Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "CHP'nin sorumsuz yöneticilerinin ordumuzu nizamsızlık, intizamsızlık, disiplinsizlik tehditleriyle karşı karşıya bırakmasına göz yummayacağız." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Kahraman ordumuz vesayet heveslilerinden ve FETÖ'cü hainlerden temizlendikçe vatan savunması görevini çok daha etkin, çok daha başarılı bir şekilde yerine getirmeye başlamıştır. Artık ülkenin içiyle uğraşmak yerine sınırlarımız ötesinde terör örgütlerine nefes aldırmayan bir orduya sahibiz. Kimse kusura bakmasın karası, denizi ve havasıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin gıptayla takip edilen başarılarına, bölücü terör örgütünün uzantılarıyla yan yana yürümekten gocunmayan istismarcıların gölge düşürmesine müsaade etmeyiz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Hem üç beş oy için, affınıza sığınarak söylüyorum, 'Mustafa Kemal'in itleri' hakaretini sineye çekeceksiniz, hem Meclis kürsüsünden bölücü örgüt yandaşlarından ayar üstüne ayar yerken gıkınızı çıkarmayacaksınız hem 14-28 Mayıs seçimleri sürecinde Kandil'den, Pensilvanya'dan gelen destek beyanlarına bir çift laf etmeyeceksiniz hem de bugün karşımıza çıkıp utanmadan bize Gazi Mustafa Kemal'den, Cumhuriyet'ten, vatan, millet ve Mehmetçik sevgisinden bahsedeceksiniz. Siz gidin, önce kendi kara sicilinizle bir yüzleşin. Siz gidin, bu zamana kadar karşısında dut yemiş bülbüle döndüğünüz hakaretlere niçin ses etmediğinizin hesabını verin. Siz gidin, Türkiye'ye 'işgalci' diyenlere, Türk Silahlı Kuvvetlerine 'kimyasal silah kullandı' iftirası atanlara niçin destek olduğunuzu açıklayın. DEM'li belediyeler arasında mekik dokurken, siz ne hakla bizi cumhuriyet üzerinden eleştiriyorsunuz. Böyle bir konuda bize laf söylemek sizin haddinize mi? Bizim de milletimizin de sizin iki yüzlü, omurgasız siyasetine karnı tok."

- "Milletimizin haklarını savunmayı gerekirse canımız pahasına sürdüreceğiz"

"Ordumuza, başta Balkan Harbi olmak üzere yakın tarihimizde çok ağır bedeller ödeten siyaset virüsünün bulaştırılmasına izin vermeyeceğiz." diyen Erdoğan, İttihatçılar ile İtilafçılar arasındaki çekişme sebebiyle ülkenin tarihinin en büyük toprak kayıplarını yaşadığını hatırlattı.

Siyaset virüsünün bir orduyu içten içe nasıl çökerttiğini, zayıflattığını Balkan Savaşlarında çok acı bir şekilde tecrübe edildiğini söyleyen Erdoğan, Rıza Tevfik'in "O nazlı vatan bizim, biz benimsemedik el aldı gitti" diyerek ağıt yaktığı Rumeli'nin sadece bir haftada kaybedildiğini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cumhuriyet tarihimiz boyunca da neredeyse her 10 yılda bir tekrarlanan vesayet teşebbüslerinde ordumuzun nasıl bir girdaba sürüklendiğini, milletimizle nasıl karşı karşıya getirildiğini yakinen gördük. CHP'nin sorumsuz yöneticilerinin ordumuzu nizamsızlık, intizamsızlık, disiplinsizlik tehditleriyle karşı karşıya bırakmasına göz yummayacağız. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak darbecilere ve şakşakçılarına rağmen, demokrasiyi, hukuku, adaleti, kalkınmayı, sivil siyaseti ve milletimizin haklarını savunmayı gerekirse canımız pahasına sürdüreceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

"Bu süreçte şu değişmez gerçeğe bir kez daha şahitlik ediyoruz" diyen Erdoğan, ülkenin yaşadığı her sınamanın, CHP zihniyetinin çarpık ve kirli yüzünün bir parçasını açığa çıkardığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Meclisin ikinci büyük partisi, bir anlamda iktidarın alternatifi olan parti ve kadrolarının hali bu. Ne liyakat ne ehliyet var ne de millete ve memlekete hizmet gibi bir dert var." ifadelerini kullandı.

- "Milyonlarca insanı istemeye istemeye gidip CHP'ye oy vermek zorunda bıraktı"

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Şu haliyle CHP'ye bakıp da kendisi ve ülkesi adına umut görebilen tek bir vatandaşımız var mıdır acaba? Eskisi ve yenisiyle CHP genel başkanlarına, hırsları boylarını aşan belediye başkanlarına bakıp da ülkeyi bunlardan herhangi birine emanet edebileceğine inanan aklı başında tek bir kişi var mıdır acaba? CHP'ye bakıp da Türkiye'nin milli menfaatlerini dünyanın dört bir yanında hem diplomasinin inceliklerini hem siyasi ve askeri gücünü hem kişisel ilişkilerini kullanarak savunabilecek bir kadro görebilen var mı acaba? Buna rağmen CHP nasıl bu kadar oy alabiliyor, nasıl bu kadar belediye kazanabiliyor, nasıl bu kadar cüret sahibi olabiliyor? Açık konuşmak gerekirse bunun müsebbibi AK Parti olarak biziz. Bu bir özeleştiridir, açık ve net. 'İğneyi kendine çuvaldızı başkasına batır' demiş atalarımız. Biz de başkalarını eleştirmeden önce sorunu kendimizde arayacağız. Küresel ve bölgesel krizlerin etkisiyle yaşadığımız ekonomik sıkıntılar, bizim kimi eksiklerimizle ve hatta yanlışlarımızla birleşince milyonlarca insanı istemeye istemeye gidip CHP'ye oy vermek zorunda bıraktı. Belki de oy vermedi ama netice ortada."

CHP'nin "tek parti faşizminden" beri hiçbir zaman bu ülkenin milli partisi olmadığını, böyle bir derdi ve gayretinin de olmadığını dile getiren Erdoğan, "Bu parti, bizi yıllarca, hiçbirinin belgesi, ispatı, temeli olmayan nice konuda yolsuzlukla, usulsüzlükle suçladı değil mi? Peki sonra ne oldu? Bizi haksızlıkla, hukuksuzlukla, adaletsizlikle suçlayanlar ellerine imkan geçtiğinde bunların hepsinin de feriştahını yaptılar. Hiç şüphesiz bunların hepsinin hesabını vakti geldiğinde hem millete hem yargıya verecekler. Nasıl belediye imkanlarını terör örgütünün emrine verenler birer ikişer yargının önüne çıkıyorsa, hırsızlar da belgeleri, bilgileri tekemmül ettirildiğinde kendilerini yargının huzurunda bulacaklar. Hiç kimsenin millete hizmet için tahsis edilen kaynakları kendi hırsı, kendi sinsi emeli, kendi şahsi reklamı için yağmalama, har vurup harman savurma, karanlık mahfillerde dağıtma hakkı yoktur." diye konuştu.

- "Nasıl bir soygun düzeninin işletildiğini önümüzdeki dönemde hep birlikte göreceğiz"

Kendisinin de belediyecilik yaptığını, şu anda da devleti yönettiğini kaydeden Erdoğan, konserler üzerinden ortaya saçılan yolsuzlukların buz dağının sadece görünen kısmı olduğunun altını çizdi.

Suyun altında çok daha büyük hırsızlıklar, usulsüzlükler olduğunu anlatan Erdoğan, "Halkçı belediyecilik sloganı altında nasıl bir soygun düzeninin işletildiğini önümüzdeki dönemde hep birlikte göreceğiz. SSK'ya olan birikmiş borçlarını ödemekten 'para yok' diyerek kaçanların, yandaşları zengin etmeye gelince milyarları nasıl bulduğunun milletimiz gayet farkındadır." ifadesini kullandı.

Bunun hesabını sandıkta milletin soracağını ifade eden Erdoğan, "Yolsuzluk yapanlar, hukuk önünde de sonuçlarına katlanacaktır. Bizim şanla, şerefle geçen 22 yıllık kesintisiz iktidarımızda hizmette eksiğimiz olabilir, eserde yanlış tercihlerimiz olabilir ama bunlar gibi beytülmali yağmalatma gibi bir sabıkamız hamd olsun yoktur." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Seçimlere kadar milletimizin sıkıntılarını birer birer çözerek, ülkemizi güven ve istikrar rayında tutarak, Türkiye Yüzyılı hedefimizden sapmayarak, küresel ve bölgesel gelişmeleri lehimize çevirerek, yeniden umutları tazeleyecek, gönülleri kazanacak ve iktidarımızı sürdüreceğiz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Singapur Ulusal Güvenlik Bakanı Chee Hean'i kabul etti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Singapur Ulusal Güvenlik Bakanı Chee Hean'i kabul etti

(Sürecek)

Kaynak: aa