Eski Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö, Avrupa Birliği'nin (AB) pek çok kriz tehdidiyle karşı karşıya olduğunu ve şimdiye kadar sürdürülen krizlerle geçici çözümlerle mücadele etme stratejisinden vazgeçip "proaktif bir yaklaşım geliştirmesi" gerektiğini ifade etti.
Brüksel'deki Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulu'nda, Avrupa'nın sivil ve savunma hazırlığının nasıl artırılacağına ilişkin oturum yapıldı.
Oturumda söz alan Niinistö, AB Komisyonunun kendisinden hazırlamasını talep ettiği Avrupa'nın sivil ve savunma hazırlıklarını artırmak için atılacak adımlara yönelik raporunu milletvekillerine sundu.
Niinistö, Avrupa'da güçlü ve birleşik bir güvenlik çerçevesine duyulan acil ihtiyacın altını çizerek hem askeri tehditlerin soğuk savaşın sona ermesinden bu yana en yüksek seviyede olduğuna hem de iklim değişikliğinin tehditlerinin arttığına işaret etti.
Bu nedenle AB'nin kapsamlı bir krizlere hazırlık stratejisi benimsemesi gerektiğini aktaran Niinistö, Avrupa'nın iklim felaketleri ve salgın hastalıklardan siber saldırılara ve potansiyel silahlı saldırılara kadar geniş yelpazedeki krizleri "proaktif" şekilde ele alması gerektiğini dile getirdi.
Niinistö, "Yakın geçmişten bir ders çıkaracak olursak, o da karşı karşıya olduğumuz riskler konusunda gerçekçi ve açık görüşlü olmamız gerektiğidir. Krizin gerçekleşmesini önlemek için krize hazırlanmamız gerekir." diye konuştu.
AB'nin şimdiye kadar sürdürdüğü krizlerle geçici çözümlerle mücadele etme stratejisinden vazgeçmesi gerektiğini belirten Niinistö, AB'yi kritik altyapı, hizmetler ve sosyal uyum alanlarında dayanıklılık inşa etmeye davet etti.
Niinistö, daha güçlü bir istihbarat işbirliğine ihtiyaç duyulduğuna dikkati çekti.
Avrupa'da kurulmasını önerdiği istihbarat ağının CIA gibi kurumların benzerinin yaratılması için değil, AB düzeyinde bilgiye dayalı karar alma mekanizmasını sağlamak için gerektiğini belirten Niinistö, şu değerlendirmede bulundu:
"(Rusya Devlet Başkanı) Vladimir Putin uzun zaman önce Batı'yı ve Batı halklarını zayıf gördüğünü açıkça ortaya koydu. Bu algıyı değiştirmeliyiz, AB ve NATO'nun soğuk savaşın sona ermesinin ardından arzuladığı işbirliğine dayalı güvenlik modeli Şubat 2022'de paramparça oldu."
Niinistö, NATO, birincil savunma mekanizması olmaya devam etse de Avrupa'nın savunma kapasitesini artırması gerektiğini ifade etti.
Sunumun ardından söz alan AP'deki farklı siyasi gruplardan milletvekilleri arasındaysa fikir ayrılığı hakim oldu.
Liberal ve merkez sağ milletvekilleri, Niinistö'nün endişelerini paylaşarak Avrupa'nın olası tehditlere karşı hazırlıksız olduğunu ve AB'nin başta savunma olmak üzere krizlere hazırlık stratejisini geliştirmesi gerektiğini savundu.
Öte yandan Sol Grup milletvekilleri askeri yatırımlar yerine kamu yatırımlarına ihtiyaç olduğunu vurgularken, aşırı sağcı üyeler ise AB'nin ortak savunma stratejisi geliştirmesi fikrini ülkelerin egemenliğine tehdit ve NATO'ya paralellik oluşturma riski nedeniyle eleştirdi.