Genel

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 9. Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni'nde konuştu: (2)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gazze'de yaşananlara ilişkin, "Birkaç ülke dışında, üzülerek söylüyorum, İslam dünyasından güçlü bir tepki yükselmiyor. Bu dağınıklığın da tarihe kaydedildiği unutulmamalıdır." dedi.

Abone Ol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gazze'de yaşananlara ilişkin, "Birkaç ülke dışında, üzülerek söylüyorum, İslam dünyasından güçlü bir tepki yükselmiyor. Bu dağınıklığın da tarihe kaydedildiği unutulmamalıdır." dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen 9. Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni'nde konuştu.

Gazze halkının, Gazzeli müminlerin, işgalciler karşısında kahramanca, "Bedr'in aslanları" ve Çanakkale'yi geçilmez kılan istiklal aşıkları gibi direndiğini dile getiren Erdoğan, Gazze ve Filistin'in sadece kendi onurları için değil, aynı zamanda tüm Müslümanlar ve tüm insanlık için yiğitçe direndiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Birkaç ülke dışında, üzülerek söylüyorum, İslam dünyasından güçlü bir tepki yükselmiyor. Bu dağınıklığın da tarihe kaydedildiği unutulmamalıdır. Bizler öte dünyada yaptıklarımız kadar yapmadıklarımızın da hesabını vermekle mükellefiz. Müslümanların üzerine serpilmiş ölü toprağı hakkında başımızı iki elimizin arasına alıp, hepimizin mutlaka tefekkür etmesi gerektiğine inanıyorum.

Bu cendereden kurtulup, feraha ve selamete ulaşmamızın yegane yolu, hiç şüphesiz Kur'an'a ve sünnete bağlılıktan geçmektedir. Nur dağına inen ilk vahiyden, Resul-i Ekrem'in Veda Hutbesi'ne kadar bizlere güç ve iman veren, ümit ve cesaret aşılayan, darıdünyaya niçin geldiğimizi hatırlatan asli kaynaklarımıza dönmek, kendimizi bu mizan üzere sigaya çekmek zorundayız. Ecdadın asırlar boyunca yaptığı gibi fikrimizi, zikrimizi, hayatımızı, Kur'an ve sünnetin ışığıyla nurlandırmak, tüm yaşamımızı Ümmet-i Muhammed'e yaraşır şekilde yeniden kurmak, kurgulamak, geliştirmek durumundayız."

- "Biz birbirimize emanet edilmiş kardeşleriz"

Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy'un "Piraye-i hafızam sen oldun. Sermaye-i hafızam sen oldun. Sensin hele ey Kitab-ı a'zem. Haşa buna hiç tereddüt etmem. Dünyada refikü hem zebanım. Ukbada mü'inü müst'anım" dizelerini okuyarak, "Evet bizim hafızamız da sermayemiz de refikimiz de yardımcımız da Kur'an-ı Kerimdir. Vicdanı, şefkati, merhameti, yetim, öksüz ve kimsesizleri koruyup, gözetmeyi nasıl Kur'an'dan, sünnetten ve siretten talim ettiysek, müminler olarak zulüm ve zalimle mücadeleyi de mücahede ruhunu da dirayeti, basireti ve metaneti de yine ilahi mesajlardan öğreneceğiz." ifadesini kullandı.

"Karanlıkları ancak İslam'ın nuruyla aydınlığa kavuşturacak, onun koruyucu ve kapsayıcı zırhını kuşanarak ruh köklerimizi İslam'la yeşeren toprakların gürül gürül akan ırmaklarıyla yeni baştan Allah'ın izniyle buluşturacağız" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çünkü bizim Gazze'de yerle bir edilen evinin yıkıntıları içinde elinde tespih, kucağında Kur'an-ı Kerim ile şehit olan çocuklara borcumuz var. Kaldıkları çadırlarda siyonist canilerin bombalarıyla diri diri yanarak şehadete eren kardeşlerimize karşı sorumluluklarımız var. Zalime meydan okuyan, zulme boyun eğmeyen bu ümmetin vakar abidesi evlatlarına, kahramanlarına verdiğimiz sözümüz var.

Afrika'nın en ücra köşelerinde ellerini semaya kaldırmış, yüzlerini Türkiye'ye dönmüş kardeşlerimize karşı mesuliyetlerimiz var. Dünyanın dört bir yanında hayatta kalma mücadelesi veren mazlumların, mağdurların, gariplerin bizlerden, sizlerden, Türkiye'den ve bu ümmetten ümidi var. Bu ümitleri boşa çıkaramayız. Kardeşlerimizi, özellikle verdiğimiz sözü unutmayacağız, sırtımızı da onlara dönmeyeceğiz. Unutmayın, biz birbirimize emanet edilmiş kardeşleriz. Elimizle, dilimizle, buna gücümüz yetmiyorsa kalbimizle, dualarımızla kardeşlerimizin yanında olmalıyız."

- "İnsanlığın daha fazla dibe vurmaması için harekete geçmemiz şarttır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kış mevsiminin kapıyı çalmak üzere olduğuna dikkati çekerek, Gazze ve Lübnan başta olmak üzere savaşın bütün yükünü taşıyanlar için bu kışın her zamankinden daha ağır geçeceğini dile getirdi.

İsrail hükümetinin bombalarla, füzelerle kıramadığı direnişi, aç, susuz, gıdasız, ilaçsız bırakarak kırmayı deneyeceğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"İnsani yardımların geçişine izin vermeyerek, Filistin'in başı dik evlatlarına diz çöktürmeye çalışacak. Nazilerin toplama kamplarını aratmayan koşullarda yaşamaya mahkum ettiği 2 milyon insana bu kış boyunca her türlü kötülüğü yapacak. İnsanlığın daha fazla dibe vurmaması için harekete geçmemiz şarttır. Kardeşlerimizi bu haydutluk karşısında yalnız ve çaresiz bırakamayız. Başta yardımsever milletim olmak üzere kalbi Filistin ve Lübnan için atan tüm insanları mazlumlara el uzatmaya davet ediyorum. Rabb'im Gazze, Batı Şeria ve Lübnan'daki biçarelerin yardımcısı olsun. Rabb'im bizlere bu insanlık imtihanını alnımızın akıyla vermeyi nasip etsin."

Erdoğan, 9. Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması'nda dereceye girenleri yürekten tebrik ettiğini belirterek, jürideki hocalara ve yarışmanın gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkürlerini iletti.

- Notlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, salona gelişinde kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyenlerin taleplerini geri çevirmedi, bazı davetlilerle fotoğraf çekildikten sonra yerine geçti.

Program, 9. Uluslararası Kur'an-ı Kerimi Güzel Okuma Yarışması birincisi Muhammed Sizcan'ın, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Sinevizyon gösteriminin yapıldığı programda, konuşmaların ardından Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim etti.

Sonrasında 9. Uluslararası Hafızlık Yarışmasında dereceye giren Bangladeş'ten Muaz Mahmud, İran'dan Milad Asheghi Khasraghi ve Malezya'dan Muhammed Daniel Hazıq Bin Haswadi ile 9. Uluslararası Kur'an-ı Kerimi Güzel Okuma Yarışması'nda derece alan Türkiye'den Muhammed Sizcan, İran'dan Seyedparsa Angoshtan ve Afganistan'dan Abdul Rab Ayoubi, ödüllerini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elinden aldı.

Erdoğan, Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması birincisi Muhammed Sizcan'a, "Millet Camisi'ne de böyle bir kardeşimiz yakışır." dedi.

Program, Erdoğan'ın jüri heyeti ve finalistlerle fotoğraf çekilmesinin ardından sona erdi.

(Bitti)

{ "vars": { "account": "G-KW05LWMTBL" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }