Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Birileri ısrarla görmezden gelse de Türkiye'nin hemen yanı başında son derece kanlı, son derece tehlikeli bir savaş tam 14 aydır devam ediyor." dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler Gününü tebrik etti. 23 Kasım'da gerçekleştirilen programla hem ulvi bir vazifeyi yerine getiren öğretmenlerle bir araya geldiklerini hem de 20 bin yeni öğretmenin atamasını gerçekleştirdiklerini ifade eden Erdoğan, vatanın her köşesinde birer eğitim neferi olarak aşkla görev yapacak yeni öğretmenleri tebrik etti.
Erdoğan, 22 yıldır eğitimi önceliklerinin ilk sırasına yerleştirdiklerini, evlatların en iyi şekilde yetişmesi için hiç bir fedakarlıktan kaçınmadıklarını söyledi.
Eğitim-öğretimde değişime ve yeniliğe direnmenin bizatihi hayatın kendisine direnmek manasına geldiğini belirten Erdoğan, "Ülkemizde maalesef kendini halen 1940'ların şartlarında gören eğitime bir gelişim ve tekamül aracı olarak değil bir ideolojik formatlama aracı olarak bakan bir kesim bulunuyor. Kökü mazide, ati tasavvurumuza uygun bir şekilde hayata geçirdiğimiz Türkiye Yüzyılı Maarif Modelimizin uygulanmasında bu çevrelerin temelsiz eleştirilerine, engellemelerine ve sabotajlarına maruz kalıyoruz." diye konuştu.
Milletçe herkesin geleceğini ilgilendiren eğitim meselesini, günlük siyasi tartışmaların ve ideolojik takıntıların objesi haline getirmenin yanlış olduğunu vurgulayan Erdoğan, tüm paydaşların katkısı alınarak hazırlanmış, bilimsel, kuşatıcı, modern, milli ve manevi değerleri önceleyen, insanı merkeze alan yeni modelin, Türkiye Yüzyılının inşasını kolaylaştıracağını kaydetti.
İstikbalin teminatı olarak görülen 20 milyon öğrencinin en iyi şekilde yetişmesi, en iyi eğitimi alması, imkanlardan en iyi şekilde ve eşit olarak istifade etmesi için üzerlerine düşeni yapacaklarını dile getiren Erdoğan, gelecek dönemde Türkiye'nin ekonomik şartları iyileştikçe, bunun öğretmenlere de etki etmesi için her türlü adımı atacaklarını bildirdi.
Erdoğan, 81 vilayette, sınırların içinde ve dışında, Türkiye Maarif Vakfı'nın Asya'dan Afrika'ya yayılan okullarında eğitim meşalesini gururla taşıyan tüm öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü tebrik etti.
- "Kadınların hak ettiği yere gelmesi için çaba harcadık"
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'nde, şiddetin olmadığı bir Türkiye ve dünya için çalışmaları kararlılıkla sürdüreceklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Kim ne derse desin, Türkiye, bizim hükümetlerimiz döneminde, kadına şiddet başta olmak üzere şiddetin her çeşidiyle mücadelede tarihi nitelikte kazanımlar elde etmiş, ülkemiz çok ileri bir noktaya gelmiştir. Kadına yönelik yanlış algıların kırılmasından iş, eğitim ve siyaset alanındaki bariyerlerin kaldırılmasına kadar nice başlıkta sorunları çözdük, eksikleri giderdik, meselelerimizin üzerine gitme cesareti gösterdik. Kadın hakları konusunun araçsallaştırılmasına izin vermeden, kadınların hayatın her alanında hak ettiği yere gelmesi için çaba harcadık."
Erdoğan, son 22 yılda bu konuda çok köklü, kapsamlı reformları devreye aldıklarını belirterek, tüm sorunların çözüldüğü iddiasında olmadıklarını ama geriye doğru bakıldığında aşılmaz görülen duvarların yıkıldığının, nice yanlışın ve hatalı uygulamanın düzeltildiğinin tartışmasız bir gerçek olduğunu söyledi.
Dünün gözde büyüyen sorunlarının bugün artık tarihe karıştığını, bugünün sorunlarının da yarın önlerine çıkmayacağını dile getiren Erdoğan, kadınlarla dayanışma içinde fiziki ve psikolojik şiddete karşı mücadeleyi devam ettireceklerini bildirdi.
- "En güçlü tepkiyi veren ülkelerden biriyiz"
Dış politikada oldukça yoğun ve karmaşık bir gündemle karşı karşıya olduklarını ifade eden Erdoğan, "İsrail'in Gazze'ye 7 Ekim 2023'te başlattığı saldırılar Lübnan'ı, Suriye'yi ve diğer bölge ülkelerini de içine alacak şekilde genişliyor. Birileri ısrarla görmezden gelse de Türkiye'nin hemen yanı başında son derece kanlı, son derece tehlikeli bir savaş tam 14 aydır devam ediyor. Türkiye olarak, İsrail hükümetinin saldırgan politikasına ilk günden itibaren en güçlü tepkiyi veren ülkelerden biriyiz." şeklinde konuştu.
Katıldıkları her uluslararası toplantıda Gazze'de yaşanan vahşete dikkat çektiklerini söyleyen Erdoğan, Türkiye'nin Gazze'ye gönderilen insani yardımlar noktasında 86 bin tona ulaşan yardım miktarıyla ilk sırada yer aldığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail'le ticareti tamamen keserek, yaklaşık 9,5 milyar dolarlık bir ticaret hacminden sarfı nazar ettiklerini belirterek, Uluslararası Adalet Divanı'nda İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olma başvurusunun geçen aylarda yaptıklarını anımsattı.
Birleşmiş Milletler başta olmak üzere tüm uluslararası örgütlerde İsrail'i çatışmaları durdurmaya zorlayacak tedbirler alınması için uğraştıklarına işaret eden Erdoğan, İslam dünyasının İsrail hükümetine karşı tek yürek, tek bilek olması için yoğun gayret gösterdiklerini söyledi.
- "Terör yaftası vuranlarla işbirliğini sorgulasınlar"
"Şunun bilinmesini isterim. Biz, insanlığımızın sınandığı bu imtihan günlerinde, Filistin halkına ve Gazzeli mazlumlara kardeşlik görevimizi yerine getirmenin gayretindeyiz." ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin, Filistin halkının haklı mücadelesine verdiği güçlü desteğin en yakın şahidi, bizzat Filistinli, Gazzeli kardeşlerimizdir. Böyle insani bir meseleden siyasi rant devşirmeye çalışan siyaset tüccarlarını, bugüne kadar muhatap almadık, bundan sonra da almayız. Çoğu çocuk ve kadın 50 bin masumun kanı üzerinden oy hesabı güdenleri önce Allah'a sonra da aziz milletimizin vicdanına havale ediyoruz. Şahsımıza, partimize ve iktidarımıza işbirlikçi iftirası atanlar, önce gitsinler, Filistin direnişine terör yaftası vuranlarla kurdukları işbirliğini sorgulasınlar. 14-28 Mayıs seçim sürecinde Suriyeli mazlumlara yönelik ırkçı söylemlere sessiz kalmalarının hesabını versinler. Kimse kusura bakmasın, bizim Filistin davasına sağladığımız desteğin zekatı bile bunların tamamının yaptıklarından katbekat fazladır. Şunu çok net belirtmek durumundayım. Türkiye, Filistin, Gazze ve Lübnan için görünenden, konuşulandan, basına yansıyandan çok daha fazlasını yapmaktadır. Soykırım duruncaya, Gazze ve Filistin tamamen özgürleşinceye kadar tüm gücümüzle, tüm imkanlarımızla kardeşlerimizin yanında olacağız."
Suudi Arabistan'ın ev sahipliğinde Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi İkinci Olağanüstü Ortak Zirvesindeki konuşmalarında bu dik ve dirayetli duruşu yine çok güçlü biçimde ortaya koyduklarını hatırlatan Erdoğan, Riyad toplantısında Gazze'deki katliamın durdurulması için Türkiye'nin attığı adımlardan ve insani yardım çabalarından bahsedildiğini söyledi.
(Sürecek)