TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekilleri, Cumhurbaşkanlığının 2025 yılı bütçesi üzerinde görüş, öneri ve eleştirilerini dile getiriyor.
CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, Cumhurbaşkanlığına bağlı tüm kurum başkanlarının toplantıda olması gerektiğini ancak bazı başkanların toplantıya katılmadığını belirterek bu durumu çok yanlış olduğunu, parlamentonun ciddiye alınmadığı savundu.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, "Bütçe gelirleri, 12 trilyon 800 milyar. Faiz gideri 1 trilyon 950 milyar. Bu, bir felaket" ifadelerini kullanarak bu durumun emekli, işçi ve tarım için çok kötü olduğunu söyledi.
Başarır, 2025 yılında bütçenin yüzde 17,5'inin faiz kalemi olarak verileceğini ve bunun kabul edilir bir durum olmadığını belirtti.
Hükümetin sürekli "tasarruf" çağrısı yaptığını ancak Cumhurbaşkanlığı giderlerinin sürekli arttığını belirten Başarır, işçi ve emekliye daha fazla zam yapılması gerektiğini ifade etti.
Ülkenin durumunun felaket olduğunu savunan Başarır, "Emeklinin, asgari ücretlinin maaşı. Lütfen sokağa çıkın ve insanları biraz dinleyin. Bu giderlere bir de o açıdan bakın. İnsanların ve ülkenin durumunu hiç iyi görmüyoruz. İnsanları dinleyen bir grup olarak bunu söylüyoruz." dedi.
DEM Parti Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş, insanların sürekli gelen zamlar nedeniyle açlıkla boğuştuğunu ancak Cumhurbaşkanlığı giderlerinin sürekli arttığını savundu.
- "İki çeyrektir Türkiye küçülüyor"
İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'ın "Seçimsiz dönemler altın kıymetinde bir dönem, fırsat penceresi" sözünü anımsatarak bu durumun verileri incelediklerinde doğru olmadığını savundu.
Hükümetin ekonomi politikalarının yanlış olduğunu ileri süren Usta, "Hedefi yanlış koydunuz. 'Yüksek gelirli bir ülke olacağız' dediğiniz zaman yanlış bir hedef. Büyümek için büyümek bir kanser hücresinin ideolojisidir. Şu anda bir büyüme fetişizmi yaşatıyorsunuz bu ülkede. Büyüyemiyorsunuz da işin kötüsü. İki çeyrektir Türkiye küçülüyor. Sizin yaptığınız hatalar nedeniyle enflasyonu buraya getirdiniz. Enflasyonun düşeceğine ilişkin milletin umudu yok. Güven endeksleri onu gösteriyor." diye konuştu.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, asgari ücretin insanoğluna yakışır bir rakam olması gerektiğini, emeklinin 12 bin 500 lirayla geçinmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Şahin, iktidarın geçmişte "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" felsefesini benimsediğini ancak şu an devleti önceleyen bir iktidar olduğunu savunduğunu belirterek, kamuda tasarruf ve yapısal reformların mutlaka hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Türkiye ekonomisinin jeopolitik gerilimlere ve deprem felaketine rağmen yüzde 5,1 oranında büyüdüğünü ve güçlü bir performans sergilediğini söyledi.
Kalaycı, "Türkiye ekonomisi 2024 yılı ilk çeyreğinde yüzde 5,7 ikinci çeyreğinde yüzde 2,5 bugün açıklanan verilere göre 3. çeyreğinde yüzde 2,1 büyümüştür." ifadelerini kullandı.
Sanayicilerin üretimlerini sürdürebilmesi için özellikle KOBİ kredi koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini belirten Kalaycı, "Finansmana erişim için düşük faizli ve uzun vadeli kredi ile verimliliği arttırıcı teşviklerin devreye girmesi, ihracatı destekleyici politikalara daha fazla öncelik verilmesi gerekmektedir. Ayrıca tarıma dört elle sarılmış, tarımda sanayileşmiş ve tarım ürünlerini ihraç eden ülkelerin gelecekte söz sahibi olacağı görüşündeyiz." dedi.
- "2023 yılındaki 5,4 bütçe açığının 3,6'sı depreme bağlıdır"
AK Parti Uşak Milletvekili İsmail Güneş, parlamenter sistemin aksaklıklarını ortadan kaldırmak, uzun süreli istikrarlı politikaları ve daha etkin proaktif politikaları hayata geçirmek için cumhurbaşkanlığı sistemine geçildiğini belirtti.
Güneş, muhalefetin cumhurbaşkanlığı sistemine geçildiği için ekonomide bozulmalar olduğunu savunduğunu belirterek "Bunları kabul etmemiz mümkün değildir. Tamamen konjonktürden kaynaklanan sebeplere bağlıdır. AK Parti iktidarlarında Sayın Cumhurbaşkanı'mız başbakandı. Bu dönem de Cumhurbaşkanı. Dolayısıyla politikalarda bir değişiklik yok." değerlendirmesinde bulundu.
Ekonominin yıllar içindeki değişimini anlatan Güneş, şunları söyledi:
"1994-2003 yılları arasında ortalama 2,8 büyürken 2004-2013 yılları arasında 5,9 büyümüşüz. 2014-2023 yılları arasında yine 4,9 büyümüşüz. Bütçe açığının fazlalığından bahsettiler. Doğrudur ama 2023 yılındaki 5,4 bütçe açığının 3,6'sı depreme bağlıdır. Depremi olmamış sayamayız. Depreme harcadığımız para, 2023-2024 yıllarında kümülatif olarak 2,6 trilyon liradır. Bu, az bir para değildir."