Genel

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tataristan ziyaretinin ardından uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı: (3)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Suriye yönetiminin Türkiye ile samimi ve gerçekçi bir normalleşmenin kendilerine sağlayacağı faydaları anlayarak adımlarını ona göre atması, temel beklentimizdir." dedi.

Abone Ol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Suriye yönetiminin Türkiye ile samimi ve gerçekçi bir normalleşmenin kendilerine sağlayacağı faydaları anlayarak adımlarını ona göre atması, temel beklentimizdir." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, BRICS Zirvesi'ne katılmak üzere gittiği Rusya'ya bağlı Tataristan Cumhuriyeti'nin başkenti Kazan'daki temaslarının ardından dönüşünde, uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde İsrail'e silah satışının durdurulmasına yönelik yürüttüğü çalışmaların hatırlatılması ve bu konuda bir ittifak politikası uygulamak için aynı düşüncedeki ülkeleri İstanbul'da bir araya getirme noktasında bir gelişmenin olup olmayacağına ilişkin soru üzerine Erdoğan, "İsrail'i durdurmak, onların bebekleri, çocukları, anne ve babaları öldürmesinin önüne geçmek için silaha erişimin önünü kesmemiz şart. Şu an itibarıyla Amerika ve Almanya başta olmak üzere birçok ülke maalesef verdikleri silahlarla İsrail'in katliamını sürdürmesine destek oluyor. Biz de Birleşmiş Milletler çatısı altında bu soruna bir çözüm olması, İsrail'e kapsamlı bir silah ambargosu konulması için girişim başlattık. Bu çağrımıza destek verenlerin sayısı da her geçen gün artıyor. Umarız 'İnsanlık İttifakı' olarak bu girişimimizi başarıya ulaştırır ve kalıcı barış için bir kapı aralarız. Ateşe benzin dökenlere inat bu yangını söndürmek için elimizden geleni yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

İsrail'e karşı silah ambargosu çağrısının İtalya, İspanya, İrlanda ve Fransa gibi ülkeler tarafından da yapılmış olmasının, konunun giderek daha fazla gündeme geldiğini gösterdiğini belirten Erdoğan, "Demek ki sadece biz değil, pek çok ülke, İsrail'in pervasızca, orantısız güç kullanımından rahatsız ama gelinen aşamada Türkiye'nin başını çekeceği ülkelerin, insan hakları ve uluslararası hukuk konularında daha güçlü bir ses çıkartması gerekiyor. Diplomatik zeminin güçlendirilmesi, alternatif bakış açıları geliştirilmesi ve uluslararası baskının artırılması için ne gerekiyorsa yapılmalı ve insanlığa kasteden bu terör devleti durdurulmalıdır." diye konuştu.

- "Umarım önümüzdeki dönemde Türkiye-Suriye normalleşmesini inşa ederiz"

Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile görüşme konusunda, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşme sonrası yeni bir gelişme beklenip beklenemeyeceğine dair soru üzerine, sürecin en başından bu yana Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunmasından ve komşularında kalıcı, adil, kapsayıcı bir barış ve huzurun tesisinden yana olduklarını söyledi.

Terör örgütleriyle ayrımsız mücadele anlayışında sınırları korumanın yanında bu tutumlarının da payı olduğunu kaydeden Erdoğan, "Bölgemiz bir ateş çemberine dönmüş durumda ve her geçen gün maalesef bu çember daralıyor. Suriye yönetiminin Türkiye ile samimi ve gerçekçi bir normalleşmenin kendilerine sağlayacağı faydaları anlayarak adımlarını ona göre atması temel beklentimizdir. Umarım önümüzdeki dönemde bu konuda yapıcı bir adım görür ve Türkiye-Suriye normalleşmesini inşa ederiz. Çünkü o bölgedeki istikrarsızlık bir bataklığın sinekleri topladığı gibi terör örgütlerini, kirli emelleri olanları oraya biriktirdi. Onları dağıtmanın yegane yolu o bataklığı kurutup orayı gül bahçesine çevirmekten geçer." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, Rusya'nın, Suriye yönetimi üzerindeki etkisinin herkesçe malum olduğuna işaret ederek "Sayın Putin ile tüm bu konuları, durduğumuz noktayı, beklentimizi konuştuk. Sayın Putin'e, Beşar Esad'ın çağrımıza vereceği cevabın temini noktasında bir adım atması çağrımız oldu. Sayın Putin, Esad'a bu adımı atması için herhangi bir çağrıda bulunur mu? Onu da zamana bırakıyoruz." dedi.

- "Umarız çok uzun sürmez"

"Almanya Şansölyesi Olaf Scholz misafirinizdi. Türkiye'ye yönelik silah ambargosunun kaldırılmasına ilişkin beklentiler vardı. Eurofighter'a izin verilecek mi? Bunları çok açık söylemedi. Siz kendisinden daha açık garantiler aldınız mı, izleniminiz nedir?" sorusunu Erdoğan, şöyle yanıtladı:

"Kendisiyle yaptığımız ikili görüşmede, Eurofighter konusunda olumlu adımlar atılabileceğini gerek İngiltere gerekse Almanya'nın bu işe sıcak baktığını gördük. Şu an itibarıyla da ilgili bakan arkadaşlarımız karşılıklı olarak görüşmelerini sürdürecek. Olay sadece Eurofighter ile sınırlı değil. Bunun dışında Deniz Kuvvetleri, Kara Kuvvetleri ve Hava Kuvvetleriyle ilgili birçok alanda parça, makine alımları da buna dahil. İkili görüşmede olumlu yaklaşımları kendisinden aldık. Savunma sanayii konusunda ihtiyaçlarımızı attığımız adımlar sayesinde büyük oranda kendimiz karşılıyoruz. Ancak bazı kalemlerde zamana ihtiyacımız bulunuyor. Bu kalemleri de öncelikle müttefiklerimizden karşılama yoluna gidiyoruz. Bu süreç ne zaman tamamlanır, uçakların temini aşamasına ne zaman geliriz, onu zaman gösterecek. Umarız çok uzun sürmez."

- "Putin'in daimi ateşkesin sağlanması noktasında arayışı olduğunu gördük"

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Rusya heyetiyle yaptıkları görüşmede, "Putin'de bu savaşı bitirmeye dönük yeni bir irade gözlemlediniz mi?" sorusuna Erdoğan, "Amerika'da Türkevi'nde Ukrayna Devlet Başkanı Sayın (Volodimir) Zelenskiy ile yaptığım görüşmede olduğu gibi Sayın Putin'in de daimi ateşkesin sağlanması noktasında bir arayışının olduğunu gördük. Bunu zaten Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan Bey ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, İstanbul'da yaptıkları görüşmelerle teyit ettiler. Karadeniz Tahıl Koridoru'nun canlandırılması, mayınların temizlenmesi konularının yanı sıra dün akşam Sayın Putin ve heyetiyle yaptığımız görüşmede de esir takaslarıyla alakalı beklentilerin olduğunu gördük. Şu anda bu esir takaslarına yönelik adımları da yakın takibe almış bulunuyoruz." yanıtını verdi.

Erdoğan, sorunların diplomasi yoluyla çözülmesi konusunda ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini vurgulayarak "Arzumuz, bir an önce iki ülke arasında barış için müzakereleri başlatmak, hayırlı neticeye ulaşacak yolu açmaktır. Buna muvaffak olmak için yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz. Savaşın kazananı, barışın ise kaybedeni olmayacağını vurgulamaya devam ediyoruz. Bu savaş elbet bitecektir, bizim gayretimiz daha fazla kan ve gözyaşı akmadan tamamlanması içindir." diye konuştu.

- "Çelik Kubbe adını biz koyduğumuza göre bunun takvimini de biz belirleyeceğiz"

"Dün Putin ile görüşmenizde S-400'ün yeni fazı ve özellikle Türkiye'nin kurmaya başladığı Çelik Kubbe Hava Savunma Sistemleri ile ilgili ortak hareket edilmesi gibi bir durum söz konusu oldu mu?" sorusu üzerine Erdoğan, Demir Kubbe ile Türkiye'nin Çelik Kubbe projesini birbirine karıştırmak gerektiğini söyledi.

Erdoğan, S-400 konusunun ise farklı bir adım olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

"S-400'ün diğer fazıyla alakalı 'Acaba birileri ne der?' diye bizim bir düşüncemiz yok. Onun kararını Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak biz veririz. Bu konuda hükümetimiz oturur, değerlendirmelerini yapar, kararını verir ama dediğimiz gibi Çelik Kubbe adını biz koyduk. Çelik Kubbe adını biz koyduğumuza göre bunun takvimini de biz belirleyeceğiz. Adımını da vakti, saati geldiğinde savunma sanayii ile atarız. Bu konuda Türkiye'nin muhalefet partisi veya muhalifleri acaba ne diyor? Bütçe meselesinde muhalefet çılgına döndü. 'Niye şuradan para alıyorsunuz? Niye buradan para alıyorsunuz?' dediler. Biz kaynaklarımızı kendimiz temin ederiz ve bu kaynakları temin ettiğimiz zamanda da adımlarımızı atarız. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti kaynak temini noktasında herhangi bir sıkıntının içinde değildir. Vakti, saati geldiğinde adımını atar, kaynaklarını üretir ve Çelik Kubbesini de yapar. Burada önceliğimiz kendi ihtiyaçlarımızın eksiksiz karşılanmasıdır. Savunma sanayiinde geldiğimiz noktaya nasıl aşama aşama ulaştıysak daha ileri hedeflerimize de sağlam adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz."

- "Çin'den yakın zamanda bir ziyaret bekliyoruz"

Çin ile ilişkilerin nasıl olduğu ve nereye doğru evrileceğine dair soru üzerine ise Erdoğan, şunları kaydetti:

"Çin ile geçmişten bugüne uzanan bağlarımız bulunuyor. Birbirlerini etkileyerek gelişmiş iki büyük uygarlığın mirasçılarıyız. İlişkilerimizi bu bağlar üzerine inşa ediyor, köklü yeni bağlar oluşturmak için çalışıyoruz. Çin, dünya siyasetinde de ticaretinde de son derece etkin bir ülke. Stratejik ortaklık düzeyindeki ilişkilerimizi geliştirmek için yeni adımlar atabiliriz. Çinli dostlarımızla ikili ticaret hacminin artırılmasından, yatırım potansiyellerine kadar birçok başlığı zaman zaman ele alıyoruz. Biz Çin'den yakın zamanda bir ziyaret bekliyoruz. Ondan sonra da biz iadeiziyareti yaparız. Sanıyorum bu, çok uzun bir zaman almayacak. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping bize bir ziyaret gerçekleştirecek, ardından da biz kendilerine bir ziyaret yapacağız."

(Bitti)

{ "vars": { "account": "G-KW05LWMTBL" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }