avrupa Bakanı Bruno Maçaes de Batı'da demokrasi ve ifade özgürlüğünün durumuna ilişkin endişelerini dile getirerek, korku nedeniyle pek çok kişinin bu konuları ele alamadığını söyledi.

Maçaes, İsrail'in İran'a yönelik olası saldırısının gecikmesinin "stratejik ihtiyatın bir işareti" olduğunu belirterek, "İran'ın İsrail'e yönelik saldırısı aslında savunmayı deldi. İsrail, İran'a yönelik bir saldırı başlatma konusunda çok ihtiyatlı." ifadesini kullandı.

Batılı politikacıları seslerini yükseltmeye çağıran Maçaes, "İsrail sadece güç dilini kabul eder, tanır ve anlar." dedi.

- Ateşkes çağrısı

Slovenya Meclis Üyesi Miroslav Gregoric de Filistin'in uluslararası alanda tanınmasının öneminin altını çizerek, "Filistin sadece bu yıl 147 devlet tarafından tanındı." dedi.

İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria, Kudüs ve Golan Tepeleri'ndeki "apartheid" uygulamalarının Filistinlileri yerlerinden etmeye yönelik daha geniş bir gündemin parçası olabileceğini vurgulayan Gregoric, acil olarak ateşkesin sağlanması, çatışmaların sona ermesi, gıda, su ve yakıtın sağlanması ve tüm rehinelerin serbest bırakılması çağrısı yaptı.

Gregoric, İsrail'in BM Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurulu'nda alınan kararları ve Uluslararası Adalet Divanının Gazze'ye yönelik saldırıların derhal durdurulması yönündeki kararını görmezden geldiğini söyledi.

{ "vars": { "account": "G-KW05LWMTBL" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }