KOCAELİ (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bana 'Ömrün boyunca yaptığın tek bir şeyi, ortaya koyduğun tek bir eseri söyle' deseler, tereddüt etmeden vereceğim cevap gayet açıktır; imam hatip okullarının önündeki engelleri kaldırmaktır, imam hatiplerin sayısını artırmaktır, imam hatiplerin eğitim kalitesini artırmaktır." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kocaeli Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen ÖNDER 21. İmam Hatipliler Kurultayı'nda konuştu.

"Bana 'Ömrün boyunca yaptığın tek bir şeyi, ortaya koyduğun tek bir eseri söyle.' deseler, tereddüt etmeden vereceğim cevap gayet açıktır; imam hatip okullarının önündeki engelleri kaldırmaktır, imam hatiplerin sayısını artırmaktır, imam hatiplerin eğitim kalitesini artırmaktır." diyen Erdoğan, her şeyin, büyün rütbelerin, makamların ve sıfatların gelip geçici olduğunu ancak toprağa atılan tohumun gür bir çınara dönüşüp yüzyıllar boyuna gölgesinde medeniyetler inşa edileceğini söyledi.

Erdoğan, "Rahmetli büyüklerimiz işte bu tohumu toprağa attılar. Bedel ödeme pahasına bu tohumları samimiyetle toprağa serptiler. Biz de yeni tohumlar attık, o tohumları Türkiye'nin dört bir yanına ulaştırdık. Var olanlara gözümüz gibi baktık, onları koruduk, kolladık, fidana, ağaca dönüşmelerini sağladık." dedi.

İmam hatipleri kuranların sadece 3-5 kişi olduğunu, kendilerinin ise bir avuç olduklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Şimdi görüyorum ki sel olduk, çağlayan olduk, deniz olduk, hatta okyanus olduk. Şununla iftihar ediyorum; hani istiklal şairimiz Mehmet Akif diyor ya 'Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli/Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.' Evet, sevgili imam hatipli kardeşim, sen varsın, sen işte buradasın, sen iftiharla ayaktasın, sen eskisinden daha çoksun, eskisinden daha güçlüsün. Şunu unutma; sen varsan şehadetleri dinin temeli olan ezan yurdumun üstünde ebedi inleyecek, ebedi okunacak. Sen varsan Allahuekber nidaları semalarımızdan hiçbir zaman eksilmeyecek. Sen varsan rengini şehitlerimizin kanından alan bayrağımız nazlı nazlı dalgalanmaya devam edecek. Sen varsan bu millet, mazlumların umut kaynağı olmaya devam edecek."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, imam hatipliler olarak en başta bunu başardıklarını, İstiklal Marşı'nın o muhteşem ruhunu yaşattıklarını, İstiklal Marşı'nı kendilerine adeta bir Kur'an tefsiri yaptıklarını ve onun kılavuzluğuyla bu yolda azimle yürüdüklerini kaydetti.

Erdoğan, "Korkmadık, ay yıldızlı al bayrağımızın şafaklarımızda hürriyetle, iftiharla, itibarla dalgalanması için mücadele ettik. Hakka tapan milletin istiklali için çok çalıştık. Yurdumuzu alçakları uğratmamak için göğsümüzü siper ettik." diye konuştu.

Mehmet Akif Ersoy'un İstiklal Marşındaki "Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli" dizesini anımsatan Erdoğan, şunları söyledi:

"Ayasofya'yı zincirlerinden biz bu imanla kurtardık. 86 yıllık mahzunluğun ardından Fatih'in emanetine sahip çıktık. O ulu mabedini mümin yüreklerle yeniden biz buluşturduk. Ayasofya'nın, İstanbul'un, Türkiye'nin ve tüm İslam aleminin kalbindeki sızıyı hamdolsun biz dindirdik. Ve şunu bütün zerrelerimizle söyledik; 'Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet/Hakkıdır, hakka tapan milletimin istiklal.' Bizim dün yolumuz buydu, bugün yolumuz budur. Allah ömür verdikçe yarın da istikametimiz işte bu olacaktır."

- "Minareler ezansız kalmasın diye varız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ülkenin her bir vatandaşının kendileri için değerli olduğunu, bu ülkedeki her insanın kendileri için göz bebeği olduğunu, okullar arasında ayrım yapmadıklarını ve bu ülkenin her bir okulunun da kendileri için çok mühim olduğunu dile getirdi.

İmam hatiplerin bir ihtiyaç neticesinde ortaya çıktığını ve varlık sebeplerini hakkıyla ifa etmiş eğitim yuvaları olduğunu kaydeden Erdoğan, imam hatiplerin her safhası mücadelelerle dolu bir asırlık mazisiyle direnişin ve dirilişin sembolü olduğunu vurguladı.

Ordu'da öğrencinin öldüğü kazaya ilişkin tutuklanan öğretmene tahliye Ordu'da öğrencinin öldüğü kazaya ilişkin tutuklanan öğretmene tahliye

Erdoğan, Arif Nihat Asya'nın şirini özellikle hatırlatmak istediğini belirterek, Dua şiirinden "Biz kısık sesleriz, minareleri sen ezansız bırakma Allah'ım/Cihat meydanını pehlivansız bırakma Allah'ım/Kahraman bekleyen yığınlarını kahramansız bırakma Allah'ım/Yarının yollarında yılları da ramazansız bırakma Allah'ım/Bizi sen sevgisiz, susuz, havasız ve vatansız bırakma Allah'ım/Müslümanlıkla yoğrulan yurdu, Müslüman'sız bırakma Allah'ım." dizelerini okudu, programa katılanlar da "Amin" diye karşılık verdi.

İmam hatipliler olarak bunun için var olduklarını söyleyen Erdoğan, "Minareler ezansız kalmasın diye varız. Cihat meydanı pehlivansız kalmasın diye varız. Kahraman ordumuz kahramansız kalmasın diye varız. Bir vatanımız var, bir vatanımız hep var olsun diye varız: Müslümanlıkla yoğrulan yurdumuz, Müslümansız kalmasın diye varız. En başından itibaren mücadelemiz bunun içindir." dedi.

- "İmam hatip mücadelesi bir vatan savunmasıdır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şunu asla unutmayın sevgili gençler. Eğer bu topraklardan Müslümanlığı, eğer bu topraklardan ezanı, minareyi, camiyi, Kur'an'ı çekip alırsanız, inanın geriye hiç ama hiçbir şey kalmaz. Geride millette kalmaz, memlekette kalmaz. Bu topraklar 2 asırdır saldırı altında ama şuna dikkat edin, en çok da imanımıza saldırıyorlar. En çok da inanç değerlerimize saldırıyorlar. En çok da ilim, irfan yuvalarımıza saldırıyorlar. Şunu çok iyi biliyorlar; ezan yoksa, cami yoksa, Kur'an yoksa, iman yoksa, vatan yoktur, millet yoktur, Türkiye yoktur. İmam hatip mücadelesi bir vatan savunmasıdır. İmam hatip mücadelesi bir iman mücadelesidir. İmam hatip mücadelesi bir varlık yokluk mücadelesidir.

Hatırlayın, 100 yıl önce toplarıyla, tüfekleriyle, tanklarıyla, uçaklarıyla geldiler ama bu aziz toprakları işgal edemediler. Milletin iman dolu göğsünü, serhaddini aşamadılar. Bu milleti imanından koparmadan işgal edemeyeceklerini anladılar. Bu milleti ruh köküyle bağını kesmeden asla esir alamayacaklarını anladılar. Onun için içeriden ve dışarıdan iman kalemizi kuşatmaya çalışıyorlar. Hainlikle, ajanlarıyla, paralı askerleriyle her türlü yalanla, iftira ile, kışkırtmayla, aileye, ahlaka, geleneklerimize yönelik ellerindeki her türlü aparatla özellikle imanımızı hedef alıyorlar. Dün topraklarımızı nasıl işgal edemediyseler bugün de Allah'ın inayetiyle iman kalemizi kuşatamayacaklar."

(Sürecek)

Kaynak: aa