Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2024 sonu itibarıyla milli gelirin 1,3 trilyon doları, kişi başına düşen gelirin ise 15 bin doları aşmasını beklediklerini belirterek, "Orta Vadeli Program'da 2027 sonu, 2028'e geldiğimiz zaman kişi başına gelirimizin 20 bin doların üstüne çıkacağını öngörüyoruz. 20 sene önce Türkiye çok daha düşük rakamlardaydı ama bugün dünyanın en büyük ekonomilerinden biri haline gelmiş durumdayız." dedi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından Levent'teki bir otelde düzenlenen Türkiye-Senegal İş Forumu'nda konuşan Yılmaz, martta Senagal'de yapılan seçimlerde elde ettiği başarıdan dolayı Senegal Cumhurbaşkanı Beşir Cuma Fay'ı ve hükümetini tebrik ederek, 17 Kasım'da gerçekleşecek Senegal Parlamento seçimi için başarı diledi.
Türkiye'nin Afrika kıtasının her alanda gelişmesine ve ilerlemesine kardeşlik temelinde katkıda bulunmaya devam ettiğini kaydeden Yılmaz, 60'ın üzerinde noktaya uçan Türk Hava Yolları ile TİKA, Maarif Vakfı ve Yunus Emre Enstitüsü gibi kurumlar eliyle kardeş kıtayla daima gönül gönüle olduklarını belirtti.
Yılmaz, Afrika kıtasında 2002'de 12 olan büyükelçilik sayının 44'e yükseldiğini, bunun hükümetlerin Afrika'ya verdiği önemin bir göstergesi olduğunu dile getirerek, Afrika ülkeleriyle ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi stratejisiyle daha da artan temasların hem kıta ülkeleriyle olan güçlü siyasi ve dostluk bağlarında hem de ekonomi, ticaret ve yatırım ilişkilerinde kendisini gösterdiğini ifade etti.
Afrika ülkeleriyle ticari ilişkilerin sömürgeci bir tutumdan uzak şekilde, karşılıklı anlayış ve kazan-kazan mantığıyla geliştiğini vurgulayan Yılmaz, Senegal'in Batı Afrika'da sıkı ilişkilerin olduğu ve kıtanın istikrarına katkıda bulunan ülkelerin başında geldiğini anlattı.
Yılmaz, Senegal Cumhurbaşkanı Fay'ın ve heyetinin dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyaretinin ikili ilişkileri, kardeşliği ve bağları daha ileriye taşıyacak önemli bir merhale olduğunu aktararak, "Bu dönemde çok daha ileriye bu bayrağın taşınacağına inanıyoruz. Senegal ile mevcut imkanlardan sonuna kadar yararlanmamız ve yeni mekanizmalar üretmemiz gerektiğine inanıyorum." diye konuştu.
- "2053 vizyonu çerçevesinde 5 yıllık kalkınma planlarıyla geleceğimizi planlıyoruz"
Senegal'in güçlü demokrasisi, jeopolitik konumu, sağlıklı ekonomik büyümesiyle Afrika kıtasının en istikrarlı ve önde gelen ülkelerinden olduğunu söyleyen Yılmaz, "Gerek Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) üyeliği, gerek Afrika Kıtası Serbest Ticaret Anlaşması'na (AfCFTA) taraf olması ile büyük fırsatlar sunmaktadır. Öte yandan, Senegal'in 2050 vizyonu, düşük karbon emisyonlu, iklim dirençli ve sürdürülebilir bir ekonomik büyüme modeline odaklanmaktadır. Özellikle bugün iş dünyamızın geleceğe dönük planlamalarını yaparken Senegal'in 2050 vizyonuna çok dikkatli bakmalarını, önceliklerini buna göre tayin etmelerini beklediğimizi ifade etmek isterim." şeklinde konuştu.
Yılmaz, Türkiye'nin de 2053 vizyonu olduğunu hatırlatarak, "Biz de 2053 vizyonu çerçevesinde 5 yıllık kalkınma planlarıyla geleceğimizi planlıyoruz. Senegal'in iş dünyasının da Türkiye'nin bu vizyonuna ve planlarına bakmalarında büyük fayda var. Son hazırladığımız 12. Kalkınma Planımızın özünde de yeşil ve dijital dönüşüm var. Karbon nötr bir ekonomi oluşturma, dijital dönüşümü sağlama ve çok daha verimli rekabetçi bir yapı oluşturma var." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin güçlü ekonomik ve stratejik konumu ile Senegal'in bu uzun vadeli kalkınma hedeflerine ulaşmasında önemli bir ortak olacağını vurgulayan Yılmaz, "Ülkemizin enerji, altyapı ve tarım alanındaki deneyimi, Senegal'in enerji dönüşümü, kentsel kalkınma ve tarımsal sürdürülebilirlik gibi hedeflerine destek sağlayabilir. Bu ortaklık, Senegal'e küresel ticarette rekabet gücü kazandırırken, Batı Afrika'da da sürdürülebilir kalkınmanın bir modeli olarak güçlenmesini sağlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
- "Siyasi istikrar, ekonomik istikrarın temelidir"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde rekabetçi bir ekonomi inşa ederek, Cumhuriyet'in 100. yılına üretim, istihdam, ihracat ve milli gelirde rekorlar kırarak girdiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Hükümetlerimiz döneminde Türkiye yıllık ortalama yüzde 5,4 büyümeyi sağlamıştır. Aynı dönemde dünya ortalaması 3,6 iken Türkiye 5,4 yıllık ortalama büyümüştür. Dünya ortalamasının oldukça üstünde bir büyüme performansı sergilemiştir. Böylece dünya ekonomisinden aldığı pay da yükselmiştir. 2024 sonu itibarıyla milli gelirimizin 1,3 trilyon doları aşmasını bekliyoruz. Kişi başına gelirimizin ise 15 bin doları aşmasını bekliyoruz. Orta Vadeli Program'da 2027 sonu, 2028'e geldiğimiz zaman kişi başına gelirimizin 20 bin doların üstüne çıkacağını öngörüyoruz. Bundan 20 sene önce Türkiye çok daha düşük rakamlardaydı ama bugün dünyanın en büyük ekonomilerinden biri haline gelmiş durumdayız."
Çıtayı daha da yukarılara taşımakta kararlı olduklarını ifade eden Yılmaz, şunları kaydetti:
"Bunu siyasi istikrarla, güçlü ve doğru bir liderlikle başardık. Etkin, doğru, öngörülebilir politikalarla başardık. Siyasi istikrar, ekonomik istikrarın temelidir. Siyasi istikrarın oluştuğu, doğru politikaların izlendiği ülkeler, hızla kalkınabiliyorlar. Bunun en güzel örneklerinden biri son 20 yılda Türkiye Cumhuriyeti olmuştur. Bu yıl sonu itibarıyla ihracatımızın 264 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz. Turizm gelirlerimizin ise 60 milyar dolara ulaşacağını tahmin ediyoruz. Hizmet sektörlerinde de Türkiye oldukça iyi bir konumda. Yabancı yatırımları ülkemize çekmek için bugüne kadar pek çok reformu hayata geçirdik. Son 20 yılda en doğru yaptığımız şeylerden biri de bu oldu. Doğrudan uluslararası yatırımları ülkemize cezbettik ve Türkiye'nin kalkınmasına önemli katkılar sundular."
- "2023 yılında yarım milyar dolara yakın bir ticaret hacmi oluşturmuş durumdayız"
Yılmaz, "Senegal 2050: Ulusal Dönüşüm Programı" ile uyumlu şekilde, tarım ve gıda sanayi, petrol ve doğal gaz üretimi, madencilik, imalat sanayi ve yüksek katma değerli hizmet sektörlerindeki deneyimlerini, teknoloji transferi dahil olmak üzere, Senegal ile paylaşmaya hazır olduklarını söyledi.
Türk özel sektörünün diğer ülkelerden farklı olduğuna işaret eden Yılmaz, Türk şirketlerinin gittikleri ülkelerde KOBİ'leri geliştiren bir anlayışla hareket ettiklerini, yerel iş gücünü değerlendirdiklerini, mesleki ve uygulamalı eğitimle yerel iş gücünün niteliğini yükselttiklerini kaydetti.
Afrika kıtasıyla kurulan köklü ilişkiler ve işbirliği hamlelerinin hem Türkiye'nin küresel vizyonunu güçlendirdiğini hem de Afrika'nın kalkınma hedeflerine katkı sağladığını belirten Yılmaz, "Senegal ile ticari ilişkilerimiz ivme kazanarak gelişmekte ve bu büyümenin bir sonucu olarak, 2023 yılında yarım milyar dolara yakın bir ticaret hacmi oluşturmuş durumdayız." dedi.
Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Senegal Cumhurbaşkanı Fay'ın bir araya geldiğini hatırlatan Yılmaz, şunları dile getirdi:
"İlk etapta 1 milyar dolarlık bir hedef kondu. Bu hedef önemli bir hedef ama inanıyorum ki gelecekte çok daha büyük hacimlere Türkiye ve Senegal olarak ulaşacağız. Yatırımlar açısından da önemli bir tutara gelmiş durumdayız. Türk yatırımcıların Senegal'deki yatırımları 800 milyon dolara yaklaşmış durumda. Çeşitli anlaşmaların hayata geçmesiyle başarılı uygulamaların, örneklerin artmasıyla bu yatırımların çok daha yüksek rakamlara ulaşacağını düşünüyorum."
Yılmaz, 1,8 milyar dolara ulaşan 37 projede müteahhitlerin görev aldığını dile getirerek, bunların arasında "yap-işlet-devret" modeliyle tamamlanan Dakar Havalimanı, Dakar Arena, Dakar Expo Merkezi, Hal ve Tır Parkı, Dakar Abdoulaye Wade Stadı gibi projelerin bulunduğunu söyledi.
Başta doğal gaz kaynaklı termik santraller ile yenilenebilir enerji santralleri olmak üzere enerji sektöründe Türk şirketlerinin daha fazla rol almaya başlamasından mutluluk duyduklarını ifade eden Yılmaz, yeni projeleri de desteklediklerini kaydetti.
Yılmaz, Türkiye ve Senegal arasındaki ticaret hacmini büyütmek ve karşılıklı yatırımları artırmak bakımından "Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması"nın bir an önce onaylanması ve yürürlüğe girmesinin önemli olduğunu, Senegal hükümeti bu süreçleri hızlandırdığında yatırımların da daha fazla artacağını belirtti.
İki ülke arasındaki karma ekonomi komisyonunun bir an önce toplanmasının sadece devletler arası değil, iş dünyaları arasında da bağları geliştirmekte büyük fayda sunacağını vurgulayan Yılmaz, iki ülke arasında imzalanan anlaşmaların ilişkilere ivme kazandıracağını kaydetti.
Yılmaz, amaçlarının her iki ülkenin daha hızlı büyümesi, refahı artırması ve birlikte hedeflerine yürümeleri olduğunu dile getirerek, Türk iş insanlarını Senegal'deki yatırım fırsatlarını değerlendirmeye ve Senegalli firmalarla yeni ortaklıklar kurmaya davet ederken Cumhurbaşkanı Fay'dan da Senegal'in sunduğu fırsatlardan faydalanmak isteyen Türk yatırımcılara destek beklediklerini sözlerine ekledi.
